Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

Yapmayın Ağalar & Salzburg!

Cumhur Bandakçıoğlu

    2 Mart 2016

          Yapmayın Ağalar & Salzburg!     

           28 Şubat 2016 tarihli Bolu Havadis Gazetesi'nde Mehmet Demirci imzalı haberin başlığı 'Yapmayın Ağalar KIYMAYIN' olarak karşıma çıkıyordu. Haberin içeriğinde; Bolu Belediyesi, Yukarı Çarşı'nın karşısında bulunan, Süvariler, Gezginler ve Sirkecilerin olduğu binalara yıkım kararı aldığı yazıyor ve Eski Bolu'nun izlerini taşıyan son birkaç binanın da kentsel dönüşüme sokularak kaybolacağının altı çiziliyordu.
          Geçtiğimiz ay yolumuzun düştüğü Avusturya'nın Salzburg şehrinde bir müzede karşımıza, Alexander Von Humblot'un; Salzburg, Napoli ve İstanbul'un dünya üzerindeki en güzel yerler olduğunu düşündüğünü söylediği bir afiş çıktı. Alexander Von Humblot kim derseniz; 1769-1859 yılları arasında yaşamış Prusyalı doğa bilimci ve kâşif olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde adının verildiği bitki türleri, hayvan türleri, coğrafi oluşumlar (nehir, körfez, akıntı, sıra dağlar) ve de şehir ve kasabaları saymakla bitmiyor. Kısaca bu fani dünyada büyük izler bırakmış bilge bir insan. Bugün dünyaya gelseydi Salzburg ve Napoli'de yabancılık çekeceğini hiç zannetmiyorum ama İstanbul için yanıldığını itiraf edeceğine adım gibi eminim. Avusturya'nın 4. büyük kenti olan Salzburg Mozart'ın doğduğu ve bugün yaşatıldığı, bir üniversite şehri. Uluslararası birçok toplantıya da ev sahipliği yapan eskinin inanılmaz bir şekilde korunduğu modern bir şehir. Salzburg gibi şehirleri görüp kendi gerçeğinize döndüğünüzün her seferinde, ne kadar hoyratça yok edilmiş şehirlerde yaşadığımızı tekrar tekrar anlıyoruz.
          Bolu'ya dönecek olursak 4-5 tane Cami, 3 tane Hamam, 1 han, bir kaç eski Bolu Evi! 12. yüzyıldan beri Türk Bayrağı dalgalanan, savaş görmemiş, işgal görmemiş Bolu'dan günümüze kalan! Yani tarihsel miras olarak son derece fakir bir şehir. Böyle bir fakirliğin yaşandığı bir şehirde, Büyük Cami'nin hemen altında, belediye dükkanlarının karşısında bulunan, Bolu'nun geçmişinden izler taşıyan o binaları yok etmenin, adı kentsel dönüşüm olan ve bugün ülkemizde ciddi bir rant kapısı haline gelen aymazlığa kurban edilmesi, gelecek adına büyük bir vebaldir. Başta Belediye Başkanımız olmak üzere etkili ve yetkililere, Mehmet Demirci gibi çağrı yapıyorum Yapmayın Ağalar, Kıymayın! Biliyorum ki hiç biriniz Şişli'de bir apartman dairesinde dünyaya gelmediniz. Özünüze dönün. O binaları güzelce restore edin ya da ettirin. Bolu'nun geçmişinden bir sayfa olarak kalsınlar. Gavurun oğlu eski binalarına çivi çaktırmıyor. Sizlerde bunları biliyor ve görüyorsunuz. Bırakın çivi çaktırmayı Dünyanın bir numaralı uluslararası şirketlerine bile posta koyabiliyorlar. Fotoğraflarını paylaştığım, şu mağaza tabelaların güzelliğine bir bakın. Bir de bizim caddelerimizdeki tabela kirliliğine bakın. Salzburg'un sokaklarına bir bakın Şu Hallstatt denilen küçük göl kasabasına bir bakın. Biz istediğimiz kadar doğamızla, tarihimizle kendi kendimize övünüp duralım. Bir gerçek var ki biz ne doğayı, ne tarihi seviyoruz. Biz sadece kendi cebimizi sevip maddeye tapan bir millet olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.
           Bir kez de tersten söyleyeyim; Kıymayın Ağalar Yapmayın!
                                                                
            Fotoğraflar; 1- Salzburg Sokakları. 2 - Salzburg da Mağaza Tabelaları 3-4 Hallstatt.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    İşsiz adam durgun su gibidir, bozulup kirlenir.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak