İS-TE-Mİ-YO-RUZ!

   Mülkiye aynı zamanda mimar mühendis mezun ediyormuş da bizim haberimiz yokmuş! Bu tespiti ilimizde Sayın Valimiz kanıtlamış oldu. Tespit esprili bir yaklaşım oldu ama benim düşüncem Sayın Valimizin mesleğini yanlış seçmiş olduğudur. Bu fikre göreve başlar başlamaz idari işlerden çok hevesle baraj, yol ve bina projelerine mesai harcamasından kapıldım.  

  Kendileri Kızılay Parkı için son beyanatlarında bu alana herkesin önünde fotoğraf çektireceği bir alışveriş merkezi yapacaklarını söylemişler.

  Sayın Valim, bilmiyorum siz belki emekliliğinizde bizim Bolu'ya yerleşmeyi düşünüyorsunuz ama eğer böyle değilse, sizde takdir edersiniz ki burada gelip geçici olduğunuz malum. Böyle olunca da Kızılay Parkı için alacağınız yapılaşma kararında, Bolulular'ın, yani bizlerin fikrinin çok önemli olduğunu kabul etmeniz gerekir.

  Aynı demecinizde, bu bölge için daha önce Bolulu mimarların hazırlamış olduğu projeyi rezalet diye ifade etmişsiniz. Kusura bakmayın ama mühendis olan eşim ve onun tüm meslektaşları adına, sizin bu ifadenizi kınıyorum. Neden mi? Çünkü kendi mimar mühendislerimizin, özel işlerini bırakıp, Bolu için emek ve zaman harcayarak yaptığı bu projeyi beğenmedim diyebilirsiniz ama rezalet bir proje diye adlandırmanız emeğe tam bir saygısızlıktır. Sizde eminim ki diğerleri gibi kapıldığınız anlamsız hırs yüzünden, söylediklerinizin nereye vardığını göremiyorsunuz.

  Ben işletmeciyim ama siz mülkiyeli olarak mimarlığa soyunup görüş bildirdiğinize göre, benimde söz konusu alışveriş merkezi projesi ve bu projenin Bolu'ya katkısı konusunda görüşlerimi söylemeye hakkım doğdu.

  Eşimin meslek icabı gittiği her yerde devasa binaları gezme isteğinden, bu hantal binalar arasında yer alan birçok alışveriş merkezini görme fırsatı buldum. Bu görmüşlüğün ışığı altında, sizin bizim Kızılay Parkı büyüklüğündeki araziye ancak önünde gururla fotoğraf çektirilecek alışveriş merkezi değil, önünde fotoğraf çektirmeye bile değmez bir taşra pasajı inşa edebileceğinizi söyleyebilirim.

  Aynı zamanda Bolumuz'un en işlek kavşaklarından birinin köşesinde yer alan bu araziye, düşündüğünüz yoğunlukta bir bina yapmanın getireceği trafik yoğunluğu, ancak şehircilik adına intihar sayılabilir. Aklıma gelmişken, orası ifadenizle nasıl olsa sizin arazi, orayı önünde fotoğraf çektirebileceğimiz, özel idarenin devasa iş makinelerini çekebileceği bir park haline getirebilirsiniz. Hazır son iki hafta birileriyle orada göstermiş olduğunuz mücadele yüzünden, fotoğrafçılar fotoğraf çekmeye alışmışken!

  Bize sormuyor sunuz bari çevre esnafa sorun, burada düşündüğünüz alışveriş merkezi hakkında ne düşünüyorlar? Ama ne gerek var, onlar ne anlarlar. Devlet küçük inşaatçısına sordu mu ki her şeyi özeleştirirken kendi yükleniciliğe soyunup, TOKİ belasını başlarına sararken. Valisi esnafa sorsun.

  Emperyalist tuzakların askerleri arasında yer alan alışveriş merkezlerinin biri de bu ilin tam ortasına sizin elinizle yapılır. Rica eder, ulusal firma markalarını getirirsiniz alışveriş merkezinize, böylelikle halkın, esnafın yoksullaşmasına biraz daha katkınız olur. 

  Ne gerek var burayı istediğimiz seçeneklerden biri olan sanat parkı yapmaya. Nasıl olsa yaptığınız alışveriş merkezinin büyük fuayelerine birkaç resim heykel sergisi sıkıştırırsınız, olur biter. Diğer örneklerinde olduğu gibi...

  Sayın valim, bu mesele her şeyin üstünde. Her görüşte insanın çoğunluk ortak görüşü inat etmeyin, buraya böyle bir bina is-te-mi-yo-ruz.  Siz, gittiğiniz başka bir ilde bu hayalinizi gerçekleştirebilirsiniz. Zaten burada mühendislikte sınıfta kaldınız. Yaptığınız karayolu ortada, bu yolda şu anda ancak bindiğiniz arazi aracına benzer araçlar yol alabilir.