Güney Afrika Günleri

Ümit Burnu?ndaki Ümitimiz

Yine bu köşenin okuyucuları dünyanın bir ucunda mutfak sanatları üzerine eğitim gören Ümit Kaygusuz?u hatırlarlar. Ümit eğitimi başarıyla  tamamladı. Artık çalışma hayatına adım attı. Cape Town?un en meşhur butik otellerinden Fransız Relais&Chatoux Grubu?na ait çok özel bir işletmede  çalışıyor. Otelin Müşterileri arasında bir önceki hafta dünyaca ünlü moda  dehası Calvin Klein ve Hollywood?un tanınmış simalarından Nicholas Cage vardı. Ümit artık dünya markalarına birbirinden lezzetli yemekler hazırlıyor. Bolu Mutfağı?da pek yakında Hollywood yıldızlarının mönüsüne girerse hiç şaşırmayın. Güney Afrika ile olan bağımız daha uzun süre devam edecek gibi gözükmekte bu süre içersinde bu ülkeyle ilgilenen hemşehrilerimize hizmet etmek benim için her zaman mutluluk verecektir.

Başbakanımızla aynı topraklardayız !

Cumhuriyet tarihine Başbakanların Evliya Çelebisi olarak geçen Başbakanımız Sn. R.Tayyib Erdoğan?da geçtiğimiz hafta 2 günlük bir ziyaret için Güney Afrika?ya geldi. Maalesef gözlemlerim çok olumlu değil. Keşke gelmeseydi. Bakanlarla bu işi yürütseydi. 01Mart 2005 tarihli yani Başbakanımız gelmeden bir gün önceki hiçbir gazetede veya haber kanalında Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı geliyor diye bir habere  rastlamadım. (Not; Güney Afrika?nın yüksek tirajlı gazetesi THE STAR?ı da alıp getirdim. İsteyenler Bolununsesi?nden temin edebilirler) Zaten Ülkemizde çıkan gazetelerde gezi boyunca geçiştirme haberler dışında bir şey çıkmadı. Bu da beni gerçekten çok üzdü. Başbakanımız gerek Güney Afrika?nın efsanevi lideri Nelson Mandela ile gerekse Devlet Başkanı Thoba Mbeki ile görüşmedi. Devlet Başkan Yardımcısı ve Parlamento Başkanı?yla görüştü. Bu ülkeyle Özal döneminden kalma diplomatik bir sıkıntımız var. Birde Mandela?nın Atatürk Barış Ödülü?nü Kürt kökenli vatandaşlarımıza karşı baskı rejimi olduğuna inandırılması sebebiyle, ödülü reddetmesinden dolayı bir soğukluğumuz bulunmakta. Mandela?nın hatası tamamen bilgi eksikliğinden ya da Özal döneminden kalan hırsından kaynaklanmıştır. Netice itibarıyla bu sıkıntılar ziyarete olan ilgiyi köstekledi. Beklenen sonuçları alabileceklerine açıkçası pek inanmıyorum.

Ticareti durma noktasında sanayisi yok.Odası ve meraklısı çok!

Türkiye gündemi Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine odaklamış durumda. Sadece Bolu'da değil, memleketin her köşesinde kulisler tam gaz. Zannetmiyorum ki hiçbir dönem Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri bu seneki kadar ilgi görmemiştir. Bu farklılığın ana kaynağı birazda mevcut siyasi iradeden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. (Memleket üzerinde apartman yöneticiliklerine bile göz dikildiği bir dönem yaşamaktayız!) Amaç nedir ? Bu hırs niyedir?

Ben şöyleyim; Asıl amaç TOBB?a yani Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğine kapağı atmak ve orda gücü elde tutmaktır. TOBB ne iş yapar ? Memlekete katkısı nedir? Hiçbir iş yapmaz. Aidatları kasasında biriktirir.  Gösterişli binalar yapar. Ara sıra sağa sola göstermelik yardım yapar. Hükümetlerin yanında  dururlar. Başbakanların yanında dolaşırlar. Uçak doldururlar ve gezerler. Sağlam üyeleri Ankara?dan iş ve kredi koparır. Güya politikaya etki ederler. Oy potansiyelleri vardır. Duyda inanma! TOBB başkanı istedi diye bir partiye oy vereceğim. Peh peh...

Gelelim memleketimize. Yani Bolu'ya, Bolu'da da durum oldukça fırtınalı gözüküyor. Gruplar çarpışıyor. Amaç Bolu'ya hizmet midir? Yoksa TOBB?a gitmek midir ? Hayırlısı olsun diyorum. Seçecek kişilerden isteğim; vizyon sahibi, ileriyi gören, Bolu'ya fayda sağlayacak kişileri iyi tespit etmeleri. Kıskançlıkla, çekelemezlikle, hasetle yaklaşmamaları. Cüce görüşleri siyasi hesapları es geçmeleri yönündedir. Bolu'ya ne meyli sofralar, ne de neyli sohbetlerde yapılacak faaliyetler fayda getirir! Memleketimize hayırlı olsun.

Hocamı  arıyorum!

Bolununsesi?nde çok özel bir üslupla yazan Gazetemizin

Bekir Coşkun?u Hocam Sayın Yaşar Eyüpoğlu?nu arıyorum. Güzel yazılarını tekrar okumak istiyorum. Biliyorum benim gibi bir çok kişide arıyor ve yazılarını bekliyor.

Tavsiye!

Kendilerini dev aynasında görüp dönemsel güçlerine kaptıranlara Cemal Süraya?nın 99 Yüz adlı kitabını tavsiye ediyorum. Çok yakın tarihimizde kimler gelmiş, neredelermiş, nerelere gelmişler. Ders niteliğinde biyografiler.