?SABRİ PAŞA'YI? KAYBETTİK

KIBRIS ZAFERİNİN  VEFALI KAHRAMANI

Geçtiğimiz hafta, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 2l.ci yıldönümünü kutladık. Şanlı Ordumuzun en muhteşem zaferlerinden biri olan harekat her yıl Kıbrıs'ta törenlerle kutlanıyor. Görsel ve yazılı basında da çeşitli yayınlarla hatırlanıyor. Bu yıl Milliyet'te "Özel Kalem'den Kıbrıs Savaşı" başlığını taşıyan güzel bir dizi var. Diziyi o zamanın Turizm ve Tanıtma Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Orhan Birgit'in Özel Kalem Müdürü Ercan Çitlioğlu kaleme almış. Bolu Komando Tugayı'nın ve O'nun değerli Komutanlarının Harekattaki özel yeri sık sık vurgulanıyor.

Yazı dizisinde Tugayımızın o zamanki Kahraman Komutanı, o günden bu güne münasebetimi kesmediğim her yıl üç kere tebrikleştiğim - Yılbaşı, Ramazan ve Kurban Bayramı- Muhterem Ağabeyim Emekli Tümgeneral Sabri Demirbağ'la ilgili güzel cümleler var: "Ünü tüm Silahlı Kuvvetleri tutan Bolu Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Sabri Demirbaş ile ilk karşılaşmamız bir öğle vakti Beşparmak Dağları?ndaki Beyaz evde oldu. Sabri Paşa orta boylu, sağlam yapılı, sevecen, hatta hafif utangaç, ancak açık renk gözlerine baktığımızda asker olduğunun ayırdına varabildiğimiz birisi.

Ama General Demirbaş'ın anlattıkları bütün tazeliğiyle kulaklarımda Sabri Demirbaş Komutasındaki Tugayla ve helikopterlerle adaya inmiş. Üniformasının apoletleri her ihtimale karşı rütbelerinden arındırışmış. Elinde tabancasıyla karaya ayak bastığı anda gözlerinin önüne bu çıkarma kararını veren siyasi gücün, yani hükümetin temsilcilerinin geldiğini söylüyordu bize. Başta Başbakan Ecevit olmak üzere adlarımızı sayarak ben diyordu başarılı
olamazsak düşmana esir düşmektense elimdeki silahla kendimi vurabilirdim. Ama bizi çıkarma için gönderen sizler herhalde Yüce Divanda yargılanırdınız. Çünkü savaşta yenilen affedilmeyen hedefi her zaman ve her yerde politikacı olur.

Sabri Paşa Kıbrıs Zaferinin muzaffer komutanlarından biri olarak Bolu'dan Tuzla Piyade Okulu Komutanlığı?na atandı. Onunla Boluspor Başkanı olarak kurduğum dostluk Tuzlada da devam etti. Bu büyük insana 1979 yılında bir mektupla Tuzla'ya Askere giden rahmetli karayolcu o zamanın Cumhuriyet Halk Partisinin ileri gelenlerinden İhsan ÖZbay'ın oğlu İbrahim Özbay'ı yolladım. Eğer işini değiştirmemişse İbrahim şu anda Abant izzet Baysal Üniversitesi'nde çalışıyor. İbrahim Tuzla'ya gidince mektubumu Okul Komutanına verme cesaretini gösteriyor. Aradan birkaç gün geçmeden Sabri Paşa'dan şu cevabı alıyorum:

Tuz1a II.Eylül.1979

Muhterem kardeşim,

Mektubunuzu aldım. Hemen İbrahim Özbay'ı çağırdım. Tanıştık ve konuştuk. Efendi bir çocuk şimdilik bir sıkıntısı yok ve halinden memnun. Okulda bulunduğu sürece o beni arayacak, bende sık sık onu göreceğim ve dertlerine çare bulmaya çalışacağım.

Sevgi ve saygılarımı sunarım aziz kardeşim.

Koskoca bir okul Komutanının hem de arkasında Kıbrıs Zaferi bulunan bir Okul Komutanının, bir öğrenciye gösterdiği ilgi ve sevgiye bakınız. Ardından Boluspor Yönetim Kurulu Üyesi Emin Semercioğlu askere gidiyor. Ben, Mehmet İnceayan, Yunus Çufa ve Emin'in rahmetli kardeşi Cennetmekan Tahir, birlikte Emin'i Tuzla'ya götürüp ellerimizle Sabri Paşa'ya teslim ediyoruz. Bize orada gösterdiği büyük ilgi ve misafirperverlik dolayısıyla Bolu'ya döner dönmez kendisine bir teşekkür mektubu yazıyorum ve birkaç gün sonra mektubumun cevabını alıyorum:

Tuzla 9.Nisan.1980

Muhterem kardeşim,

Mektubunuzu ardım. Beni mahcup ediyorsunuz. Bütün Yönetim Kurulu Üyesi arkadaşlarıma teşekkür ederim.

Bu arada haber vereyim Emin Bey Piyade oldu. Esas görevimiz bundan sonra olacak.

Sıhhat ve sağlık diler hürmetler ederim.

Sabri Paşa, Bolu'ya ve bizlere olan sevgisini en güzel şekilde yerine getiriyor. Emin binlerce yedek subay adayı arasında Piyade Okulunu 25. sırada bitiriyor ve o günün tayin statüsüne göre kendi Vilayetine en yakın birlik olan Devrek Jandarma Er Eğitim Alayına atanıyor. Yani Emin evine l.5 saat mesafede askerliğini yapıyor. Zaman zaman yazılarımda "Herkesi Paşa yapmazlar" diyorum. Şanlı Ordumuzda hakikaten dört dörtlük insanlar paşa oluyor. Kıbrıs Banş Harekatı'nın 21. yıldönümü dolayısıyla bu büyük insanı gerek savaştaki başarıları ve eşsiz komutanlığı ve gerekse Bolu'ya ve Boluspor?a karşı çok nadir görülen vefa duygusu dolayısıyla bir kere daha kutluyor, en derin saygılarımı sunuyorum, Yüce Tanrıdan uzun ömürler diliyorum.