İlk kar geyiği ve Boludağı efsanesi II

Siyasi idarenin ?şahlanan Türkiye? diye bangır bangır hava bastığı, 21?inci yüzyıl teknolojilerinin tavan yaptığı, ihracatımızın patladığı, borsamızın zıpladığı, enflasyonumuzun buhar olduğu bir dönemde, eski tas eski hamam, Boludağı yine ilk karda sizlere ömür! Neymiş efendim İlk karda maalesef böyle oluyormuş. 28 Ocak tarihinde 15:00 sularında İstanbul?a dönmek için Bolu'dan yola çıkıyoruz, kar yağışı etkisini artırmakta, fakat Boludağı?nın zirvesini geçtik mi yol sorun olmaz diye içimizden geçiriyoruz. Çizmeci Motel?in önüne gelmeden daha önce yola çıkan arkadaşımız, Koru Otel?in orda yol kapandı boşuna gelmeyin, bizde geri dönüyoruz diyor. Çizmeci Motel?in önündeki trafik ekibine soruyorum. Yol açık gidebilirsiniz diyor! Kış lastiklerimiz olmasa da gayet güzel bir şekilde yol alıyoruz. Yol karla kaplı. Bolu istikametinde Yumrukaya?ya gelmeden bir tane kamyon ve dorsesi yan yatmış yola yapışmış durumda, arkasında kuyruk oluşmaya başlamış. Tokad-i Hayrettin sapağında 4x4 Bir Kia şarampole uçmuş. Adam utanarak suratımıza bakıyor. Nasıl yaptım ben bunu dercesine. Bizde içimizden yuh yani diyoruz. Abant sapağına geldiğimizde yolun ileride tıkandığını görüyoruz. Bolu istikametine gidişinde tıkandığını bildiğimiz için dönüşü otobandan yapalım diyoruz ama, otobanın Ankara istikametini karayollarının bir aracı kapatmış ve geçişe izin vermiyor. Sinir katsayımız yükseliyor. Mecburen D-100?den Bolu'ya geri dönüş yapacağız. Yumrukaya?nın orada Trafik duruyor. Bolu'dan çıkışımızdan 1,5 saat sonra tekrar Bolu'ya dönüyoruz. Bir ihtimal daha sonra İstanbul?a gideriz diyoruz ama 155 sürekli olarak Boludağı?nın İstanbul istikametinde kapalı olduğunu söylüyor. Haberler Boludağı Tüneli?nin aralıklarla açılıp kapandığından bahsediyor. Uzun lafın kısası Boludağı her zaman olduğu gibi ilk karda kapanıyor. Türkiye Cumhuriyeti 20 Km. yolu açık tutmaktan aciz 21 yüzyılın yedisinin ilk aylarında. Ve cevabı çok basit; İlk kar! Tırlar ve kamyonlar kayıyor yolu kapıyor.

Açıkçası ben 39 yıldır bıktım bu geyikten ve acizlikten, ya siz? Geçen hafta Boludağı?nın yeni boyutuyla da gündemden düşmeyeceğini yazmıştım. Nitekim bir hafta boyunca "Bolu" ismini yine tavan yaptırdı. Bunları görmek için bilirkişi, mühendis olmaya falan gerek yok. Çıplak gözle de herkesin görebileceği şeylerdi. Bir kısım medya ve muhalefet seçimler öncesi siyasi gösteri olarak nitelendirdi açılışı. Bence bu olsa olsa siyasi bir intihardır, dile düşmektir. Siyasi irade nasıl bu oyunlara geliyor anlamak mümkün değil. Olsun, reklamın iyisi kötü olmaz. Bolu ismi gündemden düşmez. Yani sizin anlayacağınız aslında tünel değil Boludağı Efsanesi II açıldı. Memlekete hayırlı olsun!

Yeşilköy?deki balıkçılar

İstanbul?da yemek yemek hem çok kolay hem çok zor. İnsanlar güvendikleri, ilgi alaka gördükleri yerleri daha çok tercih ederler. Benimde tercihlerimin başında Bolulu?ların sahip oldukları, ya da Bolu'dan birilerinin içinde oldukları yerler gelir. İstanbul?da iyi Balık ya boğazda, ya da Yeşilköy?de yenir. İşte İstanbul?daki Boluluların veya İstanbul?a gelen Boluların gönül rahatlıyla gidebileceği, kendilerini evlerinde hissedebileceği bir mekan. Yeşilköy Balıkçı Barınağı?nın en güzel yerindeki Balıkçılar Restoran hepinizi bekliyor. Bir Bolulu kadar Bolulu?ları tanıyan ve seven patron Mustafa Kocaman, (Mustafa abiyi daha önceden Bolulu meşhur Muhittin Usta?nın vasıtasıyla tanımış

Sol Baştan, Nihat Kırencekaya, Ben ve Mustafa Kocaman

ve sevmiştik) ve yine Bolu Köroğlu Mahallesi?nden yıllar önce çıkıp İstanbul?a gelmiş hemşerimiz şef Nihat Kırencekaya?nın mekanı görmeye değer bir yer. Yıllarca, ünlü Balıkçı Hasan?da çalışan Nihat haliyle halka ilişkiler konusunu ve balık restoranı nasıl olur konusunu aşmış bir kişi. Bolu kimlik kartlarınızı yanınızda bulundurmayı unutmayın ve gerisini onlara bırakın.