Allah acısın

   Günümüzde tarikatlar ve cemaatler topluma maneviyat ve güzel ahlak vermek yerine, dünya nimetlerinden alabildiğince pay alma yarışına girmiş durumda.
   Bugün Türkiye'deki dini cemaatler ve tarikatların her biri ekonomik sektördür. Boğazlarına kadar dünyevileşme girdabında ALLAH diyerek döne duruyorlar. Dinden kazandıklarını dünyaya yatırmaktadırlar.
   Dini görünen cemaatlerin kolayca siyasi manevralara ve işbirliğine girmesi adeta kendi borsasını oluşturması da dünyevi karakterleri sebebiyledir. Türkiye'de son dönemde yaşananlar da bunu yanıtlamıyor mu?
   Ulemayı ve şeyhleri eleştirilebilir, yanılabilir kişiler değil de, ALLAH'tan özel yetkiler almış ayrıcalıklı kimseler zannettiler. Oysa yanılmaz olan Kuran ve sünnetin bilgisidir.
    Bir sarıklı cübbeli çıkıyor, kamu düzenini ortadan kaldıracak şekilde şiddeti ve terörü körükleyerek fetvalar verebiliyor. Din adına kadınlara ayrımcılık yapabiliyor. Cihat ilan edebiliyor, ölüm fermanı çıkartabiliyor.
   Bunların bir nedeni de günümüzde ulemanın birbirini idare ediyor ve meslek dayanışması gösteriyor oluşu.
   İslam dünyasında ulema enflasyonu ve dini bilgi keşmekeşliği var.
   Ulema dünyevileşti. Siyasete ve dünyaya bu kadar yakın duran ulemanın eğilip bükülmemesi, kirlenmemesi mümkün değildir.
   Dünya dinin önüne geçti. Böyle olunca kul ile ALLAH ilişkisi bozuldu. İnsanın insan ile ilişkisi de.
   Durun hemen kızmayın.
   Yukarıdaki satırlar Prf. Dr. Ali BARDAKÇIOĞLU'na ait. Bir evvelki Diyanet İşleri Başkanı'na.
   Bir söyleşisinden aldım.
   Eksiği var fazlası yok.
   'Kuran'ın Arapçasını evinde bulundur yeter, kalanını ben sana anlatırım.' Diyenlerin dinimizi ve insanlarımızı nasıl tepe tepe kullandıklarının, nasıl makam, mevki sahibi olurken Karunlaştıklarının açık ifadesidir.
    Ne diyeyim? Bu aymaz milletimize ALLAH acısın.