BolununSesi; Halkın Gazetesi

Sahte gıdalar pek çok - 6 kat yüksek fiyat olmamalı 

Sahte gıdalar pek çok - 6 kat yüksek fiyat olmamalı 
    20 Kasım 2024

    Sahte gıdalar pek çok Reçel, bal, pekmez, çikolata, salam, sosis, ...

    Sahte gıdalar pek çok 

    Reçel, bal, pekmez, çikolata, salam, sosis, sucuk, fındık ezmesi, fıstık ezmesi, noodle, gazlı içecek, helva, ketçap, meyve suyu, meyve aromalı maden suyu, meyveli yoğurt, baklava, kurabiye, mayonez, nar ekşisi, hamburger ekmeği, lavaş, etsiz çiğ köfte, cips, akide şekeri vb. gibi ürünlerin yüzde 99'unda;

    -Mısır şurubu (nişasta bazlı şeker, NBŞ, fruktoz şurubu)

    -Çin tuzu (MSG, mono sodyum glutamat) gibi bünyenin istemediği, kabul etmediği, hasta eden katkı maddeleri var.

    Bunlar, daha çok kâr elde etmek isteyen üreticiler tarafından çok seviliyor.

    Halkın temel gıdası olan ekmeğe de 10'dan fazla kimyasal madde eklenmekte.

    Piyasada gerçek bal bulmak imkânsız halde. Düzgün ballar ise 1000-3000 TL bedelle sunuluyor. Bunu, toplumun yüzde 1'i ancak alabiliyor.

    Süt, yoğurt, peynir gibi ürünler de sağlıklı değil artık. Zira en yoksul köylüler bile hayvanlarına; çok süt elde etmek için kimyasal yemler veriyor.

    Ucuzcu olarak tabir edilen zincir marketlerde gerçek gıda ürünleri artık yok. Buralardan şeker, un, yağ, salça, cips, çikolata, içecek, helva, ekmek vb. alırken kanser de aldığınızı biliniz.

    Tarım, sağlık, sanayi ile ilgili bakanlıklar sadece lüks binalarda gün saymaktalar. Halkın ne yediği pek umurlarında değil.

     

    6 kat yüksek fiyat olmamalı

    Ortalama insanların gittiği bir kafe/restoranda, davet üzerine 3 saat kadar oturdum.

    Doğum günü kutlamak, dinlenmek, sohbet etmek, sosyalleşmek, çevre edinmek, kendini göstermek için gelmiş çok sayıda insan arz-ı endam ediyordu.

    Ortamın dekorasyonu saltanatçı saraylar gibi abartılı ve süslüydü. Aydınlatma için çok pahalı armatürler yeğlenmişti. Mobilyalar Suudi malikânelerindekilerin benzeriydi. Çalınan müzikler prozac (gevşetici) tabir edilen, Kıbrıs kumarhanelerinde olduğu gibiydi.

    Sadece, çaya hiç benzemeyen, ağızda asla hoş bir rayiha bırakmayan, kaynamış sudan farkı olmayan şeyden 3 bardak içtim.

    Tesiste dolanıp duran, abartılı tutumlu, yapay, yapmacık, avcı ilkeli garsonlar, görevliler tamamen saat ücretiyle, adeta karın tokluğuna çalıştırılan, Anadolu'nun taşrasından üniversite okumak(?) için gelmiş gençlerden oluşuyordu. 

    Lavaboya gittiğimde bir tanıdığıma da rast geldim. Günde 10-13 saat hiç oturmadan çalıştığını, aldığı yevmiyenin mekânda satılan 10 çay bedeli kadar olduğunu, köle gibi muamelelere maruz kaldıklarını, sigortasının göstermelik yapıldığını kısaca anlattı...

    Masada duran fiyat listesine bakınca gözlerimde yanma hissettim. Marketten 5-6 TL'ye aldığım sıradan maden suyunun 35 TL'ye sunulduğunu gördüm. Poğaça, simit, börek, kahve, çorba, salata, meyve suyu, tatlı vb. türü şeylerin fiyatı da makul seviyenin 4-5 katıydı.

