Dönüp dolaşıp ?otopark? yazmak

Şehirler büyüdükçe otomobillerin park sorunu da büyüyor. Sorun sadece bizde değil, Dünya?da da birçok kentte yaşanıyor. Gazetemizin Evliya Çelebisi Cumhur kardeşimiz kadar olmasa bile, bizim de az-çok memleket görmüşlüğümüz var. Önce bu otopark meselesinde elin Frenkleri neler yapıyor ona bir bakalım. Bugün Avrupa?da da herhangi bir kentin tam merkezine otomobil ile gitseniz işiniz çok zordur. Kolay kolay park yeri bulamazsınız. Onun için bu gibi durumlarda ?toplu taşıma araçlarını? kullanmak her zaman daha iyi bir yoldur. Kendi aracınızla gittiniz diyelim. Yer bulursanız, ?parkomat? konmuş bir park yerine arabanızı park eder, kaç saat kalacaksanız parasını atar, işinize bakarsınız. Ortalıkta değnekçi-meğnekçi gibi parazitler dolaşmaz. İşin bir ?sahibi? vardır. Polis? Görevli polis devamlı bu alanları kontrol eder. Süreniz geçmişse cezanız hemen ön cama konur. Öyle abi, amca bu seferlik idare et yok! İtiraz yok! Tıpış tıpış gider cezanızı ödersiniz. Bundan sonra artık etrafta polis olmasa bile ?ceza korkusu? içinize sinmiştir. Kurallara devamlı uyarsınız. Gezip gördüğüm birçok kent merkezinde otopark uygulaması işte bu parkomat sistemiyle yapılıyordu. Bana göre de ?en modern? uygulama budur. Bu uygulamada en önemli etken de ?cezanın caydırıcılığıdır?. Diyelim ki Bolu'da da uygun her yere böyle parkomatlar koysak sistem aynı şekilde çalışır mı? Geçmişte şehrimizde kısmen böyle bir uygulama da olmuştu ama yürümemişti. Yaptırım gücü olmayan kişilerle bu işi düzene sokmak hiç de kolay değildi. Onun için?

Gelelim Bolu'nun mahkemeye düşen otoparkların işletilme meselesine?

İzzet Baysal Caddesi ve değişik yerlerdeki mevcut uygulama hakkında sadece şunu söyleyebilirim. ?Daha iyisi? bulunana kadar, ?en asgari? düzen bile iyidir. Zira düzensizlikten her zaman bir ?kaos? ortaya çıkar.

Bu otopark konusu kentlerin önemli bir sorunu olduğu için birçok yerel yönetici de konuya farklı çözümler geliştirmeye çalışıyor. Meselâ İstanbul Belediyesi kentte ?yeraltı otoparkları?nı çoğaltma kararı almış. Bu yeraltı otoparkları ?okul bahçeleri, cadde ve parkların altına? yapılacakmış. Geçenlerde bir tanesinin daha açılışı yapılmış. Hedef 180 bin kapasiteye ulaşmakmış? Buralarda ilk 2 saat ücretsiz olacakmış...

Gerçekten de yeraltı otoparkları en iyi çözümlerden biridir. Yurt dışında da oldukça yaygındır. Görüntü kirliliği de yapmaz. Ben de bu yeraltı otoparkları konusunu çok önemsiyorum ve Bolu'da da buna uygun yerler araştırılmalı, diyorum. Hatta geçen yıl bir yazımda bu konuya değinmiştim. (31.07.2006 da) Şimdi tekrar yazıyorum?

Bizim de Kardelen Parkı, Atatürk Bulvarı?nın bir kısmı ve Anıt Parkın tümünün altına büyük bir yeraltı otoparkı yapmayı artık düşünmemiz lâzım. İzzet Baysal?daki ve yakın çevredeki otopark sorununa ?kesin çözüm? budur. O zaman caddede park yasağı koyabilir, cepleri kaldırabilir, kaldırımları daha da genişletebilirsiniz. Bunun diğer bir ?kentsel yararı? da otoparkın üstünde Bolu'nun güzel bir ?meydan? kazanmasıdır. Bugün Bolu meydansız bir şehirdir. Ayrıca ağaçların arasında kalmış ?Atatürk Heykeli?nin bütün ihtişamıyla ortaya çıkmasıyla, meydan ayrı bir güzellik de kazanacaktır.

Sözün Özüne gelince?

Otomobil denen makineyi biz icat etmediğimiz için bununla ilgili bir ?kültür? oluşturamıyoruz. İki adımlık yere kıçımızı kaldırıp yürümüyor, tuvalete bile arabayla gidiyoruz! Yeni otopark alanları da üretmiyoruz. Bulduğumuz her ?boş alanı? yapı stoklarıyla ?doldurmaya? devam ediyoruz. Konutların altına otopark yapmayı ise ?işimize gelmediği için? pek istemiyoruz.

O zaman?

Bu otopark sorunu gün geçtikçe daha da büyüyecek, demektir.

İleride bugünler bile ?mumla aranır hale? gelecek, demektir.

Vatandaş ?dön-dolaş otopark? ararken,

Nevzat Hoca?da ?dönüp dolaşıp ?otopark? yazacak?, demektir?