BolununSesi; Halkın Gazetesi

İyi ki piliç benzetmesi yapmamış

Kamuran Alagözoğlu

    10 Eylül 2007

    Beyaz Et Festivali?ne getirilen Seda Sayan bu festivale pek de yakışmış. 40 yıl düşünseler daha yakışanını bulamazlardı yani. Zaten Seda Sayan da kendisini yakıştırarak, ?Beyaz Et Festivali?ne ancak benim gibi beyaz etli bir kadın çağırılır? demiş.

    -İyi ki piliç festivaline benim gibi bir piliç çağırılır falan dememiş. Hani o zaman insanın piliç yiyesi de gelmezdi.

    Hasta ıkınıyor, doktorlar go-karta takılıyor

    Festivalin daha ilk günü, halkın nabzını tutmak için trafiğe kapatılan İzzet Baysal Caddesi?nde turluyorum. Telefonum susmuyor. Genellikle İzzet Baysal Caddesi üzerindeki esnaf arıyor ve caddenin trafiğe kapatılmasını protesto ederek, bunu yazmamı istiyorlar.

    Ardından İzzet Baysal Kadın-Doğum ve Çocuk Hastanesi doktorları arıyor, hastanede müdahale etmeleri gereken acil hastaları olduğunu, ama go-kart yarışları dolayısıyla hastane yolunun trafik ekiplerince kesildiğini, hastaneye doktorların ve acil hastaların hangi yolu kullanarak gidebileceğini bilemediklerini belirterek, onlar da benden medet bekliyorlar.

    İyi de, protesto eden kişi ya bir eylem yapar, ya da duygu ve düşüncelerini iki satır yazıya döker, biz de yayınlarız.

    Ama bizde öyle olmuyor; şikayet eden vatandaşın yerine de Kamuran

    yazıverecek. Ondan sonra da ?Kamuran günah keçisi olmuş? ne gam.

    -Biz Bolu için ölürüz bile! Ama kimse bunu böyle bilmiyor. Sanıyorlar ki, sadece Kamuran muhalefet ediyor. Aslında biz sadece halkın duygu ve düşüncelerini dile getiriyoruz. İsteyen bunu böyle anlar, istemeyen de Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz gibi bize darılır, küser. Lakin biz kimseye küsmüyoruz, küsemeyiz. Çünkü biz bolununsesi gazetesi olarak bütün sağduyulu Boluluların, o sessiz çoğunluğun sesi olduğumuzu biliyoruz. Hem bu konuda da ısrarlıyız. Kısacası özde ve de sözde biz Bolu'nun sesiyiz.

    Bir delinin attığı taşı?!

    Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından Abant Gölü?ne atılan ve sonraki yıllarda Abant Gölü?nde bulunan endemik Abant Alası?nın yavrularını yediği tespit edilen Tingalar, yine İl Çevre ve Orman Müdürlüğü Yaban Hayatı Koruma Şube Müdürlüğü tarafından ağlarla tutulmaya başlanmış.

    Bu Hollanda Sazanı denilen Tingaları geçmişte Abant Gölü?ne atan da yine Milli Parklar?ın bir mühendisi idi. Bu sivri zekalı mühendisin ortaya çıkarılması ve Abant Alası?nın yok olmaya başlamasının hesabının sorulması için 19 Haziran 2006 tarihinde ?Bu bir suç duyurusudur! Abant Alası yok oluyor!? başlıklı haberimizde olayın vahametini ortaya koyarak, ?Endemik özelliğe sahip Abant Alası, Abant Gölü?ne bırakılan kadife (Sazan ve Hollanda Sarısı) olarak tabir edilen balıklar tarafından yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya. Oltacılar tarafından gölden tutulan Abant Alalarının anaç olması ise, bu ihtimali kuvvetlendiriyor. Peki Abant Gölü?nün özelliği olan bu balıkları göle hangi yetkililer bıraktı? Bu balıkları bırakarak, Abant Gölü?nün doğal dengesini bozan ve Abant Alası?nın geleceğini tehlikeye sokanlara her hangi bir yasal işlem uygulandı mı? Doğal dengenin bozulmaması için ormandan kozalak toplamak dahi yasak iken, Abant Gölü?nün doğal dengesinin bozulmasına sebep olan bu kişiler hakkında ne yapıldı?? diye sormuştuk.

    -Milli Parklar ise mühendisin adını açıklamak bir yana, geçmişi sorgulamadı bile. Ama şimdi kafaları ancak dank etmiş olmalı ki, delinin biri bir kuyuya taş atar, binlerce akıllı çıkaracağız diye uğraşır durur hesabı, koskoca Abant Gölü?nde yıllardır hızla üreyerek endemik Abant Alası?nı yok etmeye devam eden Tingaları ağlarla yakalayarak geri toplamaya çalışıyorlar. Geri toplanan bu balıkları satmaya kalksanız kimse yemeyeceği için toplama masraflarını bile karşılamaz.

    Toplayın bakalım ne kadar toplayabileceksiniz.

    Yine yapanın yanına kar kaldı!

    1999 yılından bu yana üzerinde çalışılan Çevre Düzeni Planı?nın nihayet devreye girmesiyle bundan böyle belirlenen bölgeler dışında kümes yapımlarına izin verilmeyecekmiş.

    -Kümes yapacak ne kadar eş-dost, ahbap-çavuş varsa hepsi yapacağı kadar kümes yaptı, ruhsatlarını da bir güzel aldı zaten. Kokuları bütün ovayı sardıktan, yani bu saatten sonra yaptırsanız ne yazaaarrr, yaptırmasanız ne yazar? Sabah-ı şerifleriniz hayrola efendiler!


    Bu söze şapka çıkartılır!

    ?En iyi temizlik, kirletmemektir!? diye yazılı bir pankart asılmış, altında da Bolu Belediyesi yazıyor.

    Hükümet Meydanı?nda çekirdek kabuklarını yere atanlara karşı konulmuş bir pankart bu. Gerçekten çok doğru bir söz. Belediye Başkanımızı alkışlıyoruz bu konuda.

    Ama Bolu'nun doğasının içine eden beyaz etçilerle işbirliği yapıp, onlara ?Evvela şu Bolu'yu boklarınızdan bir kurtaralım? diye önayak olacağına, elele hep birlikte festival düzenliyor.

    Şimdi demezler mi Hükümet Meydanı?ndaki bu pankart ne, siz tavukçularla neler yapıyorsunuz? Yani yediğiniz turşu, yaptığınız perhiz! Yoksa havanız meydanda iki çekirdek çitleyen gençlere mi?

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak