BolununSesi; 33 yıldır sadece halkın desteği ile yaşıyor

Eski Komşum Beni Unutmamış

Yener Bandakçıoğlu

    20 Aralık 2004

    Komşuluk gerek dini kültürümüzde gerekse milli kültürümüzde çok önemli yere sahip bir sosyal olaydır. Her ne kadar son yıllarda çeşitli nedenlerle -ki bunların başında şehirlerin nüfusunun anormal bir biçimde artması ve ekonomik koşullar gelmekte- komşuluk münasebetlerimiz azalmaya yüz tutsada yine de komşularımızı unutamayız, onlarla hayatımızın her safhasında birlikte olmaktan mutluluk duyarız. Peygamber Efendimiz Hazretleri bir hadislerinde "Komşusu aç yatan bizden değildir" demek suretiyle komşuluk münasebetlerinin nasıl olması gerektiğini emretmişlerdir. Komşuluk deyince aklımıza ev komşuluğu, mahalle komşuluğu, işyeri komşuluğu gibi olgular gelir. Benim için çok değer verdiğim özel bir komşuluk türü daha var. Yıllardan beri süre getirdiğim köşe yazarlığım dolayısıyla yazı yazdığım gazetelerdeki değerli sütun sahibi kardeşlerim. Onları da hiçbir zaman unutmam. Elimden geldiğince kendilerini hatırlamaya ve onore etmeye çalışırım. Bu komşularımdan bazıları çeşitli tarihlerde çeşitli nedenlerle Bolu'dan ayrılmış olurlar. Ama dediğim gibi gönüllerimiz her zaman iyi hatıralarımızı muhafaza eder.

    bolununsesi'nin ilk yayınlanmaya başladığı 1992 yıllarında böylesine sevdiğim bir sütun komşum vardı: Gazetede "Adilane" sütununda kalem oynatan M.Adil Gürkan. Adil kardeşim aslen Mengenliydi. O zamanlar Abant Palace Oteli'nin ön büro müdürüydü. İngilizce bilen, fevkalade kültürlü, üslubu çok güzel, yazıları zevkle okunan bu komşum bir süre sonra terfien Side'deki Taksim Otelcilik Tesisleri'ne genel müdür olarak Bolu'dan ayrıldı. Kendisi ile son şahsi görüşmem bundan 6-7 sene evvel genel müdürlüğünü yaptığı Kemer'deki beş yıldızlı Özkaymak Tesisleri'nde olmuştu. Ben o zaman Boluspor kulubü eski başkanı olarak, zamanın Boluspor kulubü başkanı Yılmaz Becikoğlu kardeşimin davetine icabet ederek Kemerspor-Boluspor maçına gitmiştim. Adil, hemşehri olmanında verdiği misafirperverlikle bize fevkalede bir şekilde bakmıştı. Günler ve yıllar yine hızla aktı. Yazılarımda her zaman ifade ettiğim "Gözden uzak olan-gönüldende uzak olur" kuralının tabii bir sonucu olarak uzun süredir eski komşum Adil kardeşimle de münasebetlerimiz kesildi. Ancak Adil, bolununsesi'ni, sütununu ve Yener Abisi'ni unutmamış. 22 Kasım 2004 günlü bolununsesi'nde "Adilane" sütununun yeniden yayın hayatına geçtiğini görünce bir hayli sevindik. Ramazan Bayramı'nda Mengen'e gelen Adil, mahallesini ve eski komşularını o kendine has enfes üslubuyla tekrar gündeme getirmişti. Adil'in bu nostaljik yolculuğu karşısında Mengen'in "Velüt Yazarı" Sinan Gökdemir kardeşim de 29 Kasım 2004 günlü bolununsesi'nde Adil Abisi'ne "Her Zaman Gel" diye seslenmek ihtiyacını duymuştu.

    Yukarıda Adil, Yener Abisi'ni de unutmamış dedik ya. Hakikaten unutulmamışız. Hafta içinde Adil'den uzun bir E-Mail alıyorum. Türkiyemizin ve de özellikle Bolumuzun kalkınmasında tarihsel bir yaklaşımla çok güzel ve çok kapsamlı öneriler ihtiva eden bu güzel mektubun tamamını maalesef çok uzun olduğu için aynen yayınlayamıyorum. Bunun yerine sütunumun esprisi içinde eski komşumun bazı satırlarını hep birlikte okuyabiliriz:

    "Sevgili Yener Abi,

    Sizin nezdinizde kardeşlik benim için bir müktesep haktır. Elbette yaş olarak sizden küçük olma durumuna yüklenen anlamı kastetmiyorum. Ben kronolojik anlamda önce doğma/sonra doğma sıralamasına göre de değil, dünyanın tüm çöllerini yeşile boğacak miktarda su alabilecek cesametteki yüreğinizde yer almış olmanın onuru ile konuşuyorum.

    Sevgili Ağabeyim, selam ve saygılarımın kabulünü istirham ediyorum. Bolu'nun (ve tüm dünyaya yayılmış Bolu'ların) sesi gazetesinde yazınızı okudum her zamanki gibi. Kaleminizden her zamanki gibi bal damlıyor. Su ve şeker katılmamış halis anzer balı hem de. (Meşhur Anzer Balını biz sofralarımızda pek göremesek de, üretimin tamamı ABD'de yaşlı Kazanovaların kuvvet macunlarını zenginleştirmeye yarasa da, biz sizin kaleminizden dökülen balları her gün defalarca tatma şansına sahibiz. Teşekkürler internet. Teşekkürler Sevgili Patronum Kamuran). Anzer Balına övgü dizerken, güzel Türkiye'mizin Bitlis ve Bingöl'de ağırlıklı olarak üretilen hakiki Karakovan Balını da yabana atmayalım bu arada.

    Bolu'nun kalkınması kavramını okur okumaz, içim cız etti, hemen belirtmeliyim. Öyle ya, doğma büyüme bir Bolulu olarak sen yıllar önce kalk Antalya'ya gel, ekonomik atılımını çoktan ilerletmiş bu turizm ve tarım kentinde işin kolayına kaçarak kurulu sistemin nimetlerinden yararlan. Ama geride hepimize buğulu gözlerle baka kalan Ata Kentimizi-Baba ocağı- bırak, kendi kaderine terk et. Bu his özellikle son bir kaç yıldır içimde bir mengene misali büyümekte Sevgili Yener Ağabey'ciğim. İşsizlik ve köylülük sarmalında sıkışıp kalmış ve cendereleri parçalamak için yanıp tutuşan kasabalarımızı gördükçe daha da hüzünleniyorum, çaresiz gözlerle uzaktan bakmakla yetiniyorum ufka."

    Eski komşum, naciz şahsımız hakkında hiç de layık olmadığımız teveccühlerde bulunuyor. Bakalım mektubun sonunda Bolu ile ilgili ne önerileri var:

    "Şu ahvalde Bolu bir karar vermek durumunda mıdır sizce de? Hangi sektörlerde yoğunlaşmalı?

    Ben şöyle bir sıralamayı akılcı buluyorum;

    TURİZM (YAYLA, SAĞLIK, SPOR, TARİH, KIŞ)

    TARIM

    BALIKÇILIK (HAVUZ BALIKÇILIĞI)

    TEKSTİL

    EĞİTİM (Bolu bir üniversiteler kenti olma potansiyeline sahiptir)

    Sözü çok uzattım. Bana izin verdiğiniz ölçüde ve Bolulu dostlar ilgi duyduğu sürece bu konuları açalım. Bu arada özellikle Turizm alanında bir master plan ile başlamak üzere, atılacak tüm adımlarda emrinizde olacağımı bilmenizi isterim. Uluslararası İlişkiler. Yatırımcıların ilgisinin Bolu'ya yönlendirilmesi. İlgi duyan yatırımcılara brifing verilmesi. Yatırımların proje ve kuruluş sürecinde her an yanınızda olmak bana gurur verecektir.

    Sevgili Ağabeyim,

    Umarım sizi sıkmadım. Umarım haddimi aşmadım. Uzun zamandır görüşemesek de kalbimin arşivlerinde ve adres defterimin Y sayfasında en baştasınız.

    Saygılarımla,

    M. Adil Gürkan"

    Uzun zamandır görüşemediğimizi Adil de vurgulamış. İnşalllah bundan sonra daha sık görüşürüz. Yukarda da belirttiğim gibi 'Komşuluk kavramı' bizim için çok yüce ve değerli bir kavramdır. Eski komşuma beni unutmadığı için yürek dolusu teşekkürler.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Antalya Hurdacı Kepez Hurdacı