BolununSesi; Halkın Gazetesi

Es-es'i Aydın (Begiter) Abim bile kurtaramadı

Yener Bandakçıoğlu

    19 Aralık 2017

           Yener Abice       

           Es-es'i Aydın (Begiter) Abim bile kurtaramadı

           Cumartesi günü oynadığımız Eskişehirspor maçı her yönüyle Boluspor'un şahlanışının bir göstergesi gibiydi. Daha geçen yıl 1. Ligde şampiyonluğa oynayan ve de şampiyonluk iddiasını son maçlarda kaybeden Eskişehirspor Bolu'ya büyük ümitlerle gelmişti. Bolu seyircisinin ceza alarak stada sokulmaması da Eskişehir için lehine bir avantajdı. Eskişehir'den gelen bin kadar taraftarıyla adeta kendi sahasında gibiydi.

         Her zaman olduğu gibi maçın başlangıcına 10-15 dakika kala şeref tribününe intikal ettim. Bolumuzun çok çalışkan ve çok saygılı Gençlik ve Spor İl Müdürümüz Şahin Ertem bana her zaman oturduğum 3'üncü sıranın baştaki koltuğunu üzerine ismimi de yazmak suretiyle tahsis etmişti. Geçmiş günlerde Boluspor eski başkanlarının şeref tribününe alınmaması konusunda polemikleri o zamanki yazdığım gazetem Bolu'da Yeni Hayat Gazetesinde etraflı olarak açıklamış ve yaptığım bu mücadeleyi kazanmıştım. Şimdilerde Bölge Müdürlüğü'nün inisiyatifinde olan şeref tribününde Boluspor eski başkanları için 3 kişilik bir yer ayrılmaktadır. İcabında bu mücadelemin detaylarını bir başka yazımda açıklayabilirim.

         Sevgili Hemşerim Değerli Bölge Müdürümüz Şahin Ertem Boluspor eski başkanlarına şeref tribününde 3 kişilik bir yer ayırmaya devam ediyor. Ve Sayın Müdürüm inisiyatifi ile bu yerlerin koltuk başı bana ayrılıyor. Koltukların üzerine çakılan yer gösterici plakaların bir tek benimkisinde Yener Bandakçıoğlu ismi zikrediliyor. Bu alicenaplığı nedeniyle Şahin Ertem kardeşime teşekkürlerimi sunuyorum.

         Maça Eskişehir cenahından büyük bir ilgi var. Es-es'ler kendilerine ayrılan kale arkası tribününü neredeyse doldurmuşlar. Ama Boluspor tribünleri ceza nedeniyle boş. Akıl alacak gibi değil. Bir takımın kendi sahasında oynayacağı önemli bir maça şu veya bu nedenlerle seyircisinin alınmaması hiç de hoş değil. Artık bir kural haline geldi ki, seyirci takımının galip gelmesinde en büyük rolü oynuyor. Neyse bu hengamede Sayın bölge Müdürümüzün şahsıma ayırdığı ve üzerine sadece benim için Yener Bandakçıoğlu diye yazılan koltuğuma oturuyorum. Bu arada şunuda belirteyim, artık yaşımızın kemale ermesi nedeniyle gözlerimin de eski feri kalmadığını saklamamalıyım. 

          Yerime oturduktan sonra şeref tribününün tam alt sıralarından beyaz saçlı bir seyircinin devamlı bana doğru dönüp selam verdiğini görüyorum ama bu kişinin kim olduğunu bir türlü çıkaramıyorum. Neyse uzatmayalım. Maç başlıyor, ilk yarı boyunca bu kişi arada bir dönüp bana bakıyor ve selam veriyor. Devre arası ben yerimden pek kalkmam, protokol odası birçok kişiyle dolar. Yerimde otururken bana devamlı bakıp selam veren kişi merdivenleri çıkıp yanıma geliyor.

         (-Yenerciğim beni tanımadın galiba?)

          Meğer karşımdaki zat, Türk futbolunun gelmiş geçmiş en büyük yöneticilerinden 70'lerdeki Es-es mucizesinin yaratıcılarından Aydın Begiter'miş.

          'Şimdi Allah'ın bildiğini kuldan saklamadığım için kusura bakmayın tanıyamadım” diyorum. Ben yöneticiliği 1988 yılında bırakmıştım. Aydın Abi'de tahmin ediyorum aynı yıllarda fiili yöneticiliği bırakmıştı. 88'den bugüne 30 yıl geçti. Bu süre ve de yaşa bağlı göz problemim nedeniyle kendisini tanıyamamış olmam benim için bir kusur değildi. Bu güzel karşılaşmadan sonra, kucaklaştık öpüştük eski günlerimizi hatırladık. Aydın Abi'nin biraz kilolu oluşundan kaynaklanan O'nun da ayak ağrılarının benim gibi rahatsız edici boyutta olması nedeniyle, O'na yeni tribünde rahat edebileceği yeni bir koltuk aramaya başladım. Şeref tribününde birkaç koltuk boştu. Şurası mı olsun burası mı olsun derken, Sayın Valimiz Aydın Baruş bu sıkıntımıza el attı. Aydın Begiter'i yanındaki koltuğa davet etti. Bunca maça giderim Sayın Vali'nin yanındaki koltuğa ilk defa bir kişiyi davet ettiğini gördüm. Kendisi benim gibi az konuşanlar familyasına dahildir. Ben tabiatıyla Sayın Vali'den böyle bir jest beklemediğim için maç çıkışı Aydın Abi'ye sordum;

         'Abi daha önceki yıllarda Sayın Valimizle tanışıyor muydunuz?”

         (-Hayır ilk defa burada görüyorum. )

          Sevgili okuyucularım çok iyi bilirler ki ben spor yazısı yazmam. Yıllardan beri Bolu basınının muhtelif gazetelerindeki yazılarımın büyük çoğunluğu 'Olaylar ve insanlar” konseptine uygundur. Yani maçlarla ilgili yazılarımda da, maçın teknik tafsiratı olmaz, maç sırasındaki olaylar, yukarıda belirttiğim gibi; 'Olaylar ve insanlar” konseptine uygun bir üslupla sevgili okuyucularıma intikal eder.

         Bu bağlamda Boluspor'un güçlü rakibi karşısında çok net bir galibiyet aldığını söyleyebiliriz. Sanki Boluspor küllerinden yeniden doğdu. Burada yazmam gereken önemli bir husus daha var. Eskişehir seyircisi 3-0'da bile takımını desteklemeye devam etti. Acaba diyorum, aynı sonuç Boluspor'un başına gelseydi, seyircimiz stadı terk eder miydi, yoksa 'istifa' sesleri mi yükselirdi? Öyle veya böyle Boluspor cumartesi günü eski günlerine yakışır bir sonuç aldı. Bütün futbolcularımızın teknik ve yönetim kadromuzu yürekten kutluyorum. Ancak bu galibiyetin kendilerini şımartmamasını da diliyorum.  

          Yaşasın Boluspor!

          Bugünlerde Bolu'da görülmemiş ve duyulmamış olaylar yaşanıyor. Ben de bu olaylara duyarsız kalmayarak geçen hafta Gölcük'le ilgili izlenimlerimi kaleme almıştım. Her ne kadar Gölcük konusunu ilk defa Bolu dışında olmasına rağmen, bizim birader (Oğlum Cumhur) ele almış ise de, Benim 'Gölcük'e dokunan yanar!” başlıklı yazım Bolu basınında şimdiye kadar görülmemiş bir hareket yarattı. Açıkca ifade ediyorum; yazıma gönderilen açıklama ve yorumlar bir rekor kırdı. Demek ki konu Bolu'yla direk ilgili bir konu ise, yazılarımız ilgi çekiyor. Bugün akşama doğru ihaleyle ilgili sonuçları aldım. Buranın ihalesini Düzceli bir şahıs almış. Birçok yazımda Düzceli hemşerilerimin Bolu'da gözlerinin olduğunu söylerdim.İşte yeni bir Düzce sorunu ile karşılaştık. Bakalım sonuç ne olur?

                                                Yener Bandakçıoğlu    

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Yüksel Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak