Basın Konseyi dışında, hiçbir gasteci cemiyetine üye değiliz

Güller'e sırtını döndüler

Muharrem Demirel

    8 Haziran 2009

    İlimizde çıkan Şampiyon isimli haftalık spor gazetesinde iki haber gözüme çarptı.

    Birinde Hocamız Sayın Serhat GÜLLER'e yöneltilen soru şu;

    -Sezon boyunca takım içersinde kaptanlık sıkıntısı yaşandı mı?

    Hocamızın cevabı;

    "Takımda en büyük sıkıntılardan bir tanesi kaptanlık konusu ile başladı. Ömer CUĞ kaptanlık bandını taktı. Ayaz geldi sakatlandı. Daha sonra Gökhan kaptan olarak sahaya çıktı. Sezon başında Serkan ÖZSOY da bu durum vardı. Dolayısıyla takım içersinde bu kadar takım kaptanı değişmesi bazı sıkıntılara neden oldu. Futbolcular arasında zaman zaman bu türden olaylar yaşanıyor. Mesela Manisaspor maçına çıkarken Gökhan ÇALIŞAL takım kaptanıydı. Daha sonra İlyas kaptan olarak sahaya çıktı. İster istemez Gökhan'ın içinde burukluk olduğunu düşünüyorum."

    Hocamız daha sonraki bölümlerde bu durumun futbolcular arasında sorun yaratmadığını söylüyor.

    (Hatırlatalım, kaptanlık bandı yukarıda isimleri yazılı futbolcularımızın dışında, başka futbolcular tarafından da takılmıştır.)

    Aynı gazetenin 8. sayfasında ise büyük puntolarla "GÜLLER'İ İSTEMEDİLER" başlığı atılırken alt başlıktaki ifade ise aynen şöyle, "Boluspor'da geçen sezon oyuncular arasında yaşanan gruplaşmalar bu sezonda tekrarlandı Eski ve yeni oyuncular birbirlerine zaman zaman düşman gibi olurlarken çok sayıda futbolcunun Serhat GÜLLER'i istemediği de açık dille ifade edildi."

    Alt başlıklar ise, "GÜLLER'E SIRTINI DÖNDÜLER", "KAPTANLIK KRİZİ" ve "AYNI SENARYO." Açılımları ile devam ediyor.

    İlhan ÖZDEMİR Arkadaşım bana hep şunu söylüyor; (Maho Hocam ayrıntılara çok giriyorsun.)

    Girmek gerekiyor; girmeseniz, hele hele camiayı ilgilendiren konuları zamanında ince eleyip sıkı dokumazsanız, DOĞRU ya ulaşamıyorsunuz.

    Toplum menfaatlerini ilgilendiren konular yüzeysel geçilirse, DOĞRU yerine SUÇLU aranıyor ki; o zamanda atı alan Üsküdar'ı geçmiş oluyor.

    Öncelikle şunun iyi bilinmesi gerekir ki; Şampiyon gazetesi, yaptığı haber ile hepimize çok büyük katkı sağlamıştır. Ancak haberdeki bir konunun daha iyi değerlendirilmesinin yapılması, haberi daha anlamlı kılacak ve önümüzdeki sezona daha sağlıklı bakmamızı sağlayacaktır.

    O nedir?

    O Şampiyon gazetesinin iddia ettiği gibi, geçtiğimiz sezon (2007-2008) Boluspor'da gruplaşmaların yaşanmamış olmasıdır. (Bu konu, Şampiyon Gazetesi imtiyaz Sahibi Sayın Bülent VELİOĞLU ile paylaşılmıştır.)

    Yaşansaydı, oyunu değiştirecek yetenekte oyuncularımız olmamasına ve dar kadromuza rağmen Bolusporumuz Eskişehirsporla final oynayamazdı.

    Eskişehirspor'la final oynanmışsa, bunun en büyük nedeni; şansımızın yanında, takımdaşlığın yakalanmasından ve futbolcusundan malzemecilerine kadar herkesin, hocanın etrafında kenetlenmesinden kaynaklanmıştır.

    Bu sezon (2008-2009) kadromuz daha geniş ve imkânlar daha iyi iken, yarı finalden dönmemizin sebebi ise; yine şampiyon gazetemizin iddia ettiği gibi, takım içersinde birlik beraberliğin yakalanamayışı ve takım olamayışımızdır diye düşünmekteyim.

    Demek ki; zamanında yapılması gerekenler yapılmadığı için bir camia şampiyonluk hedefine ulaşamamıştır.

    "Bir mıh bir nalı,

    Bir nal bir atı,

    Bir at bir komutanı,

    Bir komutan bir orduyu,

    Bir ordu bir ülkeyi kurtarır." Sözünden yola çıkacak olursak, mıh gibi küçük bir ayrıntı ihmal edilecek olursa, toplum menfaatlerini zaafa uğratabiliyor.

    Demek ki; kaptanlık gibi küçücük bir pazu bantının önemi iyi değerlendirilmezse de, bir takımda olumsuzlukları beraberinde getirebiliyor.

    Şimdi, futbolcular bu kadar birbirlerine olumsuz bakarlarken, Hocamıza soğuk davranırlarken hangi yaptırımlar uygulanmıştır? Sorusu akıllara gelebilir.

    Bunları yazmamızın nedeni, Şampiyon Gazetesi'nin ortaya çıkardığı bu gerçekleri, yeni sezonda yaşamamamız içindir. Başka amacımızda yoktur ve haksız düşünceler içersine girilmemelidir. Girilecek olursa da haksızlık olur.

    Kaptanlık bandının elden ele dolaşması demek oluyor ki, başarıyı etkileyen etkenlerden biri olarak karşımıza çıkabiliyor. Dolayısıyla yeni sezon da başarıya ulaşmanın yolu, 2008-2009 sezonunun gerçek anlamda değerlendirmesinden geçiyor.

    Bu konu daha çok irdelenir, İlhan Kardeş'in dediği gibi ayrıntılara girilirse, okuyucuyu ve taraftarı memnun edecek ama Boluspor'u üzecek pek çok eksiklikler ortaya çıkarılabilir ki; niyetimiz o değildir. Samimiyetimizi de bilenler de bilmektedir.

    Ben buradan geleceğe ışık vermesi açısından ŞAMPİYON Gazetesi'ni yaptığı habercilik anlayışından dolayı da ayrıca kutluyorum. Yeni sezonda da aksaklıkların en aza indirileceğine inanıyorum.

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

     

    Yazarın diğer yazıları

    GÜNÜN SÖZÜ

    Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak