EMEKLİ

Emeklinin kısalanları vardır,

Geriye kalan ömrü gibi...

Emeklinin alınganlıkları vardır,

Kime darılacağındaki yanılgıları gibi...

Emeklinin unutkanlıkları vardır,

?Sertlik? deyince, damar sertliğini hatırlaması gibi...

Emeklinin ?paniklemesi? vardır,

Elden düştüğünde ?bana kim bakar? gibi...

Emeklinin inanamadıkları vardır,

?Benden sonra batar? dediği yerlerin, tıkır tıkır işlemesi gibi...

Emeklinin geç öğrendikleri vardır,

Din bezirganlarının ?inandıkları için değil, kazandıkları için?

İşe giriştiklerini görmesi gibi...

Emekliyi üzenler vardır,

Önceleri sırnaşanların, şimdi kaldırım değiştirmesi gibi...

Emeklinin çözmede zorlandıkları vardır,

Torun sevgisini, onun anne babasına niçin göstermediği gibi...

Emeklinin bilemedikleri vardır,

Çok konuşup herkesi susturması gibi...

Emeklinin arayanı azdır,

Yaşamdaki ?gerçek dostların, azlığı? gibi...

Emeklinin kesin sonuç üzerinde planları vardır,

Galatasaray?ı bile tekrar Avrupa Fatihi yapabilecek gibi...

Emekli yarı eczacı yarı doktordur

Tansiyon, prostat, damar sertliği, kalp yetmezliğinin öğrettiği gibi...

Emeklinin rüyaları vardır,

Eski günleri ve dönebileceğini düşlemesi gibi...

Emeklinin ............

Evet, emeklinin uzayanları da vardır.

?Emekli Tatili? gibi... Bu konuyu biraz açalım.

Emekli için her gün tatildir.

Ama O, tatil deyince gezmeyi düşler.

Gezmenin şartlarını da unutmaz.

Önce sağlığı yerinde olacak.

Sonra para olacak.

Ve sen paranın önünde takla atmayanlardan olacaksın.

Bir de ?Gezme isteği?ni eklemek lazım.

Öyle ya, ne sağlığı zengin emekliler vardır da,

Kaplıca?ya gitmenin hesabını yaparken yorgunluktan uyuya kalır.

YARADAN, genellikle üçünü bir arada vermiyor ama, her emekli bir şekilde ?Emekli tatilini? geçiriyor, kazançta mı, kayıpta mı? olduğunu bilemem.

ALLAH, herkese sıkıntısız emeklilikler nasip etsin. Bir de gezebilen cinsinden.

Ben de emekliyim ve sekiz aylık ?Emekli tatili?nden döndüm.

Haberiniz olsun istedim.