Yeni yıl tebrik ilanlarınızı güvenerek okuduğunuz gazeteye verin

Bırak ağacımı, altında berduş olayım (!)

Esra Yıldız

    2 Haziran 2013

       Bir şeyi izah etmek ya da anlatılanı anlamak o kadar kolayken;
       Nedir bu kibir, nedir bu görmezlik?
       Her olayı, doğru ya da yanlış olduğunu irdelemeden, hemen çekişme aracı haline getirir olduk.
       Aslında çaktırmadan getirildik.
       Önce "içki satış kısıtlaması" dendi, birbirimizi yedik.
       Bilimselliği bir tarafa bırakıp, batılıların da uyguladığı kısıtlamayı rejim meselesi haline getirdik.
       Bir taraf "iki ayyaşın çıkarttığı anayasa" lafı aymazlığına bile düşerken, diğer taraf kafa yapan alkolünü korumayı rejim bayrağı yapmaya kalktı.
       Bakın, çok önce yaşadığım bir anı... Şehrin ortası...
       Akşamüstü beş saatleri... Kaldırımda üst üste yığılmış, markası belli bira kasaları; belli ki daimi müşterilerini bekliyor. Üstünde süslü, yine bira reklamlı şemsiye, yanında ise buz kovası...
       Yanaşan arabalara satıcı rahatça bira servisi yaparken, bir anne küçük oğluyla geçiyor hemen arkalarından. Satışın güzelliğine, buzun sesine, süslü şemsiyeye, renkli şişelere hayranlıktan olacak; anneyi çekiştiriyor çocuk "Anne bana da bundan alsana!" diye. Anne ne cevap vereceğinin şaşkınlığıyla biraz yürüdükten sonra, şunları söylüyor yarım ağzıyla: "Oğlum bunlar büyüyünce içilir"
       Hooop laf bilinçaltına... Hani o yaşlardaki büyük özlem olan büyüme olgusuna bir artı değer daha. Adam olmak için içki içmek, tıpkı sigara gibi...
       Eskiden bu şişeler; bakkallarda kâğıda sarılır, öyle fileye konurdu. Parkların eski berduşları bile saygılı, bu iş için gazete kullanırlardı. Şimdi neredeyiz? Nerden nereye geldik.
       Dizilerde cipsle sürekli alkol alan kahramanlara bakacak olursak; neredeyse bebeğin biberonuna süt yerine, bizim şu aslanlısını koyacağız.
       Sen bırak, çıksın anlatsın Yeşilay Başkan'ın kısıtlamanın ne olduğunu. Ruh ve toplum sağlığı uzmanları, doktorlar ve bilim adamları... Siz çekilin oradan buradan, TV'den, radyodan siyasi aktörler. İşi götürdüğünüz yer ortada. Siz bunu içki yasağının ayak sesleri gibi anlatırsanız, tepkisi de bu kadar yanlış olur.
       "Biz berduş gençlik istemeyiz!"
       Yok, biz isteriz.
       O bitti bitiyor derken, Gezi Parkı meselesi çıktı başımıza. O da yanlış, o da tuzak dolu. Bu daha da hareketli; hem de gazlı, biberli...
       "Biz burada AVM istemiyoruz, bu ağaçları kestirmeyiz!" toplumsal isteğini, hemen "Hadi be oradan! Sana mı soracağız?"a getiriyoruz.
       Ey iktidar! Bıktı kardeşim millet bu dayatma tavırlarınızdan, kibirli hallerinizden. Hala daha farkında değil misiniz?
       O kadar gaz atıp, marjinal ya da değil, kendi adamını yaralayacağına; kapatırsın ağaç söken kepçenin kontağını, çıkar mimarın, çevreci personelin adam gibi anlatır, izah etmeye çalışır olayı.
       Sanki bir hafta sonraya kalsa; yapılacak yol ya da tretuvar geç kalacak. O kadar hayati.
       Ama iş öyle değil ki.
       Kontağın kapatılması ya da kapatılmaması kimine göre zafer, kimine göre zinhar mağlubiyet.
       Zaten milletin canı burnunda. Hooop herkes sokağa...
       Baktım hısım akraba bile başka saflarda. Saflara bakacak olursak, herkes omuz omuza. Hatta eski düşmanlar dost; Fenerli Cimbomlu ile Beşiktaşlı Bursalı ile kanka.
       Dış basının ağzında salya, pompala yavrum pompala. TV'de sanki maç seyrediyor ya! Ekranlarda canlı yayın; o ona, öbürü buna. Vur Allah'ım vur, neresine gelirse. Bruce Willis bile işi gücü bırakmış da buraya tweet atıyor.
       Polis göstericilerin hepsini provokatör, göstericiler ise robokop kıyafetleri içindeki kendi insanını emirleri uygulayan makine gibi görüyor. Birbirine acımasızlık diz boyu.
       Olaylar birçok şehre yayılınca; siyasiler şaşkın, hemen geri adım atmalar. Bizim milliyetçiler bile, daha dün ormanları yakan terör örgütü siyasisinin arkasında destekte. Emperyalistler duruma memnun, zafer sarhoşluğunda bağırıyor: "Yaşasın! Türk baharı başladı!"
       Adamlar haklı. Dizisi, cipsi, viskisi derken;Türk toplumu çözüldü. Sanal bir kıvılcımla... Bak! Birbirini kırma kıvamına geldi. Bütün görüntüler bunun habercisi. Siyasisi de sanatçısı da okumuşu da cahili de artık devrime de hazır devrilmeye de.
       Allah hepinize akıl fikir versin. 
       Sonumuzu da hayır etsin.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Düşman isterseniz dostlarınızı geçmeye çalışınız. Dost isterseniz , bırakın , dostlarınız sizi geçsin.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Bolu Diş Hekimi Abant Bungalov Evleri