BolununSesi; Halkın Gazetesi

Bu olaya ne buyurursunuz?

Kamuran Alagözoğlu

    14 Kasım 2005

    31 Ekim tarihli, ?Ne Cumhuriyet?in üzerinden rakıya, ne de Müslümanlığın üzerinden yalana...!? başlıklı yazımda; ?salonda bir masa doğal olarak herkesin dikkatini çekiyor. Eğitim- Sen?i temsil ettiği belli olan masada rakı içiliyor? demiş ve olayın sadece saygı boyutunu ele alarak bu konudaki eleştirimi yapmıştım.

    Bu yazımdan 8 gün sonra Eğitim- Sen tarafından bir basın toplantısı yapılarak, gazetemize verip veriştirilmiş. Bu toplantıya her ne hikmetse konunun tek muhatabı olan ben çağrılmadım(!)

    Eğitim-Sen?in her zaman olduğu gibi yine Atatürkçülük zırhına bürünen cümlelerle başlayan basın açıklamasında, vay efendim Eğitim-Sen?in Başkanı Ahmet Özkan hiç rakı içmezmiş. Ve ben o akşamki gecede çok yalnız kalmışım. Gibi esas konu ile alakası olmayan, saçma ifadelerle bir basın açıklaması yapmışlar.

    -Burada kelime oyunu yaparak insanları kandırmayalım.

    Şimdi soruyorum; Ben yazımda Ahmet rakı içti demedim. Yukarıda da belirttiğim gibi Eğitim-Sen?i temsil ettiği belli olan masada rakı içiliyor? dedim. Bu masada bir bayan ve iki erkek rakı içtiler. Ve bu bayanın Eğitim-Sen?de üye olduğunu biliyorum. Kendisini ve diğerlerini hedef göstermiş olmak istemediğim için isim yazmadım, yine yazmak istemiyorum. Ben başta da belirttiğim gibi olayın saygı boyutundayım. Örneğin, benim babam bulunduğum bir ilde sahte rakı pazarlamaktan yakalansa, ben bu ilde bir dakika dahi durmam ve şehri terk ederim. Çok çeşitli yanaşma modelleriyle kendime sığınak arayamam ve böyle şeytanlıkları da düşünemem. Her onurlu insan da benim düşündüğüm gibi düşünür. Bu tür insanlar toplum içinde tam tersine birilerine kurtarıcı rolünü üstlenip akıl danışmanlığı yapmaya kalkarsa, kendisi gibi destek vermeye kalktığı kişileri de batırır.

    Gelelim Eğitim- Sen Başkanı Ahmet Özkan?ın Atatürkçülük sığınmasına. 10 Kasım törenlerinde çiçekçinin getirip tören alanına bıraktığı çelenk ortada kalakaldı. Bu olaya ne buyurursunuz?

    Cumhuriyet Balosu?nda tam kadrosunuz. 10 Kasım törenlerinde ise hiçbiriniz yok!

    Hani nerde sizin Atatürkçülüğünüz?

    CEVAP VE DÜZELTME

    Bolu'da dürüst, başarılı, ilkeli duruşum ile temayüz etmiş bir iş adamıyım. Buna rağmen yapılan yayınlarda sanki üç kamyon deniz kumunu bedavaya getirmeye çalışmışım gibi bir izlenim uyandırılmaya çalışılması en hafif tabiriyle siyasi nedenlerle yıpratmaya çalışmaya çalıştığınız Bolu Belediyesi için hazırlanan insafsız bir propagandaya kurban edilmem gayreti olarak nitelendirilebilir.

    Voleybol sahasında kullanılan ve artık kullanılamayacak hale getirilen kumlar bedeli mukabilinde belediyeden satın alınmıştır. Ekteki faturada da görüleceği gibi bu mal teslim edilmiş, 300 YTL kum bedeli olarak, 100 YTL de hizmet bedeli olarak ödenmiştir.

