Kara Bulutlar

 
                     Milletimiz tarih boyunca büyük mücadeleler vermiş, büyük badireler atlatmıştır. 100 yıldan beri üzerimizde dolaşan kara bulutlar bize çok şey kaybettirmiştir.

Şüphesiz o dönemin en büyük kaybı BALKAN topraklarıdır. 400 sene vatan olarak kalan Balkanlardan çıkmamız büyük bir faciaydı. Bu facianın etkileri günümüzde halen sürüyor.
 
Ve peşinden gelen 1. Dünya Harbi sonunda önümüze konulan SEVR Antlaşması neticesinde vatan toprakları elimizden kaydı gitti.
 
                    YOK MUDUR KURTARACAK BAHTI KARA MADERİNİ, denildiğinde bir yiğit çıktı, vatan sevdalısı, büyük Milliyetçi, BÜYÜK TÜRK, haykırarak,
 
                    "BULUNUR KURTARACAK BAHTIKARA MADERİNİ" dedi. Dedi ama tam dedi.
 
Ağustos ayı, vatan topraklarının milletine kavuştuğu aydır.
 
KAZIM KARABEKİR'in 15. kolordusu ŞARK CEPHESİNDE muvaffak olup, Ermeni ve Rus'lardan doğu vilayetlerini kurtarınca, sıra diğer işgal altındaki vatan topraklarına geldi.
 
                    Benim babamın da asker olarak, kılıcı ve atı ile şarktaki kolordu, GARP cephesi kumandanı İSMET PAŞA'nın emrine verildi ve 26 Ağustos'lar başladı. Hepinizin bildiği gibi 9 Eylül'de İZMİR'e girildi.
 
                    Var mı şimdi böyle bir RUH.
 
                    Var mı şimdi ÇANAKKALE ruhu....    Hiç sanmıyorum.
 
Devir şimdi yeme-içme devridir... Ama nereye kadar acaba?
 
                    KIBRIS çıkartmasında bütün ERZURUM halkı "Bizi de askere alın diye"  günlerce Ordu binasının önünden ayrılmadılar. Acaba şimdi var mı böyle bir halk ve RUH.
 
                    Şair ne güzel söylemiş. "Yiyin efendiler yiyin, tıksırıncaya, patlayıncaya " kadar. Sanki de bugünler için söylenmiş.
 
                    ZAFER BAYRAMIMIZ, ŞEHİT KANLARI ile gerçekleşmiştir. Gazileri ise ömürlerinin sonuna kadar sakat sakat hayat sürmüşlerdir, bilen var mı?
 
                    Şimdiki bu kara bulutları dağıtmak, ancak ve ancak can vermekle olur, vatan sevgisi ile olur, işkembe sevgisi ile olmaz.
 
                    BÜYÜK ATATÜRK, İSMET İNÖNÜ, MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAK, KAZİM KARABEKİR ve bütün silah arkadaşları o zamanki bütün ordu mensupları sizlere YÜREKTEN MİNNETTARIZ. Ebediyen kalplerimizdesiniz.
 
                    Sizler ölmediniz, yaşıyorsunuz.
 
                                                                                     

                                                                                                                    Dumlu Demircioğlu