Bolu'ya özel ödül verilmeli

      Kanunlar ve kurallar elbette UYULMAK ve UYGULATILMAK İÇİN konulur.    

     Türkiye'de kurallara ve kanunlara tam anlamıyla uyan il sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Devletine her zaman saygılı munis insanımız sayesinde, bu konuda bir değerlendirme yapılsa, sanırım ilk sırada yer alırız.
     Tüm Türkiye'de Fenerbahçe şampiyonluğu coşku içinde kutlandı. Bolu'da, Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu araçlarından korna çalarak kutlayan taraftarlara ceza kesildi. Trafik ekipleri, uyarıları dikkate almayan 55 araç sürücüsüne 4 bin 950 TL ceza kesti. Böyle bir örnek Türkiye'nin başka bir ilinde var mıdır bilemiyorum.
      Peki sen bu ceza kesme olayını onaylıyor musun diye sorarsanız; evet onaylıyorum.
     Demokrasiden, özgürlükten, medeniyetten bahsediyorsak, medeni yaşamda kişinin, bir başkasına rahatsızlık vermesinin kabul edilemez bir durum olduğunu kabullenmemiz gerekir.

     Meydanda eğlencelere evet, ama trafiğe çıkıp korna çalarak etrafı rahatsız etmek, silah atarak, trafiği kilitleyerek  magandalığın danışkasını yaratmak, kabul edilir bir durum değildir.
     Belki bir çoğunuzun haberi bile olmamıştır ama, yine İstanbul'da 18 yaşında genç bir delikanlı şampiyonluğu kutlayanların havaya açtığı ateş sonucu başından vurularak hayatını kaybetti. Ve ne acıdır ki; katili bile belli değil ve yine kim vurduya gitti.

     Bolu'da ister şampiyonluk kutlaması olsun, ister düğün, asker vs. konvoylarında polisimiz Türkiye'deki diğer iller emsal gösterildiğinde, en üst düzeyde kuralları uyguluyor. Başkalarına rahatsızlık vermeyi kendisinin özgürlüğü sayanlar ve ceza yazıldığı için polisimize kızanlar, bana da kızacak ama, kendilerini toplumun medeni birer bireyleri olarak değerlendirebilirlerse sorun kalmayacaktır. Medeni toplum olmak adına Türkiye'nin önde illeri arasında yer almak, Bolulular adına bana gurur veriyor, darısı diğer illerin başına.

     Uygulanmayan kurallar da unutulmamalı !
     Yalnız bu arada uygulanmayan ve atlanan birçok kuralın neden uygulanmadığını da sormadan geçemeyeceğim.
      Örneğin bu sabah evimden gelirken direksiyonda kucağında çocukla araç kullanmaya çalışan bir vatandaşı hayal mayal görebildim. Çünkü aracın içi görünmüyordu. Bütün camları simsiyahtı.
     Düşündüm; benim aracımın camları fabrikadan çıktığı gibi şeffaf. Ben direksiyonda cep telefonu ile görüşürken, MOBESSE kameralardan çok rahat bir şekilde görüp bana ceza yazabilirler. Ama camına gözünüzü dayadığınızda bile içerisini göremeyeceğiniz kadar simsiyah filmle kaplanmış camların içinde ne olup bittiğini görmeniz imkansız.
      Peki şimdi soruyorum; trafik yasasında bile suç olduğu halde ve terör alarmı verilen bölgemizde, içinde ne olup bittiğini göremediğimiz bu şekildeki araçlara neden ceza yazılmıyor?
     Geçmişte yaşanan bir örnekten yola çıkarak, günümüzde yaşanabilecek olası bir örnekle durumun vahimliğini ortaya koymak istiyorum.  
     Komando Tugayımız'ın yanındaki yolda ilerleyen camları kara şimşek gibi, simsiyah filmli bir araç seyir halindeyken yavaşlasa, bu sırada camını hafif indirse, bunu gören nöbetçi askerler aracı tüfekle tarasa sonuç ne olur?
      Aynı tür olasılıklar, polisimiz içinde geçerlidir.
 
      Bu nedenle hatırlatmak istiyorum ve diyorum ki;
      kanunlar ve kurallar bir bütündür. Bazılarını uygulamak, bazılarını yok saymak, hiç kimseye yarar getirmez. 
    

     Sağlıksız sağlık raporları
     Sağlık raporu konusunda da Bolumuzun diğer illerden çok önde ve farklı olduğunu görüyorum. Örneğin silah ruhsatı alacak bir kişiden istenen KURUL RAPORU konusunda da durum aynı.
     Kişinin silah ruhsatı almasına mani bir hali varsa, bizim hastanelerimiz bunu kesinlikle atlamıyor. SİLAH RUHSATI ALAMAZ diye noktayı koyuyor. Ama gel gelelim duyuyoruz ve biliyoruz ki, diğer birçok ilde bu o kadar ince elenip sık dokunmuyor. Hatta bazı illerde kişinin kendisini bile görmeden KURUL RAPORU verilebiliyor. Bolu'dan rapor alamayan birçok kişi, gidip başka illerden SAĞLIKLI RAPORU alabiliyor.
    
     Yasaklara sadece biz uyuyoruz !
     Bilindiği gibi Bolu Valiliği, bir süre önce kentte konvoylara yasak getirmişti. Valilikten yapılan açıklamada, asker uğurlama, düğün ve sportif faaliyetler sonrasında oluşan tehlikeye dikkat çekilerek, "Araç içinde bulunanların, trafik kurallarına uymaları, yolu kullanan diğer sürücü ve yayaları taciz edip tehlikeye atmamaları, araç camlarından sarkmamaları, yüksek sesle tezahürat yapmamaları, klakson çalmamaları, ateşli silah ve patlayıcı madde ve buna benzer madde kullanmamaları gerekmektedir" ifadelerine yer verilmişti.
  
     Ben bir Bolulu olarak kuralların uygulanmasından rahatsızlık duymuyorum. Çünkü EN DOĞRUSU BOLU'DA yapılıyor. Her yeni uygulanan olayda olduğu gibi, kurallara uyulması konusunda da Bolu'nun yine PİLOT İL olarak seçildiğini düşünüyorum.       

     Ama bizim böylesine kurallara ve yasalara uyup durmamızın da bir ödülü olması lazım. Diğer yasa ve kural tanımayan illeri özendirmek adına, munis Bolu halkına bir takım imtiyazlar sağlanmalı diye düşünüyorum. Bolu gibi yasalara ve kurallara bu kadar yüksek düzeyde uyan medeni insanlarımızın, Avrupa'da da MEDENİ PİLOT BÖLGE insanları olarak bizlerin ayrıcalıklı düşünülüp değerlendirilmesi ve bizlere Avrupa'nın kapılarının sonuna kadar açık tutulması gerektiğine inanıyorum.

        Abat'ın başkanlığını destekliyorum
     Boluspor'da kongre öncesi başkanlık için birkaç adayın ismi geçiyor.
Ben şahsen Abdullah Abat kardeşimin başkan olmasını isteyerek kendisini desteklediğimi belirtmek istiyorum.
     Boluspor'da meydanı gençlere bırakma zamanı gelmiş de geçiyor bile.

                                                                       Kamuran Alagözoğlu