Anlamıyorlar....?

       Üst üste gelen emri vaki emirler zoraki uygulamalar nedeni ile birikti birikti, bardak taştı ve her sınıftan insan nihayet reaksiyon gösterdi ve GEZİ PARKI meselesi aniden patlak verdi. Şüphesiz, kesilen ağaçlar ve imha edilen yeşillikler, iman sahibi insanları çileden çıkarttı.
        Kolay değil... Tarım toplumu iken çok hızla sanayileşmeye gitmek memleketin doğal şartları ve milletin eğitim seviyesi karşısında devamlı zorluklar içinde kalınmıştır. Halbuki tarıma dayalı sanayileşme olsaydı bu kadar sıkıntı olmayacaktı. Siz, tarımı tamamen ihmal edip, patates tarlalarında binek arabası üreteceğiz gerçeği karşısında doğa şartlarına aykırı hareket ederseniz millet böyle yaşanamaz duruma getirilen vatan için elbette bağırır çağırır ve haklıdırlar da.
        İleri ülkeler sanayileşmişler amma asla, tarım arazilerine ve ağaca yeşile el vurmamışlar. Demiryolu bile yaparken tek ağaç için güzergah değiştirmişler.
       Bizim beyefendiler hiç durmadan Japonya, Amerika, Avustralya ve diğer ülkelere aralıksız seyahat ediyorlar, bu gerçekleri görmüyorlar mı ..?
       1970'lerde yolumuz Yugoslavya'ya düşmüştü. Ağacın, yeşilin ve doğanın güzelliği karşısında dilimizi yutmuştuk-ki o zaman bizim ülkemizde fena değildi.
      Sonra İslam aleminde  ve dini inancı olan bir toplumda ağaç kesmek var mı..? Yarın öleceğini bilsen bir fidan dik diyen kim.. cevap ver eyy ağaç düşmanı, yeşil düşmanı...
       Taaa 1450'lerde koca Fatih Sultan demedi mi; "Ormanlarımızdan bir dal kesenin kafasını keserim." Sen bu sözü hiç duymadın mı?... Öyle ise duy beyefendi.
      Ne hazindir ki Gezi Parkı olayları  daha sıcakken, artık bu milletin  park-ağaç-yeşillik sevdası tavana vurmuşken , maalesef Ankara'da meclise bir yasa teklifi getiriliyor. Adı güzel ve fakat uygulandığında korkunç doğa afetlerinin olacağı kesin.        
         Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu....
         Tamamen doğal tabiat alanlarının, turizm madencilik ve enerji alanlarına çevrileceği aşikar. Kısacası, Bolumuz'dan  örnek verecek olursak  bu kanun geçerli olursa, Gölcük'te-Abant'ta , Gölköy'de, Seben Gölü'nde vesaire yerlerde, mesela At Yaylası'nda bile , oteller, gazinolar birbirini takip edecek. Bunun adına turizm diyecekler... Yıllardır korunan ormanlık ve yeşillik alanlar, meralar, çayırlar hep dibinden yok edilecek, beton sevdalıları oralara RANT için olur olmaz yatırımlar yapacak bu böyle biline...
        Ne yapalım bir türlü yetkililer Tabiat varlığını anlamıyorlar. Doğa kanunlarını hiçe sayıyorlar. Para sevdalıları  bu memleketin altını üstüne getirmeye sanki yemin etmişler. Beton kafalardan, daha çoook betonlaşmalar olur.