Tavukçular vefasız çıktı

Son iki ay içinde piliç eti fiyatlarını 6 kez artıran tavuk firmaları, hafta başında yaptıkları yüzde 8 oranındaki 7?nci zamlarını, kamuoyunda yoğunlaşan tepkiler üzerine geri çekmek zorunda kaldı.

Kanatlı et sektörü, kuş gribi nedeniyle bilindiği gibi kısa bir süre kriz yaşamıştı.

Bu kriz sırasında devlet ve vatandaş sektöre destek olmak amacıyla, tavuk yeme partileri düzenlemekten tutun da, vergi ödemelerinde kolaylık sağlanmasına kadar, sektör için yapılabilecek her şeyi yaptılar.

Kanatlı sektörünün liderleri ise kriz döneminde bir araya gelerek, bundan sonra izleyecekleri ekonomik politikalarını belirlediler ve son iki aydır da bu politikayı peyderpey uygulamaya devam ediyorlar.

Kanatlı sektörü, peşpeşe yapılan zam haberleriyle bugünlerde gazetelerin manşetlerinden düşmüyor.

?İster yiyin, ister yemeyin! Eninde sonunda siz bu tavuğu yiyeceksiniz ama bundan sonra pahalı yiyeceksiniz. Biz bugüne kadar 10 üretip 1 kazanıyorduk. Bundan böyle 3-4 üretip yine 1 kazanacağız. Pahalı da olsa bu tavuğu nasıl olsa yiyecekler.? mantığı ile hareket eden kanatlı-et entegre kuruluşları, bu tutumlarıyla son derece bencil bir yaklaşım sergiliyorlar.

Yapılan zamlarla neredeyse kırmızı et fiyatları yakalanmaya çalışılırken, kendilerine bel bağlayıp kümes üreticiliğine soyunan binlerce kümesçi de kaderi ile baş başa bırakılıyor. Kendi kar oranlarını artıran entegre kuruluşların, üreticinin kar oranlarında düşüşe gittikleri belirtiliyor.

-Kanatlı et sektörünün Bolu'nun çevre ve doğasının içine etmesine bile Bolu İl Gelişme Planı?nda fırsat verilmiş, krizden etkilenmemesi için üzerine titrenerek, bu sektörü nasıl ayakta tutarız noktasında herkes elinden gelen fedakarlığı göstermişti. Şimdi ise kanatlı sektörü peşpeşe yaptığı zamlarla halka karşı olan sorumluluğunu işte böyle ortaya koyuyor.

Yollar seçim mi kazandırır?
Yoksa başkan mı astırır?

Başkan Alaaddin Yılmaz, yol konusunda adeta yoldan çıktı.

Şehrin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine, engel tanımaksızın dar yolları genişletmeye, yeni yollar açmaya devam ediyor. Başkan?ı bu konuda takdir etmemek mümkün değil. İnsanlara aba altından sopa mı gösteriyor, yoksa güzellikle mi gönlünü yapıyor? Ya da engel çıkaranları Hoca?ya mı okutturuyor anlayamadım. Gördüğüm tek şey ne yapıp ediyor, yolları düzleyip geçiyor.

Kolay değil; öyle ki yıllar önce çektiği duvarını, samanlığını, kurluğunu benim bildiğim ta Muzaffer Işın zamanından beri bir santim bile geri çekmeyen o inatçı vatandaşlar, bakıyorum ki kendi elleriyle yıkıp, yol genişletme çalışmalarına yardımcı oluyorlar. Başkan Alaaddin Yılmaz ise keyifli. Açılan veya genişleyen yolları, yakaladığı herkese gösterdikçe mutluluğu bir kat daha artıyor. Bugüne kadar en önemli icraatı olan bu yollarla, Başkan haklı olarak gurur duyuyor.

-Yakın tarihimizde Başbakan Adnan Menderes de o döneme kadar yapılmamış yollar yaparak adını tarihe yazdırmak istemişti. Fakat Cumhuriyet tarihinde idam edilen ilk ve tek Başbakan oldu.

Başkan Alaaddin Yılmaz da zaman zaman hukuka aykırı yaptığı iddia edilen icraatlarını savunurken, ?Bu ülkede geçmişte başbakan bile asıldı ama bir belediye başkanı asılmadı? diyor.

-Menderes?te o tarihte açtığı yollarla ülke vatandaşının gözünde yıkılamayacak bir taht kurmuştu. O yollar Menderes?i bile ipten kurtaramadı. ?Bu ülkede geçmişte başbakan bile asıldı ama bir belediye başkanı asılmadı? diyen Başkan ipe gidecek olursa bu yollar kendisini kurtarır mı bilmem ama, kendisine bir kez daha seçim kazandırırsa da şaşmam.

Başkan?a koç gibi cevap!

Turizm Bakanı Atilla Koç, geçen haftaki Bolu ziyareti sırasında, kendisine, yakaladığı her fırsatta bıktırırcasına taleplerini ileten Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz?dan bir fıkra ile kurtulmuş.

Alaaddin Yılmaz?ın peşpeşe gelen taleplerinden bunalan Turizm Bakanı Atilla Koç, ?Başkan sen Fatih?in fıkrasını biliyor musun?? diye sormuş ve devam etmiş; ?Fatih Sultan Mehmet?in verdiği 1 altını az bulan dilenci, ?Padişahım ben de Müslüman?ım. Din kardeşi değil miyiz?? diyerek padişahtan daha fazla vermesini istediğini ima edince Fatih;

?Şiişştt! Aman öteki din kardeşlerimiz duymasın. Duyarlarsa bunu da bulamazsın. Hadi şimdi yürü, git işine!? demiş.