Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

At Yaylası ve Sarıalan Milli Park ilan edilmelidir 

Cumhur Bandakçıoğlu

At Yaylası ve Sarıalan Milli Park ilan edilmelidir 
    4 Aralık 2020

           At Yaylası ve Sarıalan Milli Park ilan edilmelidir 

            Yayla nedir dersek, en anlaşılır şekli; Yaz ayları içinde hayvan otlatmak, ziraat yapmak ve geçimin temini amacıyla çıkılan, köyün hayat sahasının dışında kalan, çoğu kez köyden oldukça uzak olmasına karşın, sosyo-ekonomik bağlarla köye bağlı bir geçim sahası diyebiliriz. Yayla alanları şahıslara ait değildir.  

           Ülkemiz‘de köy hayatı yanlış politika ve stratejilerle her geçen gün anlam ve önemini yitirdi. Buna bağlı olarakta, ülke tarım ve hayvancılığı da yıllar içinde büyük bir düşüş yaşadı. Şehir merkezlerine yakın köyler mahalle oldu. Uzak köylerin birçoğu terk edildi.  

           Birçok aile, ya bağlı oldukları şehre, ya da daha büyük şehirlere göç etti. Tarım ve hayvancılığın dışında başka işlere yöneldiler. Bu grup önceleri yaylalarında uğramaz oldu. Daha sonraları yaylalar gelişen hayat şartları, değişen eğilimler ve kolay ulaşım gibi etkenler sayesinde tekrar önem kazanmaya başladı. İşte tamda bu süreçte devleti  idare eden siyasetçiler yapmaları gereken işleri yapmadılar, atılması gereken adımları atmadılar. Yasalar, yönetmelikler görmezden gelindi. Doğru yerine eğriye yönelerek o doğa harikası yerleri hep birlikte amacından ve kimliğinden kopardık. Bu ülkenin en büyük sorunlarından biridir kötüden yana etkileşim! Halbuki, At Yaylası’nda Kiraz Bayramı yapılır, Kiraz Güzeli seçilir, en son güzelinde Ağaççılar Köyü’nde seçildiğini söylüyor Asiye Aslan arkadaşımız. Elmalı Kirazları vardı diye ekliyor. Çok yazık olduğunu anlatıyor. Murat Turan; At yaylasına ait Yel suyunun çok özel bir su olduğunu ve birçok derde şifa olduğunu, bölgenin göçmen kuşların uğrak bir yeri olduğunu anlatıyor. 

          Bugün yaylalarda evi olanların % 80’nin tarım ve hayvancılıkla en ufak bir ilgisi yoktur. En az %50’side köy de yaşamamaktadır. Yaylalar son derece çirkin ucube yerleşim alanlarına dönüşmüştür. Bu yaylaları korumak ve kollamak  görevi öncelikle asırlardır o yaylaları kullanan köylülerindir. Devletin görevi ise kurallarını koymak ve uygulamaktır. Üzücüdür ki, her ikisi de bu görevlerini yerine getirememiştir. Bu şekilde devam edildiği taktirde, siyaset, menfaat ve çıkar ilişkilerinin  o yayların bir gün  tüm özelliklerini kaybetmesine ve zamanla içinden çıkılmayacak bir hal almasına  sebebiyet verecektir. 

           Sonuç olarak; At Yaylası ve Sarıalan gibi özel yerler milli park ilan edilmelidir. En azından milli parklar gibi korunabilmelidir. Başka kurtuluş yolları yoktur. O yaylalarda kullanım hakkı olan köylülerimiz de, tek tip yapılaşmayla mevcut haklarından kontrollü bir şekilde faydalanmaya devam ederek bu kültürü nesiller boyu sürdürmelidir. Yalnız kabullenmeleri gereken şey; aile büyümeleri, ev sayılarıyla eşit oranda artamaz. Arttığı takdirde yaylalar kasaba olur ki, bu da tüm özelliklerin ve güzelliklerin yok olması demektir. 

                 Cumhur Bandakçıoğlu 

     

    • yaylacı17 Aralık 2020 . 09:20

      Dedelerden kalma yaylada evimiz var ne yapalım yıkalım mı, siz bir köye bağlı olup bu şekilde size de bir ev kalsaydı bunları yazar mıydınız?
    • Ümmiye Gören11 Aralık 2020 . 15:55

      Sen daha benim kim olduğumu öğrenmeden belediye meclis üyeliğine kalkismissin
    • Cumhur Bandakçıoğlu11 Aralık 2020 . 09:28

      Sevgili Ummiye Gönen, Sizin altınızı alırlarken biz Aladağlar da cirit atıyorduk. Yayla da kaçak bir eviniz var galiba? Yoksa zaten dert edinmenize gerek yok.
    • Ummiye goren10 Aralık 2020 . 14:12

      Yüzde sekseni nereden buldun .Ben 40 yaşına geldim sürekli Sarıalan yaylasındayim seni ömründe görmedim.Sallayip durma torpille 1.siraya oturmaya benzemez . Aklı senden mi alacağız.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak