Kaptan?ın seyir defteri!

?...Bizler vatanın birliğinden, bütünlüğünden, ve dirliğinden yanayız. Bolulular?a da bunu empoze etmeye çalışıyoruz. Ne de olsa Bolu ve çevresinin Atatürkümüz?e ve Cumhuriyetimize karşı olan tutumu bellidir...?

Bu sözler, Yaşar Akbıyık?ın rektör olduktan hemen sonra kendisine başdanışman yaptığı kişi olan Prof. Dr. Kaptan Kaptangil?e aittir ve sağlığında İzzet Baysal?a yazılan mektubundan alınan bir cümledir. Sürekli olarak; gazeteci kimliğimle köşemde ve Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi olduğum dönemde gazetemde ve meclis toplantılarında anlatmaya çalıştığım bu konuyu, Ahmet Baysal Abimiz (kendilerinin bu konularda polemiklerden uzak durmaya özen göstermesi nedeni ile) nihayet belgelerle açıkladığı için, ben de yazının en önemli kısmını (Baysal Ailesi?ne olan saygımdan ötürü bugüne kadar içeriği hakkında konuşamadığım için) herkesin gözleri önüne serme hürriyetine kavuşuyorum. Daha önce de bilindiği gibi, İzzet Baba?nın sağlığında kendisine hitaben yazılan bu mektubun sahibi ile davalık olduğumuzu birkaç kez yazmıştım. Konuyu yakınen bilen, herkesin kulak şapırdatarak geçiştirdiği mektubun, sadece kısa bir bölümünden küçük bir paragraftır bu.

-İsteyen kilisesini açar! İsteyen, Boluluların geçmişinde Atatürk?e karşı çıktıklarını ilân eder. (Daha ötesini, yani mektubun tam metnini haber metninde bulabilirsiniz)

Adı ilân edilmemiş olsa bile: Burası Bolu! Öyne de olu! Böyne de olu!

AKP?li dostlara hayırlı işler!

Gazetemizin internet üzerindeki sitesinden hangi haberin veya hangi yazarın kaç kişi tarafından okunduğunu takip edebiliyoruz.

Geçtiğimiz haftaki ?Yaka Musluklar?a Kilise? başlıklı özel dosya haberimiz, diyebilirim ki, bugüne kadar en çok okunan haber olarak rekor kırdı. AKP?li dostlar dışında çok kişiden tebrik aldık. AKP?lilerin ise bu konuya savunmacı yaklaşımları; ?Memlekette din özgürlüğü var. Onlar da doğal olarak kiliselerini yapacaklar? şeklindeydi.

Hatta haberin çıktığı gün beni telefonla arayan AKP?li Belediye Meclis Üyesi Nadir Gürkan Yetkin, habere konu olan yerin proje danışmanlığını yaptığını açıkladı. Daha sonra karşılaştığım AKP?li İl Genel Meclisi Üyesi Reşat Ateş de, mevzi imar planı işlerini bizzat kendisinin yürüttüğünü söyledi. Bunların hepsi doğal da, AKP?lileri özellikle mi buldukları konusu muallakta bir soru işareti.

-Sonuç itibarı ile AKP?li dostlarımıza ?hayırlı işler? demekten başka aklıma bir şey gelmiyor.

bolununsesi gazetecilik yapıyor!

Kilise haberimiz dışında, tavuk kümeslerinin yarattığı ova katliamı, yayla katliamları gibi haberlerimizde halk adına; duyurmak, sorgulamak ve kitleleri uyarmak için gazeteciliğin gerçek amacı doğrultusunda görevimizi yapıyoruz. Bu amacımız gereği daima gerçeğin peşinde koşarken, doğal olarak güçlü ve egemen olanlarla çatışıyoruz. Hatta bu haberlerimizden memnun olmayanlar, ?Yazdın da eline ne geçti?? diyerek bizi başkaları ile karıştırıyorlar.

Gazeteci kimliği adı altında, Belediye Başkanlığı seçimleri, BTSO seçimleri, Rektörlük seçimleri gibi, çamur atılacak ortamlarda ortaya çıkan tetikçiler ve bunları destekleyenler de var. Ve maalesef yukarıda yazdığım gazeteci örneği ile hiç alakası olmayan tetikçi gazeteciler, bu gibi insanların arasında daha fazla rağbet görüyor.

Açık hava müzesi olamaz mı?

Bilindiği gibi geçtiğimiz günlerde Tabaklar Mahallesi?ndeki yurt inşaatının temel kazısı yapılırken, M.S. 200 yıllarına ait olduğu tahmin edilen 11 adet lahit yani taş mezar çıktı. Yetkililer, kazı çalışmaları daha geniş alana yayıldığı takdirde, daha fazla tarihi eserlerin ortaya çıkabileceğini belirtiyor.

Garanti?nin Anadolu sohbetlerinde konuşan Sevan Nişanyan, turizmde önceliğin tarihi değerleri görmek için gezmek olduğunu vurguladı. Bolu'nun tarihi değerleri ise ortaya çıkarılamamış. Ortaya çıkarılanlar da görücüye çıkacak durumda değil.

-Bolu'nun merkezi yerinde altından tarih fışkıran bu bölge istimlâk edilerek, açık hava müzesi yapılamaz mı diye düşünüyorum.

Başbakan bile bu kalabalığı toplayamadı

Koru Otel, Koru Otel olalı böyle bir kalabalık görmedi. Garanti Bankası?nın düzenlediği Anadolu Sohbetleri?nin konuşmacı konukları, şüphesiz alanında ünlü kişiler. Ama yaklaşık 15 gün önce Bolu'ya gelen Başbakan?ın konuşmasında bu kalabalığın yarısı bile yoktu. Üstelik Başbakan?ın toplantısının şehrin meydanında, Garanti?nin toplantısının ise Boludağı gibi 15 km.?lik bir mesafede olduğunu düşünürsek, koskoca AKP teşkilatlarının bu konuda sınıfta kaldığını söyleyebiliriz. Koru Otel?e bu kadar insanı çekme başarısını gösteren Garanti Bankası?nı kutluyorum.

Arslan?ın plaketi unutuldu

Meslekte otuz yılını dolduran Bakkallar ve Şekerciler Odası?nın daveti üzerine işini gücünü bırakıp plaket almaya giden Bakkal Arslan Düccar tören bittiği halde, kendisine plaket verilmemesine çok bozuldu. Hemen oracıkta Başkan Selahattin Ayen?i yakalayarak, ?Hani bana plaket verecektiniz?? diye sorunca plaket bulundu ve törenin ardından kendisine verildi.

Seminere geldi Kafayı çekti

Garanti Bankası tarafından düzenlenen Anadolu Sohbetleri?ne katılmak için Koru Otel?e gelen Hakkı Fidan?ı, ne Asaf Savaş Akat, ne de BTSO Başkanı Sabahattin Yamaner gibi konuşmacılar tatmin etmedi. ?Ben anlamam turizmden ve tavukçuluktan. Ben nakliyeciyim? diyen Hakkı Fidan alt salonda rakısını içti. Daha sonra da seminer bitiminde, diğer konuklarla birlikte kokteyle katıldı.