Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste...

BİZ KİMİZ

BİZ KİMİZ
    18 Aralık 2025

    BİZ KİMİZ Bir zamanlar birbirini dinleyen, anlamaya çalışan, elini taşın ...

    BİZ KİMİZ

    BİZ KİMİZ

    Bir zamanlar birbirini dinleyen, anlamaya çalışan, elini taşın altına koyan bir toplumduk. Şimdi ise her şeyin çözümünü bilen, her konuda fikri olan ama iş icraata gelince “Ben bilmem, sen yap” diyen bir kalabalığa dönüştük. Eleştirmek kolay, peki ya eleştirilmek? İşte orada işler değişiyor.

    Bugünlerde biri yaptığımız işe dair bir şey söylediğinde hemen savunmaya geçiyoruz:
    “İyisini biliyorsan gel sen yap!”
    Peki biz ne yapıyoruz? Herkesin işine karışıyor, her konuda ahkâm kesiyor, sonra da kendi yaptığımızın eleştirilmesine tahammül edemiyoruz.

    Bir öğretmenin ders anlatma tarzını beğenmiyoruz.
    Bir doktorun teşhisini sorguluyoruz.
    Bir sanatçının eserine “Ben de yaparım bunu” diyoruz.
    Bir belediye çalışanının süpürdüğü sokağı beğenmiyoruz ama yere çöp atarken hiç düşünmüyoruz.
    Bir garsona “Siparişim geç geldi” diye bağırıyoruz ama o sırada üç masaya birden yetişmeye çalıştığını görmezden geliyoruz.

    Her şeyin uzmanı olduk. Herkesin işine burnumuzu sokuyoruz. Eleştiriyle başlıyoruz, sonra hakarete, sonra iftiraya kadar gidiyoruz. Sosyal medya elimizde bir silah gibi. Bir paylaşım, bir yorum, bir dedikodu… Ve sonra “Ben öylesine söyledim” diyerek sıyrılmaya çalışıyoruz.

    Peki biz ne zaman bu kadar hoyrat olduk?
    Ne zaman “sorgulamak” ile “yargılamak” arasındaki farkı unuttuk?
    Ne zaman “eleştiri” ile “iftira” arasındaki çizgiyi sildik?

    Evet, sorgulamak hakkımız. Ama nezaketle.
    Evet, yanlış varsa dile getirmek görevimiz. Ama delille, saygıyla.
    Varsa bir yanlış, yetkili mercilere başvurmak varken neden çamur atıyoruz?
    Neden “çamur at, izi kalsın” mantığıyla hareket ediyoruz?

    Bir düşünelim…
    Hiç tanımadığımız birinin hayatına dair hüküm verirken, onun neler yaşadığını biliyor muyuz?
    Bir annenin çocuğuna markette bağırmasını yargılarken, o annenin kaç gündür uykusuz olduğunu biliyor muyuz?
    Bir memurun yüzündeki yorgunluğu görmeden “Suratsız” demek bize yakışıyor mu?

    Biz kim olduk?
    Ne ara bu kadar hoyrat, bu kadar kırıcı, bu kadar bencil olduk?

    Belki de artık susmayı öğrenmeliyiz.
    Belki de artık “Ben olsam ne yapardım?” diye sormalıyız.
    Belki de artık “Ben de böyleyim” diyebilmeliyiz, içimiz acısa da.

    Çünkü değişim, başkasını eleştirmekle değil, kendimize dürüstçe bakmakla başlar.                                                                          Bir Çağrı:

    Artık duralım.
    Bir adım geri çekilelim.
    Kendi sesimizi biraz kısmayı, başkasını dinlemeyi öğrenelim.
    Eleştirirken değil, anlamaya çalışırken büyüyelim.
    Varsa bir yanlış, düzeltelim. Ama incitmeden, ezmeden, iftira atmadan.
    Sosyal medyada değil, vicdanımızda konuşalım önce.
    Çünkü bu toplum biziz.
    Bu dil bizim dilimiz.
    Bu hoyratlık bizim aynadaki yansımamız.

    Bugün, şimdi, tam da bu satırları okurken…
    Kendimize soralım:
    “Ben de böyle miyim?”
    Eğer cevabın evetse, değişim için geç değil.
    Çünkü biz istersek, yeniden nezaketli olabiliriz.
    Yeniden güvenilir, yeniden saygılı, yeniden insanca…

    Haydi, başlayalım.
    Kendimizden.

    • Bayandan18 Aralık 2025 . 10:17

      Evet ya gulumsemeyi bilsek,selam versek,affetmeyi ve ozur dileyi denesek,baskalarinin bizi ilgilendirmeyen ozeline girmesek kucuklere bile biraz daha hos gorulu olsak,kendu alanimizda saygili olsakve en onemlisi insan secmemek.
    • HALKIN SESİ18 Aralık 2025 . 09:40

      Süper bir yazı olmuş gayet haklı arkadaş kimin bir yanlışı eksiği var ise sadece o kişi ile özel konuşup anlamaya yardımcı olmaya çalışmak duygudaşlık kurmak kısaca iyi olmak iyilik yapmak güzel bir duygu . çağrını aldım ve bugünde itibaren dikkatliydim daha da dikkatli olacağım yaratılanı severim yaratandan ötürü

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

    Erpiliç

    GÜNÜN SÖZÜ

    Bir milletin büyüklüğü, nüfusunun çokluğu ile değil, akıllı ve fazilet sahibi adamlarının sayısı ile belli olur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak