Nasıl bir meydan?..

    Hükümet Meydanı / Anıt Park'taki düzenleme ile ilgili olarak bugün Ticaret ve Sanayi Odası'nda ilgililer tarafından sunumlar yapıldı. 6 projenin tanıtıldığı toplantıya katıldım ve tasarlanan projeleri gördüm. Sunumları dinlerken bu kadar önemli bir proje için niçin bir "ulusal yarışma" açılmadı diye de düşündüm...
Malûm, Hükümet Meydanı / Anıt Park konusunda daha önce de birkaç yazı yazmıştım. Bolu'nun "göz bebeği" bir alan olan bu alanı çok iyi değerlendirmemiz gerektiğini söylemiş, meydan kavramının önemine dikkat çekmiştim.
    Neler demiştim, bir hatırlayalım...
    Meydanlar bir kentin "kalbi" gibidirler.
    Meydanlar bir kente "nefes aldıran" alanlardır.
    Meydanlar kentin kaosundan, kalabalığından, gürültüsünden "en yakın kaçış alanlarıdır."
    Meydanlar insanların mitinglerle, sanatsal faaliyetlerle, çeşitli gösterilerle kendilerini rahatça "ifade edebilecekleri" yerlerdir.
    Meydanlar bu yönleriyle "demokrasi kültürünün" gelişmesine yol açarlar.
    Bunlar bize meydan konusunun bir kent için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor...
    Peyzaj, kentsel tasarım/meydan tasarımı konuları tabii ki teknik konulardır ve de uzmanlık ister. Bizler Bolu'da yaşayan sade vatandaşlar olarak sadece kendi estetik anlayışımıza ve başka ülkelerde/kentlerde gördüğümüz meydanlara bakarak bir mukayese yapabiliyoruz. Sadece bir temennimiz var o da Bolu'nun bu gözbebeğine çok itina gösterilmesi ve de büyük yanlışlar yapılmaması!.
    Hükümet Meydanı ve Anıt Park'ı kapsayan alan gerçekten çok büyük, değerli bir alan... İleride Kızılay Parkı, Vali Konağı gibi yerlerin de projelendirileceğini düşünürsek alan daha da büyüyecek demektir. Mevcut tasarımlar bu konuyu da dikkate almalıdırlar!..
    Ben bugün sunulan bazı projelerde detaylı olarak gündeme gelen yeraltı (otopark- alış-veriş merkezi) önerilerinden ziyade yerüstü düzenlemeleriyle ilgilendim. Bu anlamda 2 proje daha çok ilgimi çekti.
    1.Mimar Uğur Tunçok
    2. Mimar Ayşe Yıldırım'ın projesi...
    Bu iki mimarımız benim daha önce de dillendirdiğim meydan kavramına uygun bir yaklaşımda bulunmuşlar. Yani görünür ve kullanılır alanı büfe, dükkân, kafe vb. üst yapılardan arındırmışlar. Heykeli de ortaya çıkaran, tamamen yayaların kullanımına açık "ferah mekânlar" olarak düzenlemişler. Bana göre doğrusu da bu!.. Meydan zaten demek boş alan, yayalara açık alan demektir. Batı'daki kent meydanlarında da heykellerden başka hiç birşey görülmemektedir.
Sözün özüne gelirsek...
Hükümet Meydanı / Anıt Park Projesi "bir defa yapılacak" ciddi bir iştir...
Peyzaj yanında konunun trafikle ilgili çözümleri de Bolu halkını yakından ilgilendirmektedir.
    Mevzu, maalesef epey zamandır da sürüncemede kalmıştır.
Dileğimiz, Bolu'nun bu en değerli alanının "ortak bir akılla, en estetik haliyle ve en kısa zamanda" projelendirilip, gelecek nesillere de övünçle devredebileceğimiz şekilde düzenlenmesidir...
*   *   *