Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

Kafasını kuma gömenler!

Kamuran Alagözoğlu

    3 Aralık 2007

    Atanmışından, seçilmişine, ileri geleninden sade vatandaşına kadar, neredeyse herkesin söylediği tekerleme haline gelmiş bir söz vardır; ?Kim olursa olsun, bu memlekete bir çivi çakanın yanındayım? diye.

    Bu sözün özü, insanlarımıza daha fazla iş kapısı açılsın ve bu sayede işsizlik azalsın demektir. Amaç müteşebbis ve yatırımcı insanları teşvik etmektir.

    Ama gel gelelim bizim başkana bakınca kendisinin herkesten farklı düşündüğünü görüyoruz . ?Giderse gitsin! Sanki o gidince Bolu ekonomisi batacak!? gibi sözler sarfederek herkesin ?Kim olursa olsun yeterki gelsin? dediği sanayiciyi, Bolu'dan adeta kovuyor.

    -Herşey bitti de, Karacaağaç Köyü?nde şu an için hiç kimsenin ihtiyaç duymadığı yolu açmaya mı geldi sıra? Yoksa başkanlık makamını keyfinizce kullandığınızın yine bir başka resmi midir bu?

    Daha da kötüsü, vaziyet öyle bir hal almıştır ki, ?Başkan?a ?DUR? diyecek birileri çıkar mı ki?? diye baktığımızda Bolu'daki görüntü hiç de iç açıcı değildir. Bolu'da herkes devekuşu gibi kafasını kuma gömmüş vaziyettedir. İşte insana en acı gelen de bu! Vatandaşımız yanlışa yanlış demekten korkar hale gelmiştir, belki de getirilmiştir.

    Bu maçı kıstas almayın!

    Maç başladıktan kısa bir süre sonra Boluspor?un ölüsü bile Mardinspor?a fark atar dedik. Ve geçen Gaziantep maçını affettirmek adına fark atmalıydı da.

    Boluspor 2 gol attı ve durdu.

    O da ne? Mardinspor gol pozisyonları bile bulmaya başladı. Golü de buldu, hatta beraberliği yakalamaya bile çok yaklaştı. Bu arada yaptığımız oyuncu değişiklikleri ile takım birden ateşlendi. Peşpeşe bulduğumuz 2 gol ile arayı açtık ve rahatladık.

    -Mardinspor maçının skoruna bakıp aldanmayalım. Boluspor bu oyunu ile zor maç kazanır.

    Yılmaz, Soygür?den örnek almalı!

    Mudurnu Masstaş temel atma töreninde bir konuşma yapan Mudurnu Belediye Başkanı Metin Soygür, herkesin kendisinden iş istediğini belirterek, ?Belediye ekmek kapısı değildir. Biz Belediye olarak Mudurnu?ya gelecek olan yatırımcıya yardımcı olacağız dedik ve şu anda da sözümüzü tutuyoruz? diyerek Mudurnu?ya yapılacak olan yatırımlar için, Belediye olarak elinden gelen yardımı esirgemeyeceğini ifade ediyor.

    -Bu cümleler de AKP?li bir belediye başkanına ait. Bizim başkan Alaaddin Yılmaz?ın Mudurnu Belediye Başkanı Metin Soygür?den bu konuda biraz örnek alması lazım geliyor.

    Akşamdan- sabaha değişim!

    Pazartesi akşamı belediye meclis toplantısında Çimento Fabrikasına verip veriştiren ve Çimento?nun Belediye?ye 2 trilyon bağışta bulunması gerektiğini ifade eden Başkan Alaaddin Yılmaz, aynı gün kendisine veda ziyaretine gelen Çimento Genel Müdürü K. Ümit Özel?e övgüler yağdırmış ve ?Biz sizi çok sevdik? demiş.

    -Aradan daha 24 saat bile geçmeden bir insan nasıl 180 derece birden dönebilir; işte size en canlı örneği! Yoksa takiyye böyle birşey mi?

     

    Her hacca gidenin hacılığı kabul olur mu?

    Malumunuz şimdi hac zamanı. İnternette gezinirken hacla ilgili böyle metine rastladım. İlgimi çekti. Hacca gidenlere ve gidemeyenlere de ilham olur düşüncesiyle, sözkonusu metni aşağıda aynen veriyorum;

    Tebe-i tabiînin büyüklerinden, Abdullah bin Mübarek (pek çok kez hacca gitti.)

    Bir rüya görmüş. Rüyasında, iki melek konuşuyormuş.

    *-Bu yıl hacca kaç kişi geldi?

    -Altı yüz bin.

    *-kaçının haccı kabul edildi?

    -hiç birinin

    Bu konuşmayı işitince meleğe sormuş:

    *-Hepsinin emekleri boşa mı gidecek?

    Melek de:

    *- Şam'da Ali adında biri vardır. O, hacca niyet etmişti, fakat gidemedi. Lâkin haccı kabul edildi. Altı yüz bin hacıyı da ona bağışladılar. Onun sayesinde hepsinin haccı kabul edildi? demiş.

    Bunu duyunca uyanmış ve ?Gidip o zâtı ziyâret etmeliyim!? demiş.

    Şam'a gidince, o zâtın evini bulmuş.

    (Ali kapıyı açmış.)

    Ali?ye gördüğü rüyayı anlatmış.

    *-Haccın kabûl edildi.

    *-Sayende altı yüz bin kişinin haccı da kabûl edildi.

    Sonra:

    *-Bana nasıl hayırlı bir amel işlediğini anlat.?demiş.

    Ali de anlatmış:

    *-Ben ayakkabı tamircisiyim.

    *-Otuz seneden beri hacca gitmeyi arzu ederdim.

    *-Otuz senede üç yüz dirhem gümüş biriktirdim.

    *-Bu sene hacca gidecektim.

    *-Hanımım hâmileydi.

    *-Komşu evden yemek kokusu gelince, birazcık iste dedi.

    *-Gidip, istedim.

    Komşum:

    -İşsizim, üç gündür, çocuklarım aç.

    -Ölü bir hayvan gördüm.

    -Onun etinden, pişiriyorum.

    -Size helâl olmaz, dedi

    *-İçime bir acı düştü.

    *-Biriktirdiğim gümüşleri verdim.

    *-Bunu nafaka yap.

    *-Haccımız bu olsun, dedim.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir milletin büyüklüğü, nüfusunun çokluğu ile değil, akıllı ve fazilet sahibi adamlarının sayısı ile belli olur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak