Bu da benim 'Balkon yazım' !

       Kıymetli okurlarım, sevgili dostlarım, bir seçimi daha geride bıraktık. Pazar gecesinden beri;  'Yine bana esmer günler düştü eyvah, Yine bana hüsran, bana yine hasret var' mısraları' dilimde. Ezeli ve uslanmaz bir Alaaddin Yılmaz icraatları muhalifi olarak, Başkanımızı tebrik ediyorum. İnanıyorum ki kendisi de dâhil olmak üzere hiç kimse böyle bir fark beklemiyordu. Gerek birebir konuşmalarımda, gerekse geçmiş yazılarımda seçimin Bolu için ortada olduğunu hatta bir önceki seçim baz alındığında ve mevcut ülke konjonktürü dikkatte alındığında, CHP'nin Bolu da kazanma şansının bir nebze önde olduğunu söylemiş, son olarak da 'Burası Bolu belli mi olu' demiştim. Nerden biliyim; Bolu halkının patlayan boruları, çatlayan yoları, kuruyan ağaçları, betona dönüşen toprakları bu kadar çok seveceğini? Allah sevenleri ayırmadı!
      Şu bir gerçek ki Bolu en büyük değişimini Alaaddin Yılmaz'la birlikte yaşamıştır. Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi şehir bir şantiyeye dönmüş, kendince yeni bir kimlik kazanmıştır. Tabi, yapılan işlere ve işçiliğe bakarsak bu kimliğin pek de iyi bir kimlik olduğunu söyleyemeyiz. Sıradanlık ve baştan sağma işçilik Bolumuz'u esir almıştır. Benim açımdan Başkan'ın en büyük kusuru da buradadır. Bu bir zevk meselesi, bir bakış açısıdır. Bolu'nun ilçelerinden ve köylerinden göç etmiş vatandaşlarımızın büyük bir bölümü için bu yapılanlar olağanüstü hizmetler olarak algılanabilir. Ama benim için değil! Toprak ve stabilize yoldan bıkmış halka, yamalı asfalt, Hint kumaşı gibi gelebilir, ama doğru olan bu değildir. Kent Meydanı diye meydanların ortası kafelerle çevrilmesi, kimilerini kendini Şanzelize'de hissettirebilir. Ama bu da gerçek değildir.  Örnekler sıralamakla bitmez! Yapacak bir şey var mı? Maalesef yok! Sonucu kabul etmemiz gerekiyor. Umarız yeni dönemde Başkan çok daha kaliteli işlere imza atar.
      Gelelim CHP'mize.  Benim açımdan en büyük hata, bu seçimin yerel bir seçimden çok, genel bir seçim havasına sokulmasıdır. İstediğimiz kadar yanlışları sıralayalım, son 12 yılda icraatlarıyla halkın büyük bölümünün güvenini kazanmış bir rakibin olduğu unutulmuş, son dönemde yapıldığı iddia edilen yolsuzluklar ve adaletsizliklere sarılınmıştır. AKP, iktidarı sağlık ve ulaşım alanında da halkın beklentilerini karşılamıştır. Öyle ya da böyle ekonomik bir istikrarı yakalamıştır. İş dünyası mevcut durumun bozulmasından ciddi endişe duymuştur. Birçok insan bu iktidar döneminde ev sahibi olmuştur. Vatandaş bu iktidarın alternatifini karşısında görememiştir. Her yerde konuşulan şey aynıdır; "Sanki yeni gelen çalmayacak mı, ben bana hizmet edene bakarım!"  Evet, seçimin genel seçim havasına sokulması, en büyük hata olmuştur. Yerele bakacak olursak ve de yerelde bir muhatap arıyorsak. CHP ailesi olarak hepimiz özeleştirimizi yapacağız. Şöyle olsaydı, böyle yapılsaydı demekle, suçlu aramakla bir yere varılacağını zannetmiyorum. Demek ki bir şeyler olmadı ve oturmadı. Hepimizin bilmesi ve kabul etmesi gereken bir şey var; O da; Dünya sadece bizlerin etrafında dönmüyor! Üzgünüz.
     Bir de unutulmaması gereken en önemli şey; Kazanılan belediye başkanlıklarını kaybetmeyeceksin. Kaybettiğin zaman o koltuğu bir daha geri almak zor oluyor. İyi çalışacaksın! Umarız, yeni dönem Bolu için hayırlı olur. Henüz daha ölmedik, bildiklerimizi, gördüklerimizi ve de doğruları yazmaya her zamanki gibi devam edeceğiz. Bir tebrik de MHP'ye, uzun yıllardan sonra Belediye Meclisi'nde temsil hakkı kazandığı için.