Halk BolununSesi'ne güveniyor. Okunuyorsak sebebi budur

Bu ayıp size yeter!

Kamuran Alagözoğlu

    4 Aralık 2006

    Üniversitemiz arazisinin Orman ile ilgili sorunu, uzun bir süreden beri biliniyordu. Fakat bu sorunun bu kadar ciddiye alınıp büyütüle-ceğine hatta üniversitemize ceza çıkarılacağına hiç mi hiç aklım kesmiyordu. Öyle ya, devletin üniversitesi, devletin arazisi üzerine yapılmıştı sonuçta. Devlet devletle mahkemelik olmamalıy-dı. Aradaki küçük bürokratik engeller çok kolay halledilebilirdi. Halledecek olanlar da tabiî ki milletvekillerimiz idi. Ama milletvekillerimizin bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını, haber gazetede patlayınca öğrendik;

    ?Bu ormanda ?İzzet Baysal? borçlu çıktı!? başlıklı haberde, İzzet Baysal'ın yaptırıp devlete bağışladığı üniversitenin 'tapu'sunun iptal edildiği ve 169 bin YTL. de kira borcu çıkarıldığı yazıyordu.

    Acarlar?ın İstanbul?daki orman talanlarına devletin nasıl göz yumduğu haberleri basında çarşaf çarşaf yer alırken, Bolu'daki bu trajikomik olay her şeyi anlatmaya yetti aslında.

    -Hani nerde İzzet Baysal?ın eserlerine lafla sahip çıkacaklarını söyleyenler?

    Özel hastaneler yaparak insanların sağlığı üzerinden rant sağlamak yok tabiî ki burada. Devletin arazisini, biz Bolu'nun çocuğuyuz, burada turizm yapacağız diye bedavaya getirip, rant sağlama imkânı da yok. Devletin ormanlarından, devletin arazilerinden, yani devletin imkânlarından şahsi bir takım rantlar söz konusu değilse, yukarıda şekil 1-A?da görüldüğü gibi, toplumsal konular kimsenin umurunda olmuyor. Varsa yoksa kişisel rantlar.

    Bolu, Bolkeçistan olmayacak!

    Keçilerle ilgili yazılarımıza özellikle sade vatandaşımızdan inanılmaz güzel tepkiler aldık ve almaya da devam ediyoruz. İşte bunlardan biri de internet gazetemizin mesaj defterine yerel dille yazılarak bırakılmış şu mesaj oldu;

    ?Kamuran; dedesinin, bak ben sene ne diyom. Ben Kıbrıscıklıyım. Bizim oralar kıraç, neye kıraç biliyan mı ? Keçiden, hemi de hepisinden keçi keçidir. Kamuran bunu torunuma yazdırıyom. Aynen ağzımdan çıktığı gibi yazacan dedim. Bu keçile bizim orada fidan körpe mörpe bırakmadı. Bak dedesinin bu keçinin karası beyazı olmaz ahaliye bunu böğne duyurun. Bizim ormanların anasını ağlattı bu keçiler. Bak bi de ne diyom; biliyan mı sen Kıbrıscıkspor?u desteklemiyan mı? Ben de seni destekleyan bu keçi mevzuatında. La dedesinin, sokman bu keçileri bu memlekete. Ehtiyarlığında beni anasın. Valla deyan bak. Benim torunda Kıbrıscıkspor?da oynaya. İsmi Ahmat, ona da bi bak bakam bi. Topu çok seviya.?

    -Sade vatandaşımızın samimi duygularını içeren bu gibi mesajlar bize yetiyor.

    İlgili ve yetkili koltuklarda oturan ve bu olayda bizlerle aynı düşünceleri, aynı kaygıları paylaşan, yani keçiye teşvik olayını tasvip etmeyen, olayın uzun vâdede götüreceklerinin getirisinden katbekat fazla olacağını, getireceklerinin götüreceklerine kıyasla devede kulak bile sayılamayacağını bugünden görebilen, ama ne hikmetse bu doğruları dillendiremeyenlere de, pislikleri ortaya dökeceğine, bu pislikten bize ne düşer hesabı içinde olanlara da bizden selâm olsun. Biz, ?Bolu'yu Bolkeçistan yapmak isteyenlere karşı?, adeta yel değirmenlerine kafa tutan Donkişot misâli gücümüzün yettiği yere kadar mücadele edeceğiz ve biz, bundan şeref duyacağız

    BTSO örnek olsun size!

    Özel İdare personeli İzzet Baysal Caddesi üzerinde oturma alışkanlıklarından bir türlü kopamamışlar. Boşalttıkları eski binalarına geri dönmek istiyorlarmış.

    -BTSO Başkanı Sabahattin Yamaner?den örnek alsınlar. Yamaner?in BTSO?ya yaptırdığı yeni bina neredeyse Düzce sınırında.

    Şampiyon oluruz ?da?!

    Boluspor?da üst üste yaşanan başarılar, yenilerinin de gelmesi için kamçı oluyor. Yani anlaşıldı ki, kırmızı-beyazlı camia bu takım 1?inci lige yükselene kadar tatmin olmayacak. Dolayısı ile yönetimin yükü her geçen gün daha da artacak. ?Play- off?a yükseldik? diye yönetim başarılı sayılabilir ama genel beklenti bunun çok üzerindedir.

    Takımdaki bazı mevkilere takviye oyuncu alınmalı mıdır? Yoksa eldeki mevcutlarımızı iyi kullanarak da daha ekonomik ve daha akıllıca hareket edebilir miyiz? Bunları çok iyi tartmak ve değerlendirmek gerekiyor.

    Her ne kadar forvet ihtiyacımız var görünüyorsa da, sakatlığı geçtiği söylenen Aytek ile birlikte dört forvet oyuncusuna sahibiz. Yönetim tarafından bir süre önce kadro dışı bırakılan Sercan?ın gönderileceği yolunda söylentiler duyuyorum. Neden kadro dışı bırakıldığı ve neden gönderilmek istendiğini de anlayabilmiş değilim. Bu futbolcu oynadığı haftalarda tam verimli oldu. Stoper oyuncusu olmasına rağmen kart görüp ceza bile almadı. Murat ise gördüğü kartlarla, yanılmıyorsam 6 hafta takımını yalnız bıraktı. Yönetim gereksiz yere gördüğü kartlardan dolayı Murat?a ceza vermezken, Sercan?ı hangi akla hizmet ederek gözden çıkarmayı düşünür, bunu anlamak mümkün değildir. Takım için de tam bir çelişkidir ve bu çelişki derhal ortadan kaldırılmalıdır. Ayrıca Sercan gibi cengaver bir stoperi de zor buluruz. Bunun dışında solbek ve defans özellikleri olan orta sahanın soluna bir futbolcu alınabilir. Ama esas doğru olan eldeki mevcudu en iyi şekilde kullanmaktır bence.

    -Sonuç itibarı ile Boluspor?un play-off?ta da başarılı olup şampiyon olması işten değildir. Mevcut kadroya hiçbir takviye gerekmeksizin de bu iş başarılır.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    İşinin esiri olan insan, başkasının esiri olmaz

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak