BolununSesi; Halkın Gazetesi

2004 İÇİN ÜMİTLİYİZ(!)

Yener Bandakçıoğlu

    1 Aralık 2004

    2004'ün ilk haftasında dondurucu soğuğa rağmen bir hayli etkinliklere konuk olduk. Demek ki, 2004 yılı bizim açımızdan oldukça yoğun ve hareketli geçecek(!) Davetli olduğumuz yerlere gitmek prensiplerimiz gereği vazgeçemediğimiz bir alışkanlığımızdır. Ama, bir çokları kendileri böyle yerlere davet edilmedikleri için haset ve kıskançlıkla bizim bu yönümüzü eleştirirler. Eleştirirken de zaman zaman yazdığım gibi hüviyetlerini açıklama cesaretini gösteremezler. 2003'ün yorgunluklarını gidereceğimizi zannettiğimiz 2004'ün daha ilk haftasında dinlenmeye vakit kalmadan etkinlikler birbirini kovalamaya başladı. Tabiatıyla etkinlik dediğimde(!) gerek Baro Başkanlığı gerekse Yener abilik sıfatımızla aldığımız davetleri kastediyoruz.

    Bu ilk haftanın bence sütunlarıma aktaracağım en önemli etkinliği, Belediye Mehmet Yücetürk Sanat Galerisi'nde Cuma günü açılan cezaevi sergisiydi. Sayın Cumhuriyet Başsavcımız H. Ünal Karabeyoğlu'nun Bolu'ya atanmasından sonra Bolu cezaevlerinde başlayan iş gücü seferberliği bugün çok başarılı bir konuma gelmiş bulunuyor. Kader kurbanları, kendilerine tanınan imkanları çok başarılı bir biçimde yerine getirerek bir fabrika gibi çalışıyorlar. Tabiatıyla bu başarıda ilimizde önceki yıl açılan F tipi cezaevine devlet tarafından tanınan imkanların büyük rolünü de söylemek mecburiyetindeyiz. Bugün gerek Açık ve Kapalı Cezaevlerimiz, gerekse F tipi Cezaevimiz tam bir imalathane gibi eserler yaratıyor. İşte bu başarıyı görmek isteyenler Mehmet Yücetürk Sanat Galerisi'nde açılan sergiyi gezebilirler. Hepsi birer el emeği, göz nuru olan eserler arasında seramik eserler birinci planda. Sanki karşımızda ülkenin en büyük seramik fabrikalarının eserleri var. Yemek takımları ve diğer seramik eserler tahmin ediyorum kapış kapış satılacaktır. Kilim örnekleri de çok güzel. İnsan seyretmeye kıyamıyor. Cezaevlerimizin sakinlerini rehabilite etme yönündeki bu çalışmalar dolayısıyla başta sayın Cumhuriyet Başsavcımız H. Ünal Karabeyoğlu olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyorum.

    Cuma akşamının bir diğer güzelliği de yıllardan beri yerli ve yabancı turizme hizmet eden Köroğlu Otelimizin meşhur Çamlıbel Restaurantı'nın depremden bu yana yeniden hizmete açılması oldu. Bolu'nun en güzel ve en manzaralı restaurantlarından biri olan Çamlıbel, Köroğlu Otelin en üst katına bir inci gerdanlık gibi oturtulmuş mimari yapısıyla, gelen geçen herkesin beğenisini kazanmıştı.

    Açılış kokteyline yoğun bir katılım vardı. Sayın Valimiz ve sayın Emniyet Müdürümüzle kokteylin açılışından itibaren birlikte olduk. Sayın Vali, çelik konstriksüyon olarak direksiz inşa edilen salona bayıldı. Sık sık bu beğenisini dile getirdi. Sayın Vali'nin açılış konuşması sırasında bir vesile şahsımızdan bahsederken "Bolu'nun en çelebi insanı" demesini de bir vefa örneği olarak belleğimize yazdık. Kendisine bu iltifatları için yürekten teşekkür ediyorum.

    Çamlıbel'deki güzel dakikalarımızdan sonra sevgili kardeşim Gökhan Aydın'ın büyük bir başarı ile yayımlamaya başladığı "Bolu Postası" refikimizin kuruluş kokteyli için Kebap-14 salonlarına gittik. Davetli kitlesi ayrı jenerasyonda olmakla birlikte her iki kokteylin ortak konukları da gözümüzden kaçmadı. Sayın Vali, sayın Emniyet Müdürü, Ben, AKP Belediye Başkan adayları ve CHP Merkez İlçe Başkanı Sinan Ayhan. AKP adaylarının her iki kokteyle katılmaları "halkla ilişkiler" konusunda diğer partilere bir hayli fark attıklarını gösteriyordu. Bunun dışında kokteylin bitiminden sonra Kebab- 14'ün sahibi İrfan Adıyaman kardeşimin özel olarak hazırladığı balık masasında sayın Vali, sayın Belediye Başkanı, sayın Emniyet Müdürü ve AK Parti adayları ile Baromuzun en seçkin mensuplarından AK Parti İl Başkanı Av. Fatih Metin'le AK Parti'nin en yakışıklı İlçe Başkanı İsmail Gezgin kardeşlerim ve de Sinan Ayhan'la CHP tarafından Baromuzun en yakışıklı avukatlarından Tanju Özcan'ın katıldığı sohbet, Bolu siyasetindeki hoşgörünün ve dostlukların ne kadar geniş ve sağlam olduğunu gösterir örneklerle geçti. Sohbetteki ilginç noktaları belleğimize kaydederek Gökhan Aydın kardeşime yeni girişiminde yürek dolusu başarılar dilediğimizi belirtelim. Türkiye'de hele hele Bolu gibi imkanları çok kısıtlı küçük bir il merkezinde gazete çıkarmanın ne kadar zor olduğunu en iyi bilenlerden birisi olarak Gökhan'a "Allah kolaylık versin" diyorum.

    Cuma'nın bu güzel atmosferinden sonra Cumartesi sabahı 10 Ocak Çalışan Gazateciler Günü nedeniyle sayın Belediye Başkanımız Yüksel Ceylan'ın gazeteciler onuruna verdiği Bi-Tur Restaurant'taki sabah kahvaltısına katıldık. Bolu'daki arkadaşlarımızın çoğunluğunun katıldığı kahvaltı bir bakıma gazeteci arkadaşlarımızın sorularıyla Belediye Başkanımızın basın toplantısı haline geldi. Bu arada Boluspor'un sorunları da doğal olarak masaya yatırıldı. Atmosfer o kadar içtendi ki sayın Başkan programında olmasına rağmen kahvaltıyı kesip Elginkan Vakfı Eğitim Tesisleri'ndeki törene gidemedi.

    Katıldığımız yukarıdaki etkinliklerde aldığımız izlenim Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Bolumuzda da seçimin iki parti arasında geçeceğini gösteriyor. Her ne kadar DYP İl Başkanı -şu anda partisi başka aday bulamadığı için benim 1994 yerel seçimlerinde CHP İl Başkanı olarak yaptığım fedakarlık gibi aday olan- sevgili kardeşim Mustafa Özkurede bana yine kızacak da olsa bu gözlemimi tekrarlamak mecburiyetindeyim. Önümüzdeki günler İnşallah beni yanıltır, Mustafa'yı doğrular.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Çok söyleyen değil, çok iş yapan yöneticeye muhtaçsınız.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Bolu Oto Lastik