Kulüp bahane kamp şahane!

 

  Hafta başından beri memlekette bir sessizlik var.

  Bunun nedeni şaşırtıcı değil, mülki amirlerin memlekette olmaması...

  Sessizliği sadece onları aratmamak için Belediye Meclis Üyeleri bozdu. Eee bizde herkes doğuştan siyaset yapmayı didişme, kavga zanneder. Tasalanmayın, büyükleri yoksa küçükleri devam eder. Ne anlatsan boş...

  Büyükler kulüp ile kampta, ama hepsinin aklından geçen başka.

  Kulüp Başkanı: " Takımın bu sene işi zor, bu zorun getirdiği kara bulutları ancak yeni tesisin bitmesi dağıtır. O zaman destek için Milletvekilleri'ni, Vali'yi ve Belediye Başkanı'nı kampa götüreyim de kaynak işini halledeyim. Barıştırma, kaynaşma, takıma ara gaz bahane."

  İlin Valisi: "Ya bir inat ettik, yüzümüze gözümüze bulaştırdık. Atandığımız yeri kendi tarlamız zannettik. Halkın büyük çoğunluğu bu işe karşı ama benimde bu saatten sonra vali olarak geri adım atmam olmaz. Kulübe destek bahane, ben zaten Cimbomlu'yum, şu başkanla belki işi düzeltir, durumu kurtarırım. "

  Belediye Başkanı: " Şu valiyle geziye gitmek hiçte iyi bir fikir değil ama hiç değilse bizim CHP'lilerin Belediye Meclisi'ndeki can sıkıcı konu ve tutumlarından iyidir. Şurada iki hazırlık maçı seyreder, nefes alırım."

  Milletvekilleri: "Bir şey yaptığımız yok bari kamp yapalım. Burası seçmenin gözlemlediği bir yer, vali-başkan didişmesi de iyiden iyiye magazinleşti, ilgiyi çekti. İki pirim yapar, göz önünde oluruz. Birde şu kulüp başkanın sızlanması olmasa!"

  Genel Sekreter : "Geziye gidiyoruz da şu Belediye Başkanı'nın şerrinden korkmuyorum da değil. Ama boş ver, emir eriyim der işi kurtarırım, bizim patron nasıl olsa burada. Biraz milletvekilleri ile birlik olayım da, belki bana da bulaşır. Oda ne! Ya şu internete düşen fotoğraflarda amma da kilolu gözüküyorum ha!"

  Genel Kaptan: " Nereden bulaştı şu hastalık bize. Yahu şu Antalya'da portakal mandalina peşinde koşacağımıza işi gücü bıraktık Nijeryalı, Ganalı peşine düştük. Olsun, bu kulüp şampiyon olsun, bütün harcadığım vakit helal olsun. Ali inşallah işleri götürüyordur."

  Cam Fabrika Müdürü: "Siyasetle işim yok ama şu kulüp sevgisi beni tam siyaset görüntüsünün ortasına düşürdü. Almanlar kızmasa bari. Ama ne olursa olsun, bu takıma bir sol bek, bir orta saha, bir sağ açık, birde forvet lazım. Hanım! Kızma yarın ordayım."

  Eski Kulüp Başkanı: "Şu Antalya'da ki sahalar her mevsim çalışıyor, bizde yazı bekliyoruz. Keşke şu bizim termal buralarda olsa."

  Gelin, gelin!

  Sizsiz olmuyor.

  Köşeye yazı yazacağız, malzeme de yok konuda.