HAFTA SONU ÇEŞİTLEMESİ

Uzun süredir olumsuz hava ve kış şartlarının etkisi altında olan ilimiz bu hafta sonu lodoslu havanında etkisiyle baharvari günler yaşadı. Cumartesi günü İzzet Baysal Caddesi kelimenin tam anlamıyla panayır yeri gibiydi. Tabi ki doğal olarak günlerce evlerinde kalan insanlar kendilerini bir hışımla caddelerimize, parklarımıza atmıştı.

Kalabalık gerçekten beni çok heyecanlandırdı. Umarım bu kalabalığın cadde üzerindeki esnafımıza da olumlu katkıları olmuştur. Yani uzun lafın kısası; kuru kalabalık değildir.

Ulusal basındaki ekonomi üzerine çıkan haberler genelde baharvari olsa da, biz biliyoruz ki dış ve iç borçlanmada herhangi bir olumlu gelişme gözükmüyor. Umarız gelecek günler bizlere daha belirgin olumlu verileri getirir.

Benim, Bolu'daki kronik hastalığım hepinizin bildiği gibi PAPAĞANLAR. Güzel havanın etkisiyle meydanlardaki yerlerini almıştı. Bazı papağanlarda gözle görülür gelişmeler vardı. Çekirdek çöplerini dizleri üzerindeki çöp torbalarına boşaltıyordu. (küçük bir azınlık) Büyük bir bölümü ise pisletmeye hiç umursamadan devam ediyordu.

Bolu Belediyesi çekirdek satışını yapan işletmelere, meydanları temizlemek için küçük boyutlu bir temizlik aracı aldırmalı diye düşünüyorum. Pisliğini bizler çekeceğiz, temizliğini belediye yapacak, çekirdek satanlar bu işin karını yiyecek... Daha aktif tedbir alınmalı. Moskova'da Kızıl Meydan'a gidin her gün binlerce insan ziyaret ediyor. Bir çöp bulamazsınız yerde.

Meydanda kulak misafiri oluyorum. Bir erkek öğrenci kara kaşlı, kara gözlü, bol makyajlı öğrenciye soruyor; (bir yandan da çekirdek yiyor) "Daha Bolu'dan kurtulamadın mı?" Cevap, "az kaldı kurtulacağım! Bu hafta son!" Ah güzel kardeşim... Hayat senin için şimdiden sonra başlıyor aslında. Bolu'daki lay lay lom günleri çok ararsın diyorum içimden.

Ve KARTANEM....

Kartanem, bende seni inan çok merak ettim. Bu ne büyük bir aşktır, bu ne büyük sevdadır... Dillere destan bir güzel olmalısın ki sevgilin ismini dağlara, pardon 80 Yıl. Alt Geçiti'nin Bahçelievler ve Beşkavaklar tarafına kocaman harflerle yazmış... KARTANEM vay be!.. Herhalde her geçişinde kırım kırım kırıtıyorsundur, yanındaki kız arkadaşlarına havayı basıyorsundur. Onlarda bizim KARTANEM gibi bir sevgilimiz yok diye hayıflanıyorlardır.

Evet, vatandaşın biri yeni açılan, özenilerek yapılan alt geçitin içine etmiş. Gerçi o etmeseydi alt geçit büyük bir olasılıkla yerel seçimler dolaysıyla nasibini yine alırdı. KARTANEM... o yazıyı yazandan hiç bir halt olmaz. Sen onu terk et yada söyle yazdığı gibi silsin.

Evet, Cuma'dan Bolu'ya geldik. Gözüme çarpanlar bundan ibaret. Muhtarlık seçimlerindeki hava hali hazırda Belediye Başkanlığı seçimlerinde daha önde gidiyor. Boluspor bu hafta bizleri sevindiriyor. Mağlubiyetten galibiyete geçerek bu defa skoru korumasını biliyor.

Son aldığım bir habere göre BOLU ATATÜRK LİSESİ (BOLU LİSESİ) kuruluşunun 50. yılını bu yıl çeşitli etkinliklerle kutlayacakmış. Okul mezunlarını, öğretmenlerini ve Bolu Lisesi'yle gönül bağı olanları şimdiden bilgilendiriyorum ve katılıma çağırıyorum. Zannediyorum kısa bir süre sonra Lise idaresinden daha ayrıntılı bilgi verilecek ve çalışmalar başlayacaktır.

NOT: Bildiğiniz gibi ben bu köşeye bolununsesi'nin İnternet sayfasına yazdığım yazıların akabinde transfer oldum. Geçtiğimiz hafta içinde İnternet köşesinde Hüso pardon (Gamze ) isimli bir vatandaş. Dubai ile ilgili yazdığım yazıya bozulmuş. Bolulular Dubai'den ne anlar, bize ne Dubai'den falan gibi yazılar yazmış. Bu yazıyı destekleyenleri yalakalıkla suçlamış. Bolu'da bulunduğum üç gün içinde çok güzel övgüler aldım. Yazılarımın bazılarında Bolu ve Bolulular olmasa da Öz bir Bolulu olarak dışarıda yaşadığım bazı şeyleri Bolulularla paylaşmaya devam edeceğim.