Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

BAYRAMDA BOLU

Cumhur Bandakçıoğlu

    9 Şubat 2004

    Arife günü 11.30 sularında Bolu Dağı'nı yoğun bir sis içinde aracımızın ön camına yapışmış şekilde tırmanıyorduk. Azrail Bolu Dağı'na çoktan kamp kurmuştu. Haber kanallarına üzücü haberler akmaya başlamıştı. Dağımız yine bayramda başroldeydi.

    Uzun bir aradan sonra Kurban Bayramı vesilesiyle memleketimize beş günlüğüne demir attık.

    Bayramın ilk günü açık ama soğuk bir havada kurbanımızı kestikten sonra yolumuz Karaçayır'da bulunan Yılmaz Becikoğlu Boluspor tesislerine düştü. Hayatımda ilk defa gidiyordum. Dış görünümün hep mimari bir facia ve zevksizlik ürünü olarak nitelendirdiğim bu binanın maalesef iç yapısı da başlı başına acınacak haldeydi.

    İster inanın, ister inanmayın ama tesisin yer karoları utanılacak durumda 20 ayrı çeşit ve kalitede 30 ayrı renk de sağdan soldan toplanıp döşenmiş. Nasıl bir hesapla yapılmış anlamış değilim. İzzet Baysal Caddesi'ne çıksak her esnaftan 2 karo parası toplasaydık. Tesisin bütün zemini tek renk, tek kalitede döşenebilirdi.

    Bu tesise adını vermiş Sn. Yılmaz Becikoğlu'na açık mektubumdur.

    Yılmaz Amca,

    Bolu'da 2 yapıda senin ve ailenin ismini görmekteyiz. Birinci yapı Becikoğlu Alışveriş Merkezi. Bolu'nun gözbebeği, Allah bin kere razı olsun. Senden başka hiç kimse böyle bir yatırımı gerçekleştirmezdi. Bolu halkı için bir sığınaktır, bir mabettir. Bolu'nun modern dünyaya açılan penceresidir.

    İkinci yapı Yılmaz Becikoğlu Boluspor Tesisleridir. Bu tesis tamamen senin adını taşımaktadır. Becikoğlu Alışveriş Merkezi'nden bütün Becikoğlu ailesi kendisine paye çıkartabilir ama YILMAZ BECİKOĞLU TESİSLERİ tamamen sizin adınızı taşımaktadır.

    Yılmaz amca, bu tesis senin adına, şanına ve de ününe inan yakışmıyor. Eminim ki sende bunun farkındasın. Belki kırgınsın, belki kızgınsın... Ben Yılmaz Becikoğlu olsam, ya adımı silerim ya da o tesisi bir şekilde Yılmaz Becikoğlu'nun adına yakışır bir şekle getirim...

    Biliyorum ki istesen 2 ay da o tesisi çok güzel bir şekle sokabilirsin. Lütfen bir kere daha düşün. Yazdıklarım, içten gelen duygularımdır.

    Saygılarımla,

    C.B.

    Boluspor'dan laf açılmışken devam edelim.Takımımız pazar günü güzel bir oyunla gurubun güçlü ekiplerinden Kasımpaşa'yı farklı bir skorla geçti. Zaten bir hafta öncede, G. Osmanpaşa maçında iyi oyun maalesef skora yansıtılamamıştı.

    Boluspor bir avuç insanın omuzlarında büyük sıkıntılarla yol almaktadır. Eskisi gibi reklam yapma fırsatı olmadığından dolayı, bu yönetime girmek için araya adam sokan zatı şahane Boluspor sevdalıları artık yoktur.

    Durum bu olduğu halde yerel basınımızda ve kamu oyunda BOLUSPOR GEYİKLERİ yapan büyük spor adamları ve mümtaz şahsiyetler mevcuttur. Akıl vermekte, hesap sormakta ve de yöneticilere karşı bazı yorumlar yapmaktadırlar.. Bazı büyüklerimiz de çareyi ahir dünyada aramaktadırlar..

