BolununSesi; Halkın Gazetesi

Vatandaşın algıladığı

Esra Yıldız

    10 Mart 2012

    Bu konuda üç yazdım, bu da dördüncüsü.
    Birincisinde, meydan çıkışıyla ilgili, "Tamam, Mimarlar Odası halkın sesi olmaya namzettir" dedim.
    İkincisinde de; yaptıkları sunumda başkandan yedikleri fırçanın sonrasındaki U dönüşlerini eleştirerek, "Ne oldu renginiz soldu?" diye seslendim.
    İkinci yazım onları oldukça kırmış olacak ki; serzenişleri kulağıma kadar geldi.
    "Hayır! Biz dönüş yapmadık!"
    Kanıt mı?
    Alın size bir sunum daha.
    Belli ki daha emek verilerek hazırlanmış.
    Reklamı daha çok yapılmış.
    Ve ayakta kalanlardan belli ki daha çok rağbet görmüş.
    Gitmek isterdim, gidemedim.
    Tıpkı birinci fırça sunumu gibi...
    Dışarıdan takip ettim.
    Tıpkı normal vatandaş gibi...
    Şimdi birinci sunumdan sonra; vatandaşın ne algıladığına, aynı zamanda benim ne algıladığıma bir kez daha dönelim.
    Siz ilk sunumu yapmadan, aslanlar gibi çıkıp, meydan için halkın sesi oldunuz.
    Ve ilk sunumda, bu nedenle intikam yemini eden başkanın hışmına ve hakaretlerine uğradınız.
    Hatırlarsanız; hakaretlere cevap verip onu kınamaktansa, şu sonuç bildirisini yayınladınız;
    "Mimarlar Odası, Bolu halkının hizmetinde çalışan bir sivil toplum örgütüdür. Kent Meydanı yapma iradesi, Bolu Belediyesi Başkanlığındadır"
    Yapma ya!
    Bir ilk cümleye bak, bir de ikincisine.
    İlkinde halkın hizmetinde olmak, sonra halkın meydan iradesini belediyeye kayıtsız şartsız teslim etmek...
    Bu ne çelişki!
    "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!"
    Üçüncü yazımın başlığı...
    Anladınız mı vatandaşın ne algıladığını?
    Şimdi geldik son sunuma.
    Başarılı ve cesaretli...
    Normal olarak başkana muhalif olanların daha çok doldurduğu salona karşı...
    Resimde baş danışman Yaşar Taşkıran yer bulamamış ya da yer verilmemiş, ayakta.
    Başkanlığı devreden eski başkanın "Keşke beni de uyarsaydınız, ben zamanında Bolu'yu katletmişim!" sözü ayakta alkışlanıyor.
    Manidar.
    Başkan yok, meydan boş.
    Toplantı bu yüzden seviyeli...
    Ben demiyorum, basının bir kısmı diyor.
    Diğerleri ise sessiz...
    Herkes başkanın gol yediğini düşünüyor.
    Tam ben "Beyler tamam meydandı, tarihti sahip çıkıyorsunuz; ama şu Bolu, çevre illerin en kötü yapılaşma ve şehirciliğine sahip. Siz mimarlığa daha yeni mi başladınız? Bu yapıları ben mi planladım? Artık bir de bu konuda bir sunumun müjdesini verin!" diyecekken,
    Başkan deplasmanda golü filelere bırakıveriyor.
    Yaptığı açıklamada; "Mimarlar şehre sahip çıkmalıdırlar. Şu anda 2012 yılına gelmişiz, Bolu Belediyesi'nde halen dükkân yüksekliğine dair bir karar yok. Milattan önceki yıllarla uğraşacağınıza günümüzle uğraşın biraz. Mimarlarımızın Bolu'nun mimarisi ile ilgili konularda görüş belirtmelerini arzu ediyorum." diyor.
    Tam ben diyecekken...
    Politikacı bu olsa gerek.
    Yapılacak hamleyi daha önce düşünerek hazırlanmak,
    Kısaca satranç gibi...
    Tencere dibin kara, seninki benden kara!

                                                                                Esra Yıldız

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak