Şehir adına olumlu değişimler!

      Öznemiz Bolu! Doğup büyüdüğümüz şehrimiz. Gözbebeğimiz, aidiyetimiz, toprağımız. Bu yüzdendir bütün derdimiz. Bu yüzdendir mahalli idarecilere olan eleştirimiz. Karşılıksız bir sevginin isyanıdır.  Değişim karşısında hiçbir güç duramıyor. Asıl olan gelenek ve görenekleri, doğallığı ve özünü kaybetmeden değişimi gerçekleştirebilmek. Bolumuz da son 15 yılda çok değişti. Ne yönde değişti derseniz, madden de manen de pek iyi yönde değişim yaşadığını söyleyemem mümkün değil. Diğer bir taraftan Bolu'nun mevcut durumundan memnun olanların sayısının da oldukça çok olduğunu da hepimiz biliyoruz. Görüş ve bakış açısı farklılıkları olacaktır, bu son derece doğaldır. İşin maddi yönüne bakacak olursak; ben biliyorum ki, mahalli idarecilerle beraber çıksak, Bolu'nun sokaklarını ve çevresini dolaşsak, haklılığımı kabul ettirecek onlarca noktayı kendilerine gösterebilirim.
       Şehirleri şehir yapan, özgünleştirebilenler aslında şehrin yaşayan sakinleridir. Yaptığı binanın yangın merdivenini ön cepheden, binasının tam ortasına kondurabilen ve bundan hiçbir sıkıntı duymayan bir şehir sakinine diyebilecek hiç bir şey yoktur. Bu durumda devreye o şehrin yerel iradeleri girmelidir ki, eğer o yerel idarede de bu çirkinlikleri görmüyorsa veya görmezlikten geliyorsa o zaman, o şehir için ne yapacak ne de söylenecek bir şey kalmıştır.
      Geçtiğimiz haftalarda Bolu ziyaretlerimde gözüme takılan bazı kareleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Yok yok bunlar her zamanki gibi olumsuz kareler değil. Bu sefer güzel kareler var. Karacasu Yolu üzerinde, Karacasu Beldesi sınırları içinde yapılan bir bina, ticari bir işletme gibi duruyor. Mal sahibini ve mimarının tebrik ediyorum. Bütün Karacasu'nun bu ve benzeri binalarla dolu olduğunu düşünsenize? Herhalde Karacasu Bolu'da bir vaha ve cazibe merkezi olurdu. Karacasu Belediyesi'nin halen bu şansı var, gerçekten de henüz geç değil!
      Karaçayır Mahallesi'nde yapılan bazı yollar (Murat Canbaş Caddesi Siteler Cami Kavşağı) ve peyzajlar gerçekten Bolu'ya yakışıyor. Şehrin bütün arterlerinin böyle olmasını diliyoruz. Karaçayır Mahallesi demişken, bir iki kelam da meşhur kara tren ve vagonlar için edelim. Çok da gereksinim olmamakla beraber, madem oldu, iç değilse kara tren ön tarafta olsaydı daha iyi olmaz mıydı?
      Bir diğer kare Sultan Hamamı! Konunun uzmanları ne der bilmem ama hiç de fena olmadığını çıplak gözle söyleyebiliriz. Bu tip örneklerin çoğalması tek dileğimizdir. Belediye nezdinde estetik bir kurul oluşturulmalı, bu kurul Bolu'yu cadde cadde, sokak sokak analiz etmeli ve masaya yatırmalıdır. Şehirdeki evrensel anlamda bütün çirkinlikleri tek tek raporlamalı ve iyeleştirme yoluna gidilmelidir. İnanıyorum ki bu şekilde Bolu daha yaşanabilir şehir olacaktır.