Asma kilit  

                         Asma kilit  

      Sayın okuyucular, Diyarbakır'dan  konuklarım vardı. Abant'a gitmek istediler, bana da beraber gidelim diye çok ısrar ettiler. Merhume eşimin rahatsızlığı döneminde ve vefatından sonraki dönemde 3-4 yıldır Abant'a gitmiyorum. Konuklarımın özellikle torunumun çocuklarının  'pir dede ne olur gidelim” diyerek boynuma sarılmalarına dayanamadım, tamam geliyorum dedim. Keşke gitmez olaydım. Abant'a varmadan berilerde bulunan  bahçeli bir lokantada yedik-içtik. Epey bir zaman oturduktan sonra ben kendilerine '3-4 yıldır Abant'ı görmüyorum, gölün etrafından bir tur atalım mı?” dedim. Tabi doğal olarak tamam dediler. Sezar'ın hakkını Sezar'a verelim, yol güzergahı Abant ismine layık bir  şekilde yenilenmiş, çoğu yerlerde sağ ve sol taraflara yapılmış  bariyerler ayrı bir güzellik katmış. Neyse giriş ücretini ödedikten sonra aklıma nereden geldi-gelmez olaydı-  Mudurnu Orman İşletme Müdürlüğü'nün 4 yıl kadar avukatlığını yaptığım dönemde tüm işletme müdürlüğü personeli yaz olsun kış olsun hemen hemen her hafta uğrak yerimiz olan orman binalarının bulunduğu  'Kartal Yuvası” denilen yere giderdik, oradan göl de görünürdü, oraya bir uğrayalım dedim. Ona da tamam dediler, gittik. Giriş kapısının üstünde kocaman bir yazı, üzerinde 'Orman Genel Müdürlüğü Kartal Yuvası Tesisleri”. Otomatik  açılıp-kapanan kapıda KOCAMAN BİR ASMA KİLİT. Ben hatıralarımın özneleri olan o binalarla uzaktan da olsa sanki konuştum. Hani bir kaza olur da acaba ne oldu diye kaza yerine koşan kişinin yerde yatan mevtanın kendi evladı olduğunu gördüğünde nasıl bir üzüntü sarmalına girerse işte ben de onun gibi oldum. O durumu görünce kendimi tutamadım, ayıp olacak ama yine de aklımdan geçen ilk tepkimi siz sayın okuyucularla paylaşmak istiyorum; Eyyyyy AKP iktidarı ne istiyorsunuz bu orman teşkilatından der demez aklıma büyük şair Orhan Veli'nin, 'hiçbir şeyden çekmedi dünyada nasırdan çektiği kadar” dizesi geldi. Ormanlar ve orman teşkilatları da dünyada hiçbir şeyden çekmedi bu AKP iktidarı kadar. 'Ormanlarımdan bir dal kesenin kellesini keserim” diyen bir padişahın torunlarının bu gün ormanlara ve orman teşkilatına yaptıklarını bir bir yazsam gazetenin sütunları yetmez. Bir iktidar düşünün ki 15 yılda orman kanununda 14 kez değişiklik yapıyor ve her değişiklik ormanın ve teşkilatın aleyhine oluyor. Milleti şu kadar milyon fidan diktik diye avutup gidiyorlar. Dönelim başa, bu acı tabloyu gördükten sonra döndük, gelirken  gerek orada ve gerekse Abant etrafında yer sofralarında  geçirdiğimiz hatıralarım, özellikle cennetmekan eşimle birlikte geçirdiğimiz o neşeli günler-hani bir filmi geriye sararsınız ya-onun gibi oldu, sanırım çocuklar da benim o durumumu sezmiş olacaklar ki eve gelinceye kadar hiç konuşmadılar, eve geldiğimizde uyandım. Yalan dünya diyebildim. 
Hoşça kalın. 
                                                  İlhami Candemir