    Hiçbir şekilde hizmet dahil 100 YTL karşılığında 3 kamyon deniz kumunun satın alınması yönünde bir anlaşma yapılmamıştır. Yazılarınızda önce 100 YTL karşılığında anlaşma yapıldığı ancak sizin muhteşem muhabirliğiniz sayesinde korkup 300 YTL daha ödemek zorunda kalındığı iddia edilmektedir. Öyle ise bizim sunduğumuz 400 YTL?lik makbuz dışında bütün anlaşmanın 100 YTL karşılığında yapıldığına dair bir başka makbuz sunmanız gerekmektedir. Zira iddiasını kanıtlayamayan müftelidir. Dedikodulara dayalı bir habercilik anlayışının bu sonuçlara ulaşması kaçınılmazdır.

    Tarafınızın samimi olduğuna güvenerek tarafınızla yaptığım sohbette sohbet ortamının verdiği sıcaklıkla gönüllerde kalan din ve ahlaka ilişkin sözlere köşenizde alaycı bir üslupla yer verilmesi de en azından etik değildir. Diğer taraftan yanıldığınız için böyle bir haber yaptığınız yönünde iyi niyetiyle yanınıza gelip kum bedelini göstermeme rağmen el yazısıyla yazılmış diyerek sanki sahte bir evrak düzenlenmiş imasında bulunmanız da gazeteciliğin gerekleriyle bağdaşmamaktadır. Bu mantığa göre el yazısıyla yazılan tüm evraklar sahtedir. Oysa taraftarı olduğunuzu gizlemediğiniz eski belediye başkanı zamanında da belediyeden hizmet alırken düzenlenen makbuzlar da el yazısıyla düzenlenmiştir. Bunlardan bir örneğini de ekte sunmaktayız.

    Kişiliğim, çizgim, ortak olduğum şirketin sermayesi göz önüne alındığında 3 kamyon deniz kumuna (ki maddi hiçbir değeri yoktur) tenezzül ettiğim iddiasının ne kadar gülünç olduğunu da saygıdeğer bolu halkı bilmektedir.

    Hasan Fikret Kısar

    İnşallah mahkemede görüşürüz!

    Yayınlanan bir haber veya yazıda ismi geçen kişiye cevap hakkı doğuyor. Yıllardan beri sürdürdüğümüz dürüst ve ilkeli yayıncılık anlayışımız gereği, çoğu zaman noter ya da mahkeme kanalına gerek bırakmadan bize ulaşan tüm cevap metinlerini yayınlıyoruz. Ancak son zamanlarda gönderilen cevap metinleri, cevap ve düzeltme hakkını kullanmaktan öte, her nedense tamamen gazetemizi karalamaya yönelik ifadelerle dolu oluyor. Bunları yayınlamaktan asla gocunmuyorum ve utanmıyorum. Aksine tam 14 yılı dosdoğru bir gazetecilik anlayışı ile gururla geride bırakan gazetemle ve gazeteciliğimle övünüyorum. 31 Ekim tarihli gazetemizde ?Ortada bir yalan var!? başlığı atarak Başkan Alaaddin Yılmaz?ın gazetemize gönderdiği cevap metinlerindeki ?Yalancı? diye Gazetemize atmaya çalıştığı çirkin iftirası, ?Keser döner, sap döner? hesabı, döndü ve kendi yalanını ortaya çıkardı. Evet gerçekten ortada bir yalan varsa, o bir şekilde mutlaka ortaya çıkıyor. Yayıncılık hayatım boyunca hep doğrudan yana tavır aldım. Vali, Emniyet Müdürü ve çeşitli daire müdürlerinin, ?Yazdıklarını ispatlayamaz? mantığıyla ve sindirme politikaları gereği açtıkları davalarda mücadele verdim. Hatta bazen davacı oldukları davalarda, sanık durumuna düştükleri bile oldu.

    Doğru olduğum için korkmadım ve mücadele etmekten yılmadım. Ve her zaman Yüce Türk Adaleti?ne güvendim.

    -Bekliyorum ki; inşallah Fikret Kısar?da konuyu mahkemeye götürür ve dava açar. Bana da bu olayı mahkemede ispatlama fırsatı verir.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Büyük adamların hataları güneş tutulmasına benzer, onları herkes görür.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak