Babam..

     BABAM..
     06 OCAK 1986.. Tam 34 yıl geçmiş üzerinden.. ''Çığırtkanlar'a da uğradım'' diye başlayan bir yazı yazmışım bir tarihte.. Gecenin bu saatinde onu hatırladım..

      MEZARLIKTA..
      Çığırtkanlar'a da uğradım.. Baktım da her şey 1986'da bıraktığım gibi.. Ağaçlar, mezar taşları, çeşme.. Mezarlara, mezar taşlarına baktım uzun uzun.. Doğum ve ölüm tarihlerinden kaç yıl yaşadıklarını anlamaya çalıştım mezarlık sakinlerinin.. Öğretmen Okulu'nda 1961 yılında yaşanan bir olay vardı.. Ve o olay sonucu vefat eden Kadir Abi.. Şehirde ne kadar çok konuşulmuştu Kadir Abi.. Suçlamalar, suçlanmalar, müfettişler, tahkikatlar..
* * *
      Baktım da şehrin en zengini ile en garibanı yan yanalar Kabristanda.. Yanına salavatla varılır beyefendi'nin yanında Islıkçı Erkan.. Odasına çekinerek girdiğin falanca müdürün yanında İbişler'in 'Kirli Memed'i.. Üner'in lokalinde bilardo oynarken gördüğümüz arkadaş da yanlarında.. Herkese verilmeyen Belçika malı bilardo toplarıyla oynarken görüp gıcık olduğumuz.. Hepsi Bir Aradalar.. Hani ''oyun bitince Şahlar ve Piyonlar aynı kutuya atılır'' diye bir söz var ya; mezarlıkta durum aynen öyle..
* * *
     Babama; 'Bak! diyorum; 'Beni dinlemek zorundasın.. Valla çeker giderim, kalırsın tek başına.. Ağlattın beni herkesin içinde.. Doktorlarla aram açıldı senin yüzünden.. Karslıoğlu'nun yüzüne bakamadım aylarca.. Gürkan Bey'le desen; eh işte, şöyle böyle.. Nasıl çiçekleri beğendin mi bari? Yandaki mezardan çaldım..! Neşet Başbuğu'nun mezarından.. Bir tane sana bir tane de Kadife Kemal Abi'ye.. Kadriye Hanımlar'ın bahçesine gitmedim.. Görür mörür de;''benim bahçeye dadandı bu Möhürcüler'' der.. Koca Götlü Kadriye'nin çiçeklerine mi kaldık baba..! Heç yani..!
* * *
      ''Sıkılıyor musun yoksa burada? Sıkma canını.. Bak, Ases burada, Dülger Osman burada, Neşet bey burada.. Oğlu 'Potanak' da geldi takviye olarak.. Herkes burda yav.. Sıkma canını.. 'Kemal papucu yarım! diye seslensen Kadife Kemal amca gelir karşıdan.. Yanında tapucu Hüsnü Bey'in oğlu; Altan Doyran.. Kimbilir ne onbirler yaparsınız mezarların arasında.. ''Ve kalede Talip! diye başlayan kim bilir ne onbirler..
* * *
      Böyle yazmışım.. Babam.. Çiçek Sineması'nda Sadri Alışık'ın, esprilerine o da gülüyor mu diye gözümün ucuyla baktığım adam.. Ya da 'Ayşecik' filminde herkes ağlarken 'o ne yapıyor' diye gözümün ucuyla baktığım.. Kıbrıs Çıkarması'nda çatıdaki anteni eliyle ayarlayıp "Şimdi nasıl lan? çıktı mı Ecevit? diye aşağıya seslenen.. Bana 'Aloo, Almanyalı ! çıktı mı Ecevit ! diye seslenen..
* * *
      Böyle yazmışım.. Hayat.. Geçen gün de Cengiz'i gönderdik Çığırtkanlara.. Cengiz Alın'ı.. Çocukluk arkadaşımı.. Ne diyelim.. Kural böyle.. Selam olsun hepsine..

                                                           Erdoğan Mühürcüoğlu