Canımız feda olsun BİM?e!!!

Bolu'nun içinden geçen D-100 Karayolu?nda yayaya çarpma şeklinde oldukça fazla sayıda ölümlü kazalar meydana geliyordu.

Alt ve üst geçitler yapıldıktan sonra, tel örgü perdeleme sitemi ile yayaların gelişigüzel geçişleri de engellenerek, kazalar minimum seviyelere indirilmişti. Kurallara uygun yaşamayı seven Bolu halkı, kısa zamanda uymuştu alt ve üst geçitleri kullanmaya. Ne zaman ki Beşkavaklar Mahallesi?ne BİM açıldı, yayaların gelişigüzel geçişini engelleyen ve bu şekilde ölümlü kazalara da engel olan tel örgünün iki paneli çaktırmadan kaldırılıverdi.

-Belli ki bu delik, Bahçelievler Mahallesi sakinlerinin BİM?e alışveriş yapmaya gitmeleri için açıldı. Başkan her zaman olduğu gibi bu olaydan da haberdar olmadığını, bu deliğin açılması için emir vermediğini söyleyecektir. Dikkat, Bahçelievler?den BİM?e alışverişe geçiş imkanı veren tel örgünün kaldırıldığı bu delikten geçmek isteyen insanları ölümlü kazalar bekliyor!

Ne diyelim; insanımızın canı feda olsun! Yeter ki BİM para kazansın!  

Yüreğiniz yetiyorsa?!

Turizm Bakanlığı tarafından geliştirilen ve Türkiye?de önce 16 ili daha sonra 21 ili  kapsayan Termal Turizm Kentleri Projesi?nde Bolu'nun yer almamasına şaşırarak, geçen hafta bu konuyu manşetten haber yapmıştık. Yani termal turizmi için alt yapısı hazır olduğu halde bu proje kapsamına alınmadığı için Bolu'ya yatırım yapmak isteyenlerin, bu teşvikten yararlanamayacağını duyurmuştuk. Her zaman olduğu gibi bu proje içersinde de Bolu'nun yine yer almaması karşısında, milletvekillerimizi eleştirmiştik. 

Doğal olarak bu haber Milletvekilimiz Metin Yılmaz?a dokunmuş. Yılmaz bizi felaket tellallığı yapmakla suçlamış.

Aynı hafta Karacasu?da gezerken gördüm ki; turizme tahsis edilen arsalardan bir bölümüne futbol sahası yapılmaya başlanmış. Sordum soruşturdum, arazi Termal Otel tarafından hiç kimseye çaktırmadan 10 yıllığına kiralanmış. Bilindiği gibi İl Genel Meclisi Üyeleri?nden bazıları ile Ticaret Odası?nın içinde bulunduğu bir grup, bu bölgede Özel İdare?nin 150 dönümlük arazisine bedavadan konmaya kalkışmıştı. Bunun peşkeş olacağını yazarak karşı çıkınca da, bizi susturmak ve sindirmek için her biri 5?er milyarlık tazminat davası açmıştı.

-Başta milletvekilleri ve İl Genel Meclisi üyelerine tekrar sesleniyorum; yüreğiniz yetiyorsa, kimseye duyurmadan yapılan şu ikramları, pardon kiralamaları soruşturun!       

Gitti kara paralar!

Tefeciye düşen esnafı Allah bile kurtaramıyor. Bu kez mağdur olanlar ise tefeciye düşenler değil, tam tersine tefeciye inanıp, güvenip paralarını kaptıranlar. Vatandaşın kanını emen tefecilerden biri Bolu'yu dolandırıp ortadan kaybolmuş. Yıllardır üçkağıtçılığı ile bilinen eski tüfek bir tefecimiz, son zamanlarda Bolu'da epey bir itibar(!) sağlamıştı. Kimi nerden buldun yasasından korktukları, kimileri de bankaların verdiği faizi az bulduğu için tamahkarlık yapıp daha fazla faiz geliri elde etmek isteyen bir çok uyanık(!) vatandaşımız, bu tefeciye külliyetli miktarlarda para kaptırmışlar. Daha da ilginç olan ise, para kaptıranlardan hiç biri yasal yoldan şikayetçi bile olamamış. Çünkü paralarını kurtaralım derken, maliyeye hesap vermek zorunda kalacakları için, paraların üzerine su içmeyi tercih ediyorlarmış.

-Ne demişler; ?Haydan gelen, huya gider?, ?Dinsizin hakkından imansız gelir?

Bu galibiyete aldanmayalım!

Gebzespor karşısında alınan sonuca elbette sevindik, ama takımımızın oynadığı futbola değil. Attığımız iki golün birisi şans eseri, diğeri de kornerden yapılan orta ile geldi. Bunun dışında maç boyunca sağdan soldan yapılan doldur boşalt ortalarıyla gol aradık. Gebzespor gibi net gol pozisyonlarına giremedik. Solda Caner, sağda Gökhan gittiler, dönemediler. Bu durumda 4-2-4 şekline dönen oyunda orta sahamız felç oldu. Bu durumu çok iyi değerlendiren Gebzespor, özellikle göbekten geliştirdiği ataklarda ver-kaçlarla çok tehlikeli oldu. Boluspor?un bulamadığı net gollük pozisyonları bulan Gebzespor karşısında şans faktörünün Boluspor?un yanında olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

-Elbette neticeye göre puan veriliyor. Ama oynadığımız futbolla galibiyeti hak etmediğimizin bilinmesi ve ona göre bir an önce tedbir alınması gerekiyor.