Garp Cephesinden Memlekete Bakış

Geçtiğimiz haftanın tamamını bir ay aradan sonra tekrar Avrupa yollarında geçirdik. Almanya, Danimarka ve İsveç?te bulunma şansını yakaladık. Almanya?daki dostlar kızmasın, sadece bir gece kaldık ve ertesi gün Danimarka?ya geçtiğimiz için kimseyi arayamadık. Yaklaşık 4 gün Danimarka?da kaldıktan sonra geçtiğimiz cuma günü de Nobel falan hikâye, dünyanın en güzel sarışınlarının başkenti Stockholm?e, bu yıl ikinci kez ayak bastık. Burada her zaman olduğu gibi hemşerilerimiz Mustafa Yaman ve Fahri Öztabağı abimizle kısada olsa birlikte olma şansını yakaladık. Avrupa?nın genelinde hava sıcaklıkları bir ay öncesine göre daha soğuk olmasına rağmen eski soğuklar yok. İsveç de kar yağmış ama yine eskinin bembeyaz görünümü yok. Yani küresel ısınma etkisini göstermeye devam ediyor. Yurt dışına çıkışlarımda genellikle yabancı gazetelerde Türkiye ile ilgili haberleri gözlerimle ararım. Dış politikamızla ilgili haberler hiç iç açıcı olmadığı için genelde turizm reklâmları daha çok ilgimi çeker. Açıkçası bulunduğum 3 ülkenin gazetelerinde de pek bir şey gözüme çarpmadı. Tabi bu üzücü bir durum! Ne bir Antalya, ne bir Alanya ilanı bulamadım. Yunanistan İspanya, Fransa?yı bir yana koyun, Bulgaristan?ın Karedeniz kıyıları bile moda olmuş. Buradan çıkarılabilecek sonuç; bu yıl Türkiye turizmini yine pek güzel günler beklemiyor gerçeğidir. Umarız yakın bir zamanda ibrede değişiklik olur ve dış turizm lehimize döner. Yani anlayacağınız Garp cephesindeki turizm mevzilerimizde düşmek üzere! Turizm demişken ilimizin bir kez daha, Türkiye?nin, Doğu Akdeniz ve Avrupa?nın en büyük ve en önemli turizm fuarı olarak adlandırılan EMITT 2007 Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı?na katıldığını basından takıp ediyoruz. Bolu kültürünü, folklorunu, doğa güzelliklerini tanıtıldığını bildiğimiz fuara; Valilik, Bolu Kalkınma ve Tanıtma Vakfı ile Bolu Kalkınma Vakfı Koordinatörlüğünde Bolu Belediyesi, Bol Öztur A.Ş., Bolu ve ilçelerinden 20 kuruluş iştirak etmiş. Umarız fuar Bolumuzun tanıtılmasında ve katılımcılar adına ciddi faydalar sağlamıştır. Bolunun tanıtımı bu tip fuarlarla yapılabileceği gibi Bolu'da yapılan ulusal toplantı ve seminerlerde de ciddi şekilde yapılabilinir. Bu yüzden bu tip toplantılara ilimizin her şekilde öncülük etmesi gerekmektedir. İşte böyle bir fırsat 8 Mart Dünya Kadınlar günü vesilesiyle Bolu'nun ayağına gelmektedir. Bolu Kadınlar Birliği?nin ev sahipliğinde Türkiye genelindeki ve KKTC de bulunan Türk Kadınlar Biriliği dernekleri üyesi 400 kadın ilimizde 3 gün konaklayacak. Ayağa gelen bu fırsat, Bolu'daki birçok kurum için bulunmaz bir fırsattır. Başta üniversitemiz olmak üzere özellikle ulusal alanda marklaşma sürecinde bulunan kuruluşlarımız bu organizasyonu ciddi bir reklâm platformuna dönüştürebilirler. Hani utanmasam bizim Uşak battaniyesini alıp getireceğim ama Bolu'da Uşak battaniyesinin komik ve anlamsız olacağı için buna cesaret edemiyorum. Evet dediğim gibi ayağımıza gelen bu fırsatı iyi değerlendirelim ve Bolu'nun reklâmını en iyi şekilde yapalım.

Hayatın akışının önüne maalesef geçemiyoruz. Selim amcayı kaybedeli tam 23 Gün oldu. Bu hafta içinde rahmetli Selim amcanın yeğeni, Ali Yıldız?dan (Ali Yıldız aslında Bolu'da çok tanınmamasına rağmen, eskilerin tanıdığı bildiği çok genç ve önemli bir beyindir. Cevdet ve Rahmetli Munise Yıldızın oğludur. Bahçelievler Mahallesi?nin bahçeli olduğu günlerdeki meşhur bakkalı, kendisiyle aynı ismi taşıyan rahmetli Büzcü Ali Amca?nın torunudur. Ali Yıldız ileride Bolu'ya çok ciddi faydaları olabilecek kadar yıldızı parlak bir gençtir) bir elektronik posta aldım. İçeriğinde Selim amcanın kızı Berna Kader?in duygu yüklü bir yazısı vardı. Babasının rahatsızlanıp Hak?kın rahmetine kavuştuğu son 24 saat hakkında yaşadıklarıyla alakalı. Bu yazının tamamı gazetemizde yayınlanmış olacak. Bu vesileyle Selim amcayı bir kez daha rahmetle anıyorum.