    Bir saat ders anlatan öğretmenin sadece 120-150 TL kazandığını, emeklilerin çoğunun 10-15 bin TL aylık aldığını, fabrikalarda 8 saat ter dökenlerin 17 bin TL aldığı gözümün önüne geldi. İçimden 'burası bana göre değil, uzak durmalıyım, dağlara gitmeliyim, köyümün dere kenarında vakit geçirmeliyim şeklinde isyankâr fikirler' geçti.

    Eve gidince, Almanya, Fransa ve İngiltere'nin kafe türü yerlerinin fiyatlarına da baktım. İnanın bizimkilerin yarısı kadardı. Merak edenlere topladığım verileri PDF olarak yollayabilirim.

    Özet olarak dinlence, eğlence, yeme-içme mekanlarının bir bölümünde etik, ahlak, din, Ahilik, emek, sendika, adalet mefhumları kovulmuş.

    Gitmeyin, oturmayın, alım yapmayın. Adalete siz de destek olun. Soygun var.

    Ali Özdemir

    www.aliozdemir.net

    0505 220 83 85

     

     

    • Eğitim Sistemi 22 Kasım 2024 . 00:15

      Belediye zabıta ve ekipleri neden fiyat kontrolü yapmıyor bu kafelere acaba. Tam bir kontrolsüzluk var ülkede.
    • Ali Özdemir21 Kasım 2024 . 20:25

      "Zülfikar Kamış" Dünyada bu isimde bir canlı yok. Çukur bir tipolojidir. Ruhen sorunludur. Yaklaşık 5 yıldır yazılarımın altına değersiz, boş, hakaretamiz, çapsız cümleler sıvar. ŞEREFİ yoktur. Kendi adıyla yorum yazamaz. Çürüktür. Hasettir. ŞEREFİ ve NAMUSU var ise kendi adıyla analiz yapar. Alçakça hakaretler etmez. Bu soytarının boktan analizlerini yayınlayan editörleri, site görevlilerini kınıyorum. Yazık diyorum. Gazeteyi boktan adamların reklamına alet ediyor. Bolu'nun Sesi sadece temiz haberler iletmelidir. İmajını çökertmemelidir.
    • Zülfikar Kamış 21 Kasım 2024 . 18:34

      Ne güzel de demiş şair; İçimden 'burası bana göre değil, uzak durmalıyım, dağlara gitmeliyim, köyümün dere kenarında vakit geçirmeliyim şeklinde isyankâr fikirler' geçti...!!!!!
    • Feride KOCAMAN ÖZDEMİR 21 Kasım 2024 . 13:58

      Zülfikar bey kusura bakmayın ama aynı tavsiyeyi ben size verecektim. Siz benden önce yazmışsınız. İşinize bakın. Buralar size göre değil. Lütfen saygı çerçevesini geçmeyin.
    • Zülfikar Kamış 21 Kasım 2024 . 00:50

      Mesela ben Türkiye'de bir kutu ayranı 80-100 TL ye alıyorum. Ama Avrupa'da ayni ayrani 15-20 TL.!! ye alabiliyorum :))
    • Ali Özdemir 20 Kasım 2024 . 22:34

      Bir kaç not... Çürüme, hukuk dışına çıkma, halkı ahmak yerine koyma her yere sirayet etti. Aynı marka, aynı model, aynı tarihli ürünler bile farklı fiyatlara satılıyor. 3 yıldır haftanın yarısında Ankara'da çalışıyorum. LPG 23 - 27 TL arası farklı fiyatlara satılıyor. Simit her mahallede ayrı fiyata sunuluyor 9-20 TL arası değerler söz konusu. Çay orduevinde 2 TL, polisevinde 5 TL, öğretmenevinde 7.5 TL, gençlerin uyuşup kaldığı lümpen kafelerinde 20-60 TL arasında değişiyor. Aldi.de, tesco.com vb. gibi Almanya, İngiltere market sitelerine bakınız her türlü ürünün buradan daha ucuza olduğunu göreceksiniz. Son olarak bizde 6-10 TL olan 1 adet kurşun kalem Temu.com adlı sitede 1-2 TL.
    • Aladağ20 Kasım 2024 . 17:19

      Bunun bir diğer boyutu daha var, o da Alaattin Yılmazın açtığı parklara, meydanlara kafe açma yoluna devam eden Tanju Özcan. Kent meydanında Burger Kingi de sayarsak 2 kafe ve 1 restoran var. Cumhuriyet parkı tamamen kafe oldu, karacayir parkında tren kafe, parkın ucunda gazeteciler cemiyeti lokali. Orman parkında irili ufaklı kafeler. Bunlar benim aklıma gelenler. Acaba belediyelerin böyle bir zorunluluğu mu var, kafe açma, büfe açma gibi. Parklarda bir sürü küçük kafe ya da kiosk var. Bolu belediyesi ve Tanju Özcan bolu halkına mi çalışıyor, yoksa ufak bir zümreye mi. Peki, bu kafeler kimin, ne kadar kira veriyorlar
    • Ali Özdemir 20 Kasım 2024 . 13:46

      Sayın, Akılcı, Bilime Saygılı okurlar için bir kaç not... Sizlerin de gördüğün gibi kendisini ulema sanan düşük tipler hakaret ederek, cahilce analizler yapıyorlar. Bunlar zaman kaybı. Bu insanlar ülkenin yüzde 90'ıdır. Geri kalmış halde olmamızın nedeni bu güruhtur. KAFE olmasın diyen yok. 5 TL'lik ürün 35 TL olmasın diyorum. Bu fiyatlara izin veren DEVLET görevlileri suç işlemektedir. ALIŞ-SATIŞ arasında bu denli uçurum olamaz. BİR ÇOMAR yine sataşmış. Her yazıma illaki mok atar. "Torun sev vb." diye akıl verir. Bunlar vasıfız, ilkel, cahil, çomar tipler. Yazık bu ülkeye.
    • Gülen Adam 20 Kasım 2024 . 13:23

      "Bolulu" rumuzlu okuyucu Türkçe bilmiyor hocam
    • Egitimci Kemal20 Kasım 2024 . 13:18

      Bolulu Birisi, yorumunuzdanda anlaşıldığı gb, Türkiye'de bu mekanlara verilen para gerçek ürün ve hizmet bedeli değil. Sacmasapan bir ucretlendirme sistemi.. özellikle bu ve benzeri işletmelerdeki fiyatların çoğu zaman Avrupa-Amerika fiyatlarını dahi katlamasinin nedeni de bu. Biz tüketiciler neden aldığımız ürünün reel fiyatını değil de, başka birilerinin koydugu sacmasapan, yok personel ücreti, yok kira, yok vergi, yok vb harcamalarini ustleniyoruz ki. Ben satın aldığım ürünün ederine bakarım. Sonrada bu turizm sezonunda olduğu gb, müşteri bulamayınca oturur kalır türk esnafı. Diğer ülkelerdeki aynı mekan sahipleride veriyor tüm bu giderleri. Onların fiyatları neden hala düşük olabiliyor. Sormuyor musunuz bunları kendinize.! Neden tüm bu pahalılığı. Gerçek nedeni ülkedeki iktidar odaklarını sorgulamiyorsunuz.??????
    • Adalet20 Kasım 2024 . 13:04

      Kafeterya işletmiyoruz diye bizleri hiçbir şeyden anlamıyor diye düşünme ''Bolulu'' rumuzlu arkadaşım. Adam bu maden suyunu yeraltından çıkarıyor, işliyor, dolum yapıyor ve tüm Türkiye'ye sevk ediyor. Peki bunu üreten adam Vergi vermiyor mu? Sgk yatırmıyor mu? İşçi çalıştırmıyor mu? Sen ne hakla üretmediğin bir ürünü 7 ile çarparak insanlara satıyorsun? Az kazanmayı öğrenin biraz.
    • Bolulu20 Kasım 2024 . 11:50

      Mekanda ödediğin ücretle marketten aldığını kıyaslayamazsın Çalışanların ücreti, SGK sı , elektrik faturası, kirasını ekle Hiç kar amacı gitmeyip sırf giderlerini karşılamak için fiyatlandırma yapsa bile ücretler nasıl çıkıyor bir bakın Anlamak için bir Cafe işletin bakalım sodayı kaçtan satacaksınız Marketten aldığınız fiyata mı satacaksınız
    • Doğrucu Davut20 Kasım 2024 . 11:36

      buralarda oturanların, yiyenlerin içenlerin buralarda para harcıyanların tamına yakını haram, bedava para kazanan, ana baba parası yiyen çalışmayan. babasının yemeden içmeden çocuğum okusun diye gönderilen parları acımadan harcayan haramzadeler. emeğiyle çalışan hiç kimse bunlara para vermez, maalesef millet aç falan değil, herkess gösteriş budalası olmuş. HER YER GÜZELLİK SALONU DOLU, sorsan hepsi aç. ama güzellik salonlarına, lüks kafelere milyarlar harcamaktan geri durmuyorlar..yamalı giyine yok, herkes manken gibi süsülü ve gösterişli giyiniyor. memleket de yoksulluk, açlık falan yok, ahlaksızlık nankörlük ve pislik var. .
    • CEVAT KELLE20 Kasım 2024 . 11:14

      İhtiyaç olmayan,lüzumsuz,aşırı reklam ürünü,tüketiciyi salak yerine koyan pazarlama stratejinin ürünleri tüketmeyin,olur biter,bu sektörler palazlanamaz.
    • Zülfikar Kamış 20 Kasım 2024 . 11:06

      Bizde size her seferinde diyoruz ama anlayamıyoruz bir türlü ALİ Özdemir. Köyüne dön artık, torun torba pispisla.
    • Roketatar Ramazan 20 Kasım 2024 . 11:00

      Çok katılıyorum hocam. Sürekli yerli malı kullanmalıyız. Özellikle hep evime Vestel, Beko gb ozbe öz yerli markalı ürünleri seçerek aliyorum bende hocam. Sizde bildiğim kadarıyla yerli ürünler kullanıyorsunuz. servislerinde de çok memnunuz hocam. İlgi alaka bizi çok mesut bahtiyar ediyor hocam. On yıllarca da hiç bozulmuyorlar. Nas'ıl bir teknoljiyse bu hocam
    • KADIN KUAFÖRLERİ VERGİ VE20 Kasım 2024 . 09:53

      Ülkemizde ve şehrimizde kafeteryalar sorunu gerçekten giderek büyümektedir. Marketten altılı aldığınızda tanesi 5 TL'ye gelen -ki toptancısından daha da ucuza temin edebileceğiniz 1 adet maden suyunu 35 TL'ye satmak gerçekten ahlaksızlıktır. Yediklerinize ödenenleri düşünmek bile istemiyorum... Madem fahiş fiyat konusu geldi burada önemli bir konuya değinmek isterim. Son yıllarda özellikle bayan kuaförlerinin de muazzam paralar kazandığı yönünde dedikodular dolaşıyor. Bir saç yapımına 4.000 - 5.000 TL gibi rakamlar istenmekte ve kadınlarımız da sırf güzellikleri uğruna bu paraları harcamaktadırlar. Buradaki soru şu, bu paralar ödeniyor ama vergiler ödeniyor mu? Fişler, faturalar alınan paralar üzerinden mi kesiliyor merak ediyorum? Erkek kuaförleri yerinde sayarken bir takım bayan kuaförlerin ciddi paralar kazandığı dedikoduları Bolu'da ayyuka çıktı. Hiç mi denetim yok bu memlekette anlamıyorum ki?

    Yorum yazın

    İsim (Gerekli)
    Yorumunuz (Gerekli)

    Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

    GÜNÜN SÖZÜ

    Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

    SON YORUMLAR
    Sağlık İlaç Gıda Takviyesi Siyah Sarımsak Bolu Oto Lastik