Sesini soluğunu kesmiş!

Üniversitenin Tıp Fakültesi'nde muayene olmak için sıra beklerken, eşini guatr ameliyatı yaptırmış olan polis memuru bir arkadaşla konuşuyoruz. Guatr ameliyatından sonra eşinin sesi çıkmaz olmuş, ameliyatı da Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve aynı zamanda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hayri Erkol'a yaptırdığını söylüyor.

Polis arkadaş bunları anlatırken, hemen aklıma bir zamanlar Bolu'da görev yapan "Keskin bıçak" lakaplı doktorumuz geliyor.

Çok basit bir ameliyat olarak görülen guatr ameliyatlarından sonra, bu doktorumuzdan ses telleri ile ilgili şikayetler gelirdi. Öyle ki, sesi güçlükle çıkan yeni tanıştığınız bir kişiye, "Keskin Bıçak'a guatr ameliyatı mı oldunuz" diye sorduğunuzda, tahmininizde yanılmadığınızı görürsünüz.

İzzet Babamızın en büyük ideali olan İzzet Baysal Tıp Fakültesi'nde işini iyi bilen hocalar görmek de bizim idealimiz.

Çok basit bir guatr ameliyatında telafisi mümkün olmayacak şekilde hastanın ses telleri uçuruluyorsa, Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı ve Profesör unvanı taşıyan hocamızın eline neşteri alırken bundan sonra biraz düşünmesi lazım.

-Ameliyatların yeni başladığı şu dönemde, işini çok iyi yapan idealist hocalarımızın varlığı bizleri sevindiriyor. Amacım çamur atmak değil, tam tersine üniversitemize sahip çıkarak hocalarımızı görev yaptıkları Üniversitemizin ismine layık olmaya davet etmektir.

?Ne valiymiş be !?

'Vali Mehmet Ali Türker' ismi ilk olarak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırılan ana okuluna verildi. Ardından Seben Belediyesi Sosyal Tesisi'ne ve yine Seben'de sulama kanaletlerine verildi. Geçtiğimiz hafta öğrendim, şimdi de Kıbrısçık Belediyesi sosyal tesislerine de 'Vali Mehmet Ali Türker' ismi verilmiş.

Bugüne kadar Bolu'da görev yapan valililerimizden hiçbirinin ismi, hiçbir yere verilmemiş. Vali Türker'in ise halen görevde olduğu Bolumuzda, dört ayrı yere ismi verilmiş bulunuyor. İsim verme mevzuatına göre; "Kamu görevlilerinin görevini yaptığı yerde, görev süresi içinde isimleri hiçbir yere verilemez" hükmüne rağmen, ne hikmetse mevzuat çiğneniyor ve Valimizin adı her yere veriliyor.

İsminin verilmesi doğal olarak Valimizin hoşuna gidiyordur. İsmi verilen yerlere kesenin ağzını biraz daha fazla açtığı için, bu zaafını iyi değerlendirmek isteyenler olabilir. Ama bu davranışlar, geçmişte Bolu'da görev yapan ve gerçekten büyük hizmetler veren eski valilerimize karşı ayıp olmaz mı?

Yarın Bolu'ya gelen bir yabancı her gittiği yerde sadece 'Vali Mehmet Ali Türker' ismini görerek, "Vay be, amma valiymiş!" dediği zaman, kendisine ne anlatacağız?

Nataşa'ya muhtar mührü

Rus kızı Nataşa ile beraber olan bir muhtarımız, yiyip- içip, yatıp kalktıktan sonra, sürekli sınır dışı edilmekten korkan ve kendisinden medet uman Nataşa'nın bu sorununa kalıcı çözüm bulmuş. Cebinden mührünü çıkararak Nataşa'nın koluna basmış; "Polise yakalandığın zaman bu mührü göster. Seni sınır dışı etmezler" diyerek muhtar mührünün forsunu kullanmış. Daha sonra yakalanan Nataşa, polise kolundaki muhtar mührünü gösterince de, muhtarımızın adı Bolu'da dedikodulara konu olmuş.

-Kendisiyle samimiyetimiz bilindiği için hemen Bünüş Köyü Muhtarı Abdurrahman Ateş olarak tahminde bulunanlar olabilir. Bu nedenle muhtarın ismi bende gizli kalsın.

Çarıkçı Plaza'nın kazanı patladı

Bir süre önce şehrimizin tanınmış işadamlarından Necip Çarıkçı tarafından Sanayi Çarşısı D-100 Karayolu kenarında yapımı tamamlanan Çarıkçı Plaza binasının henüz açılışı yapılmadan kazanı patladı. Çarıkçı'nın, serviste büyük araçlardan çıkan yanık yağları tekrar değerlendirmeye yönelik Bolu'da ilk defa yanık yağla çalışan ısınma sistemi kurduğu belirtiliyor. Isıtılarak inceltilmeye çalışılan yanık yağ kazanının patlaması nedeniyle de yangın çıktığı ifade ediliyor.