    NAPOLYON, savaşlarının birinde Fransız topçusunun bir saate yakın süredir hiç ateş etmediğini fark edip atını topçu mevzilerinin bulunduğu bölgeye sürüp topçu komutanına sorar:

    Neden ateş etmiyorsunuz ?

    Topçu komutanı :

    -13 sebep var haşmetmahap..

    -Neymiş ? Sayın.

    -1 Barut yok. deyince

    Napolyon:

    -Kes... der. Barut yoksa başkaları olsa ne olacak....

    BOLUSPOR GERÇEKLERİ(Çok Basitçe)

    Kasımpaşa maçında stat önünde ne bir simitçi, ne de bir köfteci vardı. Seyirci sayısıyla, güvenlik güçlerinin sayısı hemen, hemen eşitti.

    Maç boyunca 3 tezahürat yapıldı.

    1-Üç... üç... üç!

    2-Sahaya ineriz .. ( 36 yaşındayım hiç görmedim. 1 kez Ahmet Ataöver 1985 yılında sahaya atlayarak, Tarsus maçında sahaya giren Tarsuslu taraftarı dövmüştü)

    3-Kırmızı..kırmızı.. kırmızı.

    Sayın eleştirmenler ve bay çok bilirler neyin hesabını yapıyor anlamış değilim. Bilmeniz gereken bir şey var Bolusporlu yöneticilerin kafası en az sizin kadar çalışıyor.

    Bayramın 2. günü itibarıyla Bolu'yu yağmurlu ve soğuk bir hava esir aldı. Bayram boyunca da bu hava devam etti. Bolu'ya bayram için gelen misafirleri ve turistleri Efes harabelerinin Bolu uzantısı olan tarihi vali konağımız tüm ihtişamı ile yine karşılamaya devam ediyordu. Bu muhteşem yapı herhalde daha uzun seneler bizleri Efes, Bergama ve Side gibi antik şehirlere olan ilgimizi oralara gitmeden karşılayacaktır.

    Göçmen papağanların bayram nedeniyle ve yerli papağanların da soğuk nedeniyle piyasada olmaması çekirdek satışlarını düşürmüş ama meydanlarımıza nefes aldırmıştı. Bayram boyunca trend yerlerinin başında Becikoğlu Alışveriş Merkezi ve Deniz Fast Food bulunuyordu, soğuk nedeniyle parklarımız ve meydanlarımız out du.

    Gündemdeki konuların başında Bolu'nun kalkınmadaki öncelikli iller arasına alınmaması geliyordu Bu durum AKP Bolu Teşkilatı'nı sıkıştırmaktadır. Bolu'daki muhalefet bunu iyi değerlendirirse yerel seçimlerde kendi lehlerine bir kazanım sağlayabilirler.

    Yerel seçimler demişken, AKP ve CHP'nin başkan adaylarını belirlemeleri hala genel merkezlerde olduğu için muhtarlık seçimleri şu anda Bolu kamuoyunda daha önde ve daha hararetli gözükmektedir. Anti parantez belirtmeliyim ki pazar günkü maçta Belediye Başkan aday adaylarından bir tek Sn. Ali Ercoşkun'u türbinde görebildik. Diğer adaylar muhtemelen maç öncesi stadın önünden geçip vatandaş olmadığını görünce herhalde gerek yok demişlerdir.

    Düşünsenize Kasımpaşa yerine Fenerbahçe'yle oynasaydık. Herhalde kırmızı beyaz takım elbise yaptırıp öyle gelirlerdi.

    Maalesef politika yapmadan edemiyoruz. Hem anne, hem baba tarafından genlerimizde olduğu için hafif dokunuşlarımız oluyor. Yerel seçimlerde benim şahsi görüşüm Sn. Yüksel Ceylan'ın bir dönem daha bu görevi yürütmesi yönündedir. Diğer adaylarda muhakkak ki hizmet için bu göreve talip olmaktadırlar. Önümüzdeki 5 yıl Sn. Ceylan'ın ustalık dönemi olacaktır ve de Bolu ya daha büyük katkılar sağlayacaktır diye düşünüyorum.

    Her şeyin gönlünüzce olması dileğiyle.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatan da, köleliğe, yoksulluğa düşüren de eğitimdir.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak