BolununSesi, yazılmayanları ve yazılamayanları yazdığı için OKUNUYOR

Öğretmenler günü ve benim öğretmenlerim!

Cumhur Bandakçıoğlu

    20 Kasım 2006

    24 Kasım hepimizin bildiği gibi Öğretmenler günü olarak kutulanmaktadır. Ülkelerin geleceklerinin şekillenmesi açısından eğitim sistemleri devletlerin milli güvenlikleri kadar önemli bir maddedir. Bireyleri hayata ve geleceğe hazırlayan ailelerinde sonra hiç kuşkusuz ki belki de aileden çok daha önemli olan öğretmenlerdir. Bu mesleğin ne kadar önemli olduğunu bu perspektifken baktığımızda çok rahat bir şekilde görebiliriz. Hâlbuki okul yıllarında ben dâhil birçoğumuz bu gerçeği göremiyorduk. 21 yüzyılın başlarında ülkemizde Milli Eğitimin durumu ise tartışılır durumdadır. Siyasi iktidarların oyuncağı haline gelmiş bir yapı olarak kendini bulmaktan uzak bir şekilde her beş yılda bir şekillenmektedir. Tabi bundaki en büyük etmen yine Türk insanının ruhundaki karmaşıklıklardır. Bundan dolayıdır ki geleceğe umutla bakmak pek mümkün değildir. Bu vesileyle bu mesleğe gönül vermiş idealist tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyorum. Eğitim hayatımız boyunca derslerimize giren, okul koridorlarında yanlarından, önlerinden arklarından geçtiğimiz, bir şekilde aynı havayı teneffüs ettiğimiz, bir şeyler öğrendiğimiz, bize emeği geçen öğretmenlerimiz;

    İlkokul= Ayşe Atalan, İnci Kırım, Züriye Doğanöz, Türkan Kalaycıoğlu, İsmet Bandakçıoğlu, Nadide Kılıç, Seval Başaygün, Arif Denk, İffet Yeşim Ortaokul= Asım Can, İffet Kara, Nurhayat Kocabacak, Ali Duman, Ayşe Çakıroğlu, Hüseyin Kabadayı, Mustafa Sönmez, Asuman Eyvazoğlu, Murat Dinçtürk, Adnan Balcıoğlu, Metin Ferah, Lale Yörükoğlu, Sevim Berik, Sibel Pehlivan, Lamia Dal, Aytaç Kılıç, Mükerrem Odabaşı, Cemal Çelikcan, Kadriye Sarı, Nevin Ömür, Süheyla Vardar, Yurdanur Karakaya, Durmuş Başer, Meral Şen, Ömer Selem, Mine Selem, Kemal Akkuş, Nihat Karakan, Kuddus Kayış, Durmuş Çakıroğlu, Nükhet Gülşen, Mehmet Aydın, Ali Ürpek, Hayrettin Tahtabacak. Lise= Yaşar Eyüpoğlu, Faik Sığıncı, Remzi Kocaman, Şeref Sunar, Halil Kara, Aydın Tekin, Leman Künç, Günsel Ceylan, Günay Karslıoğlu, Nurşen Bulut, Ayten Berkarda, Selahattin Üstün, İlhami Akın, Hikmet Manaz, Emine Çelikcan, Kadri Üstündağ, Şafak Namdar, Sabite Tüzün, Seyfi Dağdeviren, Mustafa Bektaş, Nurettin Başer, Muzaffer Ercan, Recep Adakçılar, Fuat Ustaoğlu, Nuray Anık, Gülüm Sorguç, Nurşen Aydın, Hamdi Mutluer, Cemalettin Çınar, İdris Durma, Meliha Dağdeviren, Nermin Gümüş, Nurten Cengizay,Yücel Kırmusaoğlu, Mehmet Özdoğan, Mehmet Aysan, Sadık Güleryüz, Arif Akpınar, İsmail Hakkı Atalay, Mine Hitit, Aysun Mataracı, İsmet Başkaya? ve Sevgi Mülayim?i hürmetle, aramızdan ayrılan Sabahat Atalay, Cevat Abak, Mustafa Gürtan, Süha Alpman, Sadriye Turan, Kemal Kayacan, Adnan Altun, Nurten Yalçın, Nuri Sert, Cahit Sinan, Tülay Bürgeç, Hulki Bürgeç, Aynur Tıkan, Emin Gülses ve Arif Şerement i rahmetle anıyorum. İsimlerini hafızama getiremediğim değerli öğretmenlerimden de özür diliyorum.

    22 Yıl Sonra Sevgi Mülayim öğretmenimle buluştum

    Evet, yukarıda isimlerini yazdığım birbirinden değerli hocalarımızın bir tanesiyle geçtiğimiz hafta Perşembe günü (16 Kasım 2006) tam 22 senenin ardından buluştuk. Bu değerli öğretmenimizin adı Sevgi Mülayim! Kendisiye ilk kez bu yıl geçtiğimiz Mayıs ayı başında kontak kurduk. 15 Mayıs 2006 tarihli bolununsesi?nde ?Bonjour Öğretmenim? alt başlığıyla bu sanal buluşmayı sizlere duyurmuştum. İstanbul?un telaşından ancak 6 ay sonra yüz yüze gelebildik. Tabi 22 yıl önce son olarak gördüğüm ve dersini almadığım için Sevgi hocanın yüzünü net olarak hatırlayamıyordum. Beni bugün öğretmenlik yaptığı Galatasaray Lisesine davet eden hocamızı öğretmenler odasında dersini bitmesini beklerken, okula yeni kayıt olmuş öğrenciler kadar heyecanlıydım. Acaba kimdi, hangisiydi soruları kafamda uçuşuyordu. Ders sonrası öğretmenler odasına girer girmez tabiî ki hocamızın yüzünü hatırladım. Sevgi Hoca sempatik tavırlarından ve pozitif enerjisinden hiçbir şey kaybetmemişçesine karşımda duruyordu. 22 yıl bir anda yok oldu ve sanki Atatürk Lisesini koridorlarında gibiymişiz gibi sıcacık bir ortam doğdu. Bol bol nostalji yaptık. Sohbetimiz sonrası hocam beni Galatasaray Lisesinin buram buram tarih kokan sınıflarını, koridorlarını, bahçelerini ve en az okulun adı kadar meşhur olan Tevfik Fikret Toplantı salonunu gezdirdi. Galatasaray Lisesi her yönüyle ekol olmuş bir eğitim kurumu, imrenmemek elde


    İşte Sevgi Hocam ve ben Galatasaray Lisesi girişi önündeyiz.
    değil. Sevgi hoca, Bolu Atatürk Lisesi?nin de birbirinden kaliteli hocalarıyla gerçekten dönemin çok iyi bir eğitim kurumu olduğunu üstüne basa basa söyledi. Galatasaray Lisesi?nin bazı fiziki özellikleri ve arka bahçesi Atatürk Lisesiyle benzerlikler taşıdığı için, Sevgi hoca dönem dönem o günleri hatırladığını bana anlattı. Daha sonra İstiklal caddesinde bir kafe de sohbetimize devam ettik. Sevgi hocanın bir üzüntüsü var. Galatasaray Lisesi?ne çok uzun zamandır Bolu'dan öğrenci gelmediğini vurguladı. Bu kadar önemli bir eğitim kuruluşunun Bolulu öğrenci yetiştirememesi çok üzücü diyor. Türkiye?nin her köşesinden öğrenci geldiğinin de altını çiziyor ve bu okulun mezunlarının çok iyi noktalara geldiğini söylüyor. Umarız bundan sonra Bolu'nun çocukları da tercihleri arasına Galatasaray Lisesi?ni katar ve bu okulda eğitim alır. Burada görev biraz da anne babalara ve dershanelere düşüyor gibi. Bolu Atatürk Lisesi?nden ayrıldıktan sonra Fransa?da eğitim müşavirliği yapan hocamız, 4 yıl önce Galatasaray Lisesinde öğretmenliğe başlamış. Açıkçası genelde öğretmenler öğrencileriyle gurur duyar ama bu sefer tersi oldu ve ben öğretmenimle gurur duydum. Ne öğretmenlerimiz varmış da biz kıymetlerini bilememişiz. Sevgi hocamla bundan sonra inşallah daha sık görüşeceğiz.

    • şebnem mertoğlu23 Haziran 2012 . 23:57

      sayın cumhur be, ben 1980 yılında Atatürk orta okulunda fransızca öğretmeni olarak çalıştım.. AYHAN AKTAŞ, SERAFETTİN KABAKCIOĞLU,NURAY ANIK,İFFET( MATEMETİK ÖĞRETMENİ)selim marangoz,bu arkadaşlarıma ulaşma imkanım olabilirmi.. belki tanıdığınız arkadaşlarınız vardır....çok makbule geçer..
    • Hanife GUVEN25 Eylül 2011 . 10:37

      Merhaba Cumhur Bey,
      Ben de 1975-1981 yillari arasinda Bolu Ataturk Lisesinde Fransizca ogretmeni olarak calistim. Daha sonra Izmir DEU Buca Egitim Fakultesine gectim. Iki yildir gecici olarak Belcika'da Université Libre de Bruxelles'de gorevliyim. Yaziniz bana Bolu'daki yillarimi ve eski dostlarimi animsatti, cok tesekkur ederim. Arkadaslarimdan bazilariyla hala gorusuyorum, Sevgi hanim da bunlarin arasinda. Ama çoguyla ne yazik ki iletisimim koptu. Listenizde cok degerli Beden Egitimi ogretmenlerimizden Pakize (soyadi aklima gelmiyor, ama yuzu gozumun onunde)Hanim'i goremedim. Kizi Bolu'da dis hekimiydi (Hulya). Sayenizde belki birbirimizin mail ya da telefonlarini edinme ya da Bolu'da bulusma olanagimiz olur!  Sevgiler, gorusmek uzere...
    • Nurşen Bulut9 Ekim 2010 . 17:02

      Sevgili Cumhur, Bu sene emekliyim, zamanım çok olduğu için yazılarını internetten okuma fırsatım oldu ve çok mutlu oldum.Vefalı oluşun,öğretmenlerini unutmaman beni çok etkiledi.Bolu lisesi yılarımı bana hatırlattın,Sevgi'yi bulmamı sağladın çok teşekkürler. Ben İstanbul'da yaşıyorum.Son 13 yılımda özel okulda çalıştım.Öğrencilerimle hep gurur duydum.Sana sevgilerimi yolluyorum,görüşmek dileğiyle.
    • ilkay odabaş eyupoglu29 Mayıs 2010 . 12:10

      sevgi benım arkadaşımdır.en son istnbl cemal reşıt rey konser salonunda buluştuk arıyorum telını verı mısın.ben samsun musıkı cemıyetınde udıyım